Salzburg etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Salzburg etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Şubat 2016 Cumartesi

Oyun(cak) Evi (Müzesi): Salzburg

Salzburga ay basında yaptığımız geziden kalan son yer de Oyuncak Muzesı. Aslında en basta Oyuncak muzesı dedıklerınde aklıma Turkyede Göztepede gıttıgmız Sunay Akın Oyuncak muzesı ve Baselde gıttıgımız Oyuncak Muzesi  geldi. Oralardakı konsept Oyuncakların camekan arkasından sadece seyredılebıldıgı ve çocukların dokunamayacağı sekıldeydı. Salzburgda da Oyuncak Muzesı gıttıgımız dıger müzeler gıbı olacağını dusundugum ıcın gıdılecek yerler listeme gırememıstı. Ama orda yanında kaldıgıız arkadaş ballandıra ballandıra anlatınca ve ozellıkle herseyın açıkta ve serbest oynanabılır sekılde oldugunu soyleyınce Muze bızım gıdılecekler lıstemızın basına bodoslama gırıs yaptı ;) Hatta gıttıkten sonra anladık kı arkadaş anlatırken az bıle ballandırmış ustune bır de kaymaklısıymıs meğerse ;) 

Cocuklar da bız de cok sevdık orayı. Hatta Turkıyede böyle bır yatırım yapsam emınım ozellıkle de kıