Annenin Okudukları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Annenin Okudukları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Ekim 2023 Çarşamba

Düşüncenin Coğrafyası - Richard E. Nisbett (BCP - Ekim)

Blogları canlandırma projesinin ekim ayı konusu uzakdoğu idi ve ben de uzakdoğu insanının düşünce şeklini inşaa eden dinamikleri konu alan akademik ve kaynak bir kitap olan bu kitabı seçtim. Çok zamanım olmadığı için de okurken kitaptan aldığım notlari doğrudan paylasacagim:

Kitap: Düşüncenin Coğrafyası
Yazar: Richard E. Nisbett

Giriş

• Çinden bir öğrenci " Biliyor musunuz, aramızdaki fark, benim dünyayı bir çember, sizinse bir çizgi olarak görmeniz. Çinliler sürekli değişime inanırlar, ama herşeyin daha önceki bir duruma doğru hareket ettiğini düşünürler. Dikkatlerini çok geniş bir olaylar yelpazesine yöneltirler, şeyler arasındaki ilişkileri araştırırlar, ve bütünü anlamadan parçanın anlaşılamayacağını düşünürler. Batılılar ise daha basit, daha determinist bir dünyada yaşarlar. Daha büyük resme bakmak yerine, dikkat çekici nesnelere veya insanlara odaklanırlar. Ve nesnelerin davranışına hükmeden kuralları bildikleri için olayları denetleyebileceklerini düşünürler." Kaiping Peng. S:11

14 Ekim 2023 Cumartesi

Siyah Öfke - Mustafa Demirci

Kitap: Siyah Öfke

Yazar: Mustafa Demirci

9 y.y. müslümanların altın çağı olarak görülür, fetihlerle elde edilen yeni toprakları ve insanları! kullanarak büyük bir zenginliğe sahip olmuşlardı. Maalesef popüler kültürde, okullarda ve benzeri kitaplarda hikayenin sadece nispeten pozitif görünen kısımları verilerek tek taraflı bir zihin dünyası inşaa etmişiz. Oysa başarılı olmuş bir köle isyanının 16 sene boyunca hüküm sürmesi gibi büyük bir vakadan çoğumuz habersiziz. Kitabın akademik dili, kaynakları vs. oldukça doyurucu. Ayrıca bir çok islam tarihçisinden gelen bilgilerin birbirine zıtlığı, hatta aynı kişilerin farklı bilgiler aktarması gibi sorunlara rağmen yazar bize ulaşan verilerden seçmece yapmayıp birbirleri ile karşılaştırarak daha doğru olanı ararken bunu okuyucu ile de paylaşması, yazara karşı daha da fazla güven duymamı sağladı.

6 Ekim 2023 Cuma

Gotik Mimarlik ve Skolastik Felsefe (Bcp-Eylül)

Merhaba, deep ve Okurixden öğrendiğim Blogları Canlandırma Projesi (BCP) sayesinde bloguma duzenli olarak yazi giriyorum. Bu proje dahilinde her ay bir konu belirleniyor ve biz de o konuyu iceren kitap, dergi, film, belgesel vs. her ne olursa farketmez bunlari okuyup, seyredip blogumuza yazi olarak giriyoruz. Bu ayin konusu Gotik ve Gerilimdi ama ben yaşını başını almış biri olarak bu iki türü de sevemedim bir türlü. O nedenle küçük bir belki de hile denebilecek bir şey yaptım ve Gotik mimari konusunda bir kitap okudum. Etkinlikte kastedilen Gotik kelimesi her ne kadar edebiyattaki anlamini kastetse de ben en azindan anlami alamiyorsam lafzi alirim dedim ve yine de bu ayi bos birakmadim.


Kitap: Gotik Mimarlık ve Skolastik Felsefe (Ortaçağda Sanat, Felsefe ve Din arasındaki benzerliklerin incelenmesi)
Yazar: Erwin Panofsky

1 Ağustos 2023 Salı

Ahi Evren - Mevlana Mücadelesi / Mikail Bayram (BCP-Temmuz)

Bloglari canlandirma projesi kapsaminda gecen ayin konusu mizah ya da alman edebiyati idi. Hatta uluslararası Nasrettin hoca senlikleri de 4 temmuzda yapılıyormuş. Bu aya denk gelmis olduğu için her ne kadar benim incelemem pek mizah içermese de Nasreddin Hocayı doğru tanımak istedim. (BCP etkinligi hakkinda genis bilgi icin Buraya tıklayın)

Daha once Mikail Bayramin Nasreddin Hocanin kimligi ile ilgili calismalarini dinlemis ve hicbir tarihcinin cesaret edemedigi sekilde bulgularini aciktan paylasmasini takdir etmistim ama bir turlu kitaplarini okumaya firsatim olmamisti. Bu vesile ile Mikail Bayramin Nasreddin Hocanin kimliği ile ilgili çalışmalarını sundugu son kitabi Ahi Evren Mevlana Mücadelesi isimli kitabini okumanin bu konuda son verileri ve elestirilere cevaplari da icermesi hasebiyle en dogru secim olacagini dusundum.

8 Temmuz 2023 Cumartesi

Çabuksığınlar - Grumberg (BCP-Haziran)

BCP haziran ayı konularından biri de fransız edebiyatı idi. Ben de fransadan bir çocuk edebiyatı örneği seçtim.


Çabuksığınlar kitabı hem anlatımını hem de çizimlerini çok beğendiğim başarılı bir çocuk edebiyatı örneklerinden biri. Kitapta Çabuksığın ailesi güncel olarak düşündüğümüzde okuyucuya bir mülteci ailesini hatırlatan, yani kendilerine yaşayabilecekleri bir yer arayan, küçük şeylerle mutlu olan eğlenceli, kendi halinde, sıcacık bir aile. Ailenin başından geçenler her ne kadar zaman zaman insanın yüreğini burksa da, olaylara mültecilerin gözünden ve özellikle de mülteci çocukların masumiyetleri üzerinden bakabilmiş. Yetişkinlerin yasa ve kanunlarının zaman zaman soğuk ve insanlık dışı uygulamalara dönüşebileceğini alt metne yedirerek hem çocuk kitabı özelliğini yitirmeden hem de olayın ciddiyetini okuyucuya hissetirebilen bir eser olmuş.

10 Haziran 2023 Cumartesi

Ali Şeriatiden 4 kitap (BCP-Mayıs)

Ali Şeriatinin "Dine Karşı Din", "Ebuzer", "Insanın dört Zindanı" ve "Anne Baba biz Suçluyuz" isimli kitaplarını bu defa sesli kitap olarak dinledim. Ali Şeriatinin özellikle dini içerikli denemelerini tercih ederek biraz kolaya kaçtìm. Keza Şeriati özellikle günümüze yakın tarihlerde yaşamış, bizimle ortak kültür havuzundan çıkmış nadir fikir adamlarından biridir aslında. Yazar bu 4 kitapta da iranda din adamları tarafından vaazedilip uygulamada yaşanagelen  hakim inanç sistemini net ve sert bir şekilde eleştiriyor. Irandaki Şia gibi ehlisünnet itikadına aykırı bir inancı uzaktan eleştirmek Türkiye ehlisünnet inancında büyümüş bir insan için tabiki çok kolay. Önemli olan bu tarz düşünürlerin kendi içinde bulundukları hataları farkettiği temel yöntemi alıp eleştiri oklarını kendi inanç sistemimize yönlendirebilmektir. Bizden olmayanın eksiklerini, hatalarını görmek kolay, bu tarz kitaplar kisinin kendi yaptigi benzer hatalara da isik tutuyorsa daha anlamlıdır. 


Konu din olunca elden geldiğince kısa ve genel geçer ifadeler kullanmaya dikkat ediyorum, malum doğu toplumları olarak düşünce dünyamız bile kişi merkezli inşaa olmuş durumda. Oysa kişileri değil, ilkeler ve fikirleri tartışmamız gerekir. Ali Şeriatinin de gelistirilmesi gerekse de ilkesel olarak genelde doğru bir durusa sahip oldugunu goruyorum. Mesela ilkesel olarak baktigimda ebuzer kitabinda kaynağı belirsiz, belli olanlara da guvenmedigim ama sonuc olarak dogru olmasi ihtimalini sevdigim bir cok rivayet kullanmis. Edebi olarak okuyucuyu mutlu ediyor ama gercek oldugunu iddia etmek mumkun degil. Buna karsilik insanin 4 zindani ve dine karsi din kitaplari ilkelerin daha cok hakim oldugu fikir kitaplari. Sonucta Rousseau'da Emile kitabinda kadinlarin egitim almasina gerek olmadigi onlarin tek isinin suslenmek oldugunu soyleyerek bence sacmalamis ama toplumsal sozlesmesi ile fransiz ihtilaline ilham vermis cok onemli bir toplum onderi kimligini haketmis biridir. Bizim sorunumuz kisilerin ya cok yuceltip her dedigini degismez hakikat kabul etmemiz ya da tamamen assagilayip soyledigi herseyi yanlis ilan etmemiz.... Ali Seriatiyi de diger tum yazarlar gibi ilkelerimiz onderliginde bir suzgecten gecirerek okudugumuzda bence son yuzyilin en onemli dusunurlerinden biri olmayi hakediyor.

9 Mayıs 2023 Salı

Bir Film Bir Kitap: Ingmar Bergman - Persona ve Büyülü Fener (BCP-Nisan)

İsveçli yönetmen Ingmar Bergman'in 1966 da çektiği Persona filmini seyrettikten sonra yönetmenin otobiyografisi olan Büyülü Fener kitabını da okumanın tamamlayıcı olacağını düşündüm keza Bergman'ın kitapta paylaştığı çocukluk anıları ile Persona filmi arasında oldukça paralellikler var.

Persona ismi Maske demektir ve Jung terminolojisinde Persona bilinç ile bilinçdışının ayrı olması gibi kisinin farklı yerlerde farklı kimliklere sahip olabileceğini ifade ederken Jung bu karakter bölünmesini herkesin yaşayabileceğini söyler. Filmde de yönetmenin İsviçre'deki film şirketinin de adı olan Persona ismi ile tiyatro oyuncusu olup bir anda susan ve yanına verilen hemşire kadın ile yaptığı iç ve dış konuşmaları aracılığı ile iki kadın karakterin aynı kişinin bölünmüş maskelerini (personalarını) seyrediyor gibiyiz.

3 Nisan 2023 Pazartesi

Uluğ Beyin Hazinesi - Adil Yakubov ve Uluğ Beg ve Zamanı - Wilhelm Barthold

Ramazan geldi, hatta hızla ilerleyip geçiyor. Burda artık özel hayatımızı çok yazmasam da bu ramazan ayında ailemize bir kişi daha katıldığını not düşmek istiyorum. Eşim sokakta perişan halde olmus bir yavru kedi buldu ve eve getirdi. Gerekli ihtiyaçlarını karsıladık ve zamanla pasaportu, veteriner kontrolu vs.. hepsini yapacagız inş. Yaklasık 5 sene önce sahiplendiğimiz kediye keçe demiştik ve bahçeli evimiz oldugu ıcın ıstedıgınde dısarıya cıkabılıyordu. Bu nedenle dısarda zehırlı birseyler yemiş oldugunu tahmın edıyoruz. İlk kedimiz zehirlenerek gözümün önünde öldüğü için 4 çocugun üstüne bir de hayvan bakamayacağımı dusunuyor ve eve hayvan almayı ıstemıyordum. Ama bu defa mecbureyetten kediyi almak zorundaydık. Yeni kedimize yine Keçe dedik ama bu defa dışarı çıkmasına izin vermiyoruz, en azından biraz büyüyene kadar. Cocuklar ise okuldan geldikleri gibi hepsi birden hayvanın üstüne çullanıyorlar. Kendi aralarında dengeli bir oynama sırası oturtmuşlar. Keçe de halinden şikayetçi gibi görünmüyor. Oldukça oyuncu bir kedi.

Suudi arabistanda ilk ramazan ayımızı gecırıyoruz. Bu ay aylık okuma planlarıma bir de dönem romanlarını ekledim. Hem okuması kolay hem de tarihin belli bir dönemine ışık tutan metinler olacak. Dünya tarihindeki zaman mekan ve olay düzlemini roman ya da romanesk bir tarzda karşılaştırmalı bir şekilde incelemeye çalışacağım. Dönemi bir roman gözlüğü ile okuyup zihnimde bir tarih algısı inşaa etmek istiyorum. Tabiki Tarihi, romanlardan okumaya çalışmanın kurgu ile gerçekleri karıştırma gibi bir handikapı da bulunduğunu biliyorum. Bu bilinç ile bu ay hakkında nerdeyse hiç bilgim olmayan Orta asya 15. yy Maveraünnehir bölgesinde geçen Uluğ Bey ve Hazinesi Romanını ve üstüne bu alanda sıklıkla referans gösterilen akademik bir yayım olan Wilhelm Bartholdun Uluğ Beg ve Zamanı isimli çalışmasını eş zamanlı bir şekilde okudum. 

27 Mart 2023 Pazartesi

Olson, Grange ve Budayıcıoğlu (BCP Mart)

BCP (blogları canlandırma projesi) dahilinde mart ayının konusu Polisiye ve kadın yazarlar idi. (BCP hakkında detaylı bilgi için buraya Tıklayın )

Polisiye sayılabilecek Blade Runner 1. Ve 2. filmlerini seyrettim ve başka bir yayinda onlardan bahsettim. Bu yazıda ise polisiye kitap olarak Grangenin Siyah Kan ve Nail Olsonun Ikona kitaplarından bahsedeceğim. Kadın yazarlar olarak ise çok değerli gördüğüm Bachmanın Malina kitabına mustakil bir yazı yayınladım ve öyle bir şaheserle eş zamanlı olarak okuduğum Budayıcıoğlunun Kırmızı pelerin kitabını okumak ise benim icin çok zor oldu ama yine de bitirdim ve hakkinda birseyler yazabildim. Subat ayında etkınlıge hıc katılamamıs ve hatta bu ay dengeyi kaçırıp bazı BCP içeriklerini çok erken yayınlamıs olsam da toplam 4 kitap ve 2 film ile etkinliğin mart ayını tamamlamış oldum.

Normalde bloğuma göz atan biri farkeder ki; paylaştığım film ya da kitaplar hakkında acımasız olmamaya çalışır, negatif düşüncelerimi çoğunlukla arka planda bırakırım ama bu defa bunu yapamayacağım. Ilk defa beğenmediğim kitapların ardarda gelidiği bir yazı olacak bu.

7 Mart 2023 Salı

Malina - İngeborg Bachmann (BCP-Şubat)

Algıda secicilikden olsa gerek, Alman edebiyatı ve özellikle gencliğimin hatırı sayılır bır bolumunu gecırdıgım Viyana ile ilgili birseyler okumak her zaman ilgimi cekmiştir. Kitapta da Viyananın kozmopolit yapısı, mimarisi, travmaları sanki şehirin de ayrı bir karaktermiş gibi işleniyor oluşu bu kitapta benim en çok sevdiğim unsur oldu. İngeborg Bachmann'ın hayatına da kabaca baktıgımda yazabildigi tek kıtabı mutlaka okumalıyım demiştim zaten. 2 savas sonrası yıkıma sahıt olmus ve zamanının erkek egemen yazın dunyasında femınst hareketlerın umudu olmus olan Bachmann, gecen ay okudugum yazar Gogol gibi gencliğinde şiirler yazarak adını duyurmaya baslamıs. Sairlikten Nesire gecen her sanatcı gıbı düzyazıda da yeteneklerını gosterebılmıs. 

Felsefe, Psikoloji ve alman filolojisi okuyan yazar aslında bir anlamda klasik tabirle bizim alim dediğimiz cinsten kendini her alanda eğitmiş bir toplum önderi olabilecek bir kimliğe sahip olabilecek potansiyele sahipken yine Gogol gibi yasadıgı psikolojik rahatsızlıklar yüzünden hazin bir sekilde (bence) hayatına son vermis. 70 lerin çiçek cocuklar! ının popüler oldugu, herseyın serbest olusunu şiar edinilen bir zamanda (1) bir cok yazarla ilişkisi olmasına ragmen hayatının sonlarında Max Frisch ile olan acık! ilişkisinden dolayı cok acı ceken yazar son zamanlarında aşırı sakınlestırıcı, ilaç ve uyusturucu kullanmaya baslamıstı. Aldıgı yuksek dozda uyku ilaclarından sonra sigarasından cıkan yangında yara alıp hastaneye kaldırılmıs ama yanıklardan degıl doktorların uyusturucu krizi gecirdigini anlamaması sonucu orta yaşlarında olmasına rağmen yoksunluktan ölmüş ve bence Alman edebiyat ve düşün dünyası önemli bir kişiyi kaybetmiş.

30 Ocak 2023 Pazartesi

Nil Armstrong, Mevsimler, Maytanın Öyküsü ve Gogol (BCP ocak)

Okurixin duyurusunu yaptıgı, aslında 3. senesinde olan ve benım bu sene katılma fırsatı buldugum etkınlık Blogları Canlandırma Projesi dahilinde Ocak ayı teması olarak Gercege dayanan olaylar ve Bıyografı ıcerıklı bırseyler okuyup seyrettım bu ay.  Once seyrettigim Bıyografik Filmler ile baslayayım.


Film: First Mann (Ayda ilk İnsan): 

2018 yılında Damien Chazelle tarafından cekılen biyografık tarıhı film 2005 de yazılmıs James R. Hansenin biyografı kıtabından sinemaya uyarlanmıs. Oncelıkle belırtelım kı teknık olarak filmde oyuncuların daha ıyı bır oyuculuk cıkarmaları ıcın dıs ortam bastan sımule edılmıs, gorsel efektlerle ve mınyaturlerle yenıden yaratılmıs.  Yanı standart efektler ıcın kullanılan o yesıl ekran kullanılmamıs bu filmde. 

Film Armstrongun henuz test pilotu iken kızını kaybetmesı ve ardından duygularını bastırarak akılcı analıtık yonunu on plana cıkarıp bu acıyla basetmeye calısmasını seyırcıye yansıtırken bu durumun Ay projesıne basvurması ve egıtım donemınden aydan donene kadarkı zaman dılımınde yasadıklarını nasıl etkıledıgını de gostermıs. Ozellıkle kahraman marvel fılmlerı ıle cevrelenmıs olan cocuklarla seyrettgımız bu fılm aslında buyuk ıslere ımza atmıs, tarıhe gecmıs ve bıze kahraman gıbı yansıtılan kısılerın ıc dunyalarında ve gercek hayatlarında bızım gozden kacırdıgımız buyuk acılar ve cogunlukla ustuste bırıkmıs basarısızlıklar oldugunu gostermesı acısından hakıkaten gercek bır kurguya sahıptı. Rusya ıle gırılmıs olan uzay yarısı, Egitim surecınde yasanan zorluklar, kazalar, basarısızlıklar Nil Armstrongun ve aılesının ve hatta gruptakı herkesın hayatında buyuk bır bılınmezlık ve gergınlık dogurmustu aslında. Cunku Armstrongdan daha once bu gorevler ıcın uygun gorulmus olan bırlıkte yola cıktıgı ekıp arkadasları tek tek olunce artık Armstrong da, aılesı de ve hatta ulke bıle oncekıler gibi Apollo 11 gorevının de basarısızlıkla sonuclanacagını dusunuyor ve bu yarısın gereksızlıgı konusunda medyadan yana da buyuk bır baskı goruyorlardı. 

11 Ocak 2023 Çarşamba

Gogol - Aksam Sohbetleri, Burun, Palto ve Bir Delinin Hatira Defteri

Nikolay Vasilyevic Gogol


Bu seneye Gogol okuyarak baslamamin nedeni benim buyuk cocuklara 'Burun' hikayesini okumamdir. Hikaye oyle hosuma gitti oyle bana gore bir dili vardi ki ardindan 'Palto', 'Bir delinin Hatira defteri', 'Neva Bulvari', 'Dikanka yakinlarinda bir ciftlikte Aksam Sohbetleri', 'Mufettis' kitaplarini okudum ve simdi Olu Canlar kitabini okuyorum. Bu yayini bahsedecegim kitap sayisi cok oldugu icin mecburen 2 ayri gruba bolecegim. Mufettis, Neva Bulvari ve Olu Canlar hakkindaki yayinim daha sonra gelecek.

1809- 1850 yillarinda Ukrayna bolgesinde Kirim kulturunun icinde dogup buyuyen Gogol, daha sonra Almanya ve Petersburga gidip tarih okuyup siir ve tiyatrolara merak salsa da yazdigi ilk siirleri acimasiz bir sekilde elestirilince edebiyata kusup hic sevmedigi halde memur olarak calisir. Daha sonra Puskinin de destegi ile yazmaya geri donen yazar, ilk kitabi 'Dikanka yakinlarinda bir ciftlikte aksam sohbetleri' hakkinda pozitif elestiriler alinca yazarliga devam eder. Kuskusuz Gogolun yazin hayatinda Puskinin destegi ve Gogolun ona duydugu sevginin etkisi cok buyuktur keza Puskin oldugunde de Gogolda bunun derin bir etki biraktigini  goruyoruz. Daha sonrasinda da Dotoyevski ve Turgenyev gibi yazarlar hepimiz Gogolun Paltosundan ciktik diyerek ona olan hurmetlerini gostermislerdir.  yasliliginda Dindar bir karaktere burunup Olu Canlar kitabinin 2 bolumunu yaktiktan 10 gun sonra da olmustur. Cok kabaca Gogolden bahsettikten sonra okudugum kitaplara kisaca degineyim...

30 Aralık 2022 Cuma

Göl İnsanları ve Rahmet Yolları Kesti - Kemal Tahir


Kemal Tahir: 


Aslında Toplumsal Gerçekçi kitapları okurken çok zorlanırım. Daha önce Orhan Kemalden de okuduğum o bir kaç kitabı çok zor bitirmiştim. Olayların tüm çıplaklığı ile aktarılması empati yaptığın karakterlerde katlanılması zor durumları okumak beni psikolojik olarak etkiliyor. O sebepten Korku Gerilim içerikli kitapları da okuyamam. Sanırım çocuklardan sonra böyle oldum. 

Biliyorsunuz Türk Edebiyatının Kemalleri ünlüdür; Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Kemal Tahir vs.... Kemal Tahir denince ilk akla gelen diğer birçok kült kitabı yerine Göl İnsanları ve Rahmet Yolları Kesti kitaplarını seçmemin nedeni bir Hikaye okuma projesinde görmüş olmamdı. Kemal Tahir 1910-73 yılları arasında yaşamış, dönemin bir çok yazarı gibi o da (askeriyedeki kardeşine Sabahattin Ali kitabı hediye ettiği için) hapse girmiş, yine bir çok yazar gibi mahlas kullanarak İsmail Kemalettin Demir ismini Romanlarında Kemal Tahir olarak değiştirmiştir. 12 sene hapiste yatmasına rağmen kitaplarındaki Devletçi yaklaşım her zaman güçlü olmuştur. Onun için devletin yeri çok özeldir. Keza kitaplarında da Devlet gücünün zayıfladığı mesela savaş dönemlerinin toplumun her kesiminde nasıl ahlaki bir çöküşle sonuçlandığını okuyucu da görmektedir. 

13 Aralık 2022 Salı

Iskandinav Ulkeleri bir Film, bir Kitap ve bir Belgesel (BCP - Aralık)

Film: Hrútar "Koçlar" (Inatçılar) - Izlanda Sineması


Kitap: Konstantinopolis / Thorvald Steen (Norveç)

Belgesel: The Human Planet "Insan Gezegeni" 3. Bölüm derin dondurucuda yaşam (grönland ve kuzey iskandinav ülkelerinde hayat)


Bu ay Blogları Canlandırma Projesi (BCP) adı altında yapılan bir aktivite ile çok geç de olsa tanışmış oldum. Bu projede benim özellikle hoşuma giden şey bir konu belirlenmesi ve o konu dahilinde isteyen istedigi seyi yapabilmesi. Mesela aralık ayının konuları "iskandinav edebiyatı ve yeni yıl" idi. Ben de Iskandinav ülkelerini aldım ve edebiyatından bir kitap, sinemasından bir film ve coğrafyasından bir Belgesel olmak üzere 3 farkli açıdan (benim için gayet çok boyutlu) bir şekilde konuya dahil oldum. Aktivite hakkında ayrıntılı bilgı için Buraya tıklayabilirsiniz.


Film: Hrútar "Koçlar" (Inatçılar)

2015 senesinde Grímur Hákonarson tarafından yazılıp yönetilen Izlanda yapimi bu film çok farklı coğrafyalardan da bir çok saygın ödülü kazanmış. Insan nüfusundan çok çiftlik hayvanı nüfusu olan izlandadan çıkmış Yönetmen senaryosunda nispeten izole olan bu ülkenin sakinlerinin coğrafyanın da gereği olarak birbirlerine oldukça uzak olmalarına rağmen birbirlerine küs olan insanların hikayelerinden yola çıkmış. Filmde 40 yıldır küs olan ve bir yolun ortasindan geçtiği karşılıklı iki çiftlikte yalnız yaşayan iki zıt karakterli iki kardeşin gözüyle sahip oldukları ve aslında gurur da duydukları adanın en güçlü ve organik en eski keçi ırkına sahip olmaları ile bu keçilerin, koyunların yüzyıllardır çiftçinin korkulu rüyası olan scrapie hastalığının ortaya çıkmasını ve bu iki kardeşin zıt karakterlerine ve düşmanlıklarına rağmen sürüden bir grup hayvanı itlaf edilmekten kurtarıp saklamaları ve filmin sonunda geç kalmış da olsalar barışmalarını! görüyoruz.

1 Kasım 2022 Salı

Osmanın Ağacı Altında ve Imparatorluğun Açlıkla Imtihanı

Kitap: Osman’ın Ağacı Altında (Osmanlı İmparatorluğu, Mısır ve Çevre Tarihi)

Yazar: Alan Mikhail



10 senede yazılan bu kitap Mısır çevresel Tarihini Osmanlı hakimiyetinin olduğu döneme tekabul eden zaman dilimi içinde Nil havzasi ve çevresi özelinde okumaya çalışmış. Kitabin sondan 130 sayfasi notlar kısmına ayrılmış ki bu da kitabın yazım aşamasında yeterince doyurucu bir kaynakça ve inceleme geçmişi olduğunun göstergesi.

Şöyle bir söz vardır bölgede:

"-Dünyada kıtlık olsa Mısır tüm dünyayı doyurur, ama Mısırda kıtlık olsa tüm dünya Mısırı doyuramaz."

Bu sözün vurgulamak istediği şey şudur ki; Mısırda nil havzasında yapılan tarım öyle bereketli öyle çoktur ki Balkanlar, Karadeniz, Ege, Akdeniz, Anadolu, Afrika, Hicaz bölgesi, mekke yolunda olan Hacılar vs... herkes mısırda ekilen Tahıl ile doyar. Hatta dilimize de geçmiş "Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmak" deyimi de Mısırdan toplanan ürünün iskenderiyedeki dağıtım ağı olan Dimyatın stratejik önemini vurgular.

Kitaptaki Osmanın Ağacı başlığı, Imparatorluğu büyük bir ağaç ile sembolize ederek büyük bir Ekosistem olarak görmesinden kaynaklanır. Coğrafi olarak yakın ya da uzak olan tüm bağlantıları, ilişkileri ve etkileşimleri analiz eder.

1 Eylül 2022 Perşembe

Dünya Benimdir / Crosby ve Doğa ve Iktidar / Radkau

Kitap adı:  Dünya Benimdir. Avrupa Ekolojik Emperyalizmi 900-1900

Yazar: Alfred W. Crosby



Yazar bu kitapta Avrupanın 1900 yılına kadar gördüğümüz emperyalist yayılımının dinamiklerini anlamaya calısmıs. Kitap Pangea denen kara kütlesinin birbirinden ayrılarak oluşturuduğu bitki, hayvan, insan tür ve topluluklarının farklılıklarını özetleyerek başlar. Insanın birbirinden ayrılmış olan kara kütlesinde genelde yaya olarak yayılmaları ve bunun sonucunda oluşturdukları farklı biyolojik ve kültürel faunayı anlatarak giriş yaptıktan sonra Avrupanın Kanarya adalarındaki yerlilerle baslayan ilk Emperyalizm deneyimlerini örnek alarak daha sonra ordaki şablonu karşılaştıkları diğer afrika, amerika, avustralasya vs. gibi bölgelerde de uyguladıkları tarihi süreci okuyorsunuz. Ozelllıkle yazar eski kıtada yasayanlara avrupalılar, günümüz amerıka ve avustralya gibi işgal edilen topraklarda yaşayanlara da yeni avrupalılar kavramlarını kullanıyor keza günümüzde oralarda yaşayan insanlar da yerlileri bir sekilde elimine eden avrupalıların genetik torunları. 

1 Ağustos 2022 Pazartesi

Robert Heinlein / Ay Zalim bir Sevgilidir ve Yaban Diyarlardaki Yabancı

Kitap: Ay Zalim bir Sevgilidir

Yazar: Robert A. Heinlein


Uzun süre sonra bir bilimkurgu kitabi okuyayim derken tabiki bu alanda büyük bir usta olan ve çeşitli ödüllere layık görülmüş Heinlein'i seçtim.

Ilk önce 1960 larda henüz insanoğlunun aya gitmediği bir zamanda yazılmış olan Ay Zalim bir Sevgilidir kitabını okudum.

Çok kabaca özetlersem: Kitapta Ay'a gönderilen ağır suçluların, madencilik yoluyla buz çıkarıp aydan dünyaya mancınıklarla fırlatılarak (yerçekiminden yararlanıp) gönderilmesi suretiyle dünyanın su sıkıntısını çözen bir projenin sonucu olarak zamanla orda yeni insanların da doğmasıyla Ay'ın ortamına uygun evrimleşmiş ve farklı biyolojik özellikleri olduğu için dünya yerçekiminde yaşayamayan ve bu yüzden de dünyaya geri dönemeyen bir topluluk oluşuyor. Bu topluluğun çoğu üyesi orda doğduğu için artık hukuki olarak suçlu değil ve dünyaya hizmek etmek zorunda değildir aslinda.

Ay halkı orda tamamen kendilerine uygun bir hayat kurmuşlardır.

1 Temmuz 2022 Cuma

Ulysses Moore Serisi - Küçük Şehzade ve Büyülü Parmak

Kitaplar: Ulysses Moore (ilk 13 kitap)

Yazar: Pierdomenico Baccalorio


Bu defa Çocuk-Genç edebiyatı örnekleri paylaşacağım.

Italyan yazarin 2004 de yayımlamaya başladığı ve şimdiye kadar bildiğim kadarıyla 18 kitaba ulaşan bir macera serisi olan Ulysses Moore'un ilk 7 bölümünü 2021 de, kalan 13. Bölüme kadar olan kitaplarını da 2022 de okudum. Son 5 kitabının pdf sini bulamadığım için okuyamadım. Sonuç olarak 2 seneye yayarak serinin 13 kitabını okumuş oldum.

Aslında okumak için bu tarz kitapları pek seçmem ama büyük oğlum (12) bu kitabı okumaya başladığında çok beğendi ve benim de okumamı istedi. Daha sonra oğlumun kolu kırıldığı dönemde aynı zamanda corona da olup havele geçirdiği gün serinin 6. Kitabını okuyordu ve o günden sonra psikolijik olarak bu kitap onda o zor günleri çağrıştırdığı için okumaya devam etmedi. Ben de serinin bulduğum tüm kitaplarini okuyup oğluma anlattım.

Başlangıçta 6 kitaplık planan seri daha sonra 2 senelik zaman atlamasiyla 12. Kitaba kadar devam ediyor ve 13. Kitapta da karakterler tamamen değişiyor. Yani seriyi ilk 6 kitap, sonraki 6 kitap ve devami olarak 3'e bölebiliriz aslinda

1 Haziran 2022 Çarşamba

Çevresel Tarih - Donald Hughes ve Dünyanın Yeşil Tarihi - Clive Ponting

 

Kitap Adı: Çevresel Tarih Nedir?

Yazar: Donald Hughes 


Yazar, Lisansını Bilyolojide, yüksek lisansını Bilim tarihi alaninda yapmis. Halen Denver Üniversitesinde Çevresel Tarih çalışan, nispeten yeni olan bu alanda başarılı işlere imza atmış ve birçok ödülü olan Hughes, bu kitapta aslında Çevresel Tarih alanında okumak, çalışmak isteyen okuyucuya, öğrenciye, araştırmacıya vs. bir klavuz hazırlamış denilebilir. 


Metodik rehberlik, kaynak taramasi nasil yapilir, hangi ulkede bu alanda kim hangi makaleyi yayimlayip hangi calismalari yapmis, yeni olan bu alanda yapilabilecek muhtemel hatalar, hangi tarihi veriler degerlendirilir hangisi yanilticidir, tarihe cevresel faktörleri ekarte ederek bakmanin getirdigi yaniltici yonelim ve bu alanin gelismesinin hem akademiye hem dunyaya getirecegi pozitif etkileri vs... gibi bir çok temel konuda okuyucuya hem kisa bir bilgi vermis hem de bilgi veren diger litaratur kaynaklarını siralamis. 

1 Mayıs 2022 Pazar

Bilim Devrimi - John Hanry ve En Etkili 100- Michael Hart

Kitap Adı: Bilim Devrimi ve Modern Bilimin Kokenleri 

Yazar: John Hanry


Edinburgh Üniversitesinde öğretim gorevlisi olan yazar John Hanry bu kitapta, daha cok rönesansdan 19. yuzyil donemine kadar vuku bulan bilimsel gelismeleri bahsi konu kisilerin icinde bulundukları sosyo kulturel ve siyasal yapi da goz onunde bulundurularak analiz etmis ve gunumuzde guclu bir şekilde hissettigimiz bilim devriminin baslangic ve devamindaki sureci anlamaya calismistir. 


Kitap oldukca kisa ve oz bir sekilde temel hareket ve tartismalari icerigine alarak okuyucuya bir ozet sunmuş diyebilirim. Yazar, özellikle rönesanstan sonra matematigin felsefeye nazaran önemini yavas yavas arttırmasının bilim devriminde nerdeyse ana aktör olduğunu savunuyor. Modern oncesi donemde matematikcilere sadece bir arac gozuyle bakilip asil onemi felsefeciler olusturuyordu. Hatta bu nedenden oturu galileo doga filozofu unvanını alabilmek icin ugrasmistir. Ve newton bircok seyi kendisi bulmamasina ve leibnizden esinlenmesime ragmen, newton matematik hesaplari ile leibnizden bir adim one gecmeyi basarmistir. O donem aslinda matematigin assagida gorulen degerinin doga felsefesini adim adim gecmesi ile bir devrime donusmustur. 


Ayrica dinin bilim devrimindeki etkisinin zannedildiginden cok daha fazla oldugu ve hatta ana etkenlerdin biri oldugunu kabul ederek bence ezber disina cikmayi basarmis bir metin. Cizvitlerde ozellikle matematik egitimine verilen onemden, önce ingilterede olan ve daha sonra amerikaya göçen prütanlar ve anakıtadaki kalvinistlerin çalışmaya verdikleri kutsal önem, devrime etki eden bilim adamlarının doğanın tanrının 2. Vahiy kitabı olduğuna dair inançları. vs... bilim devriminde inanç faktörünün etki ettigini gosteren sadece bir kac örnek. Hatta deskartes ile döneme hakim olan kartezyen feslefenin akil ile herseyi anlayabilecegimiz iddiasina karsi cikarak Tanrinin 2. Vahiy kitabi olan dogayi gozlemleyerek aslinda herseyi anlayabiliriz demislerdir. Akıl-Tecrübe tartışması bilim devrimine yön vermiş gibi görünüyor. 


Bu noktada newtonun kitapta da alıntılanan şu sözünü paylaşmak istiyorum. 


"Yaratılışın teferruatı, Tanrinin ne yapmis olmasi gerektigini aklen inşaa etmek değil, tecrübeyle keşfedilebilir." Newton. (Bilim Devrimi, John Hanry. S;72)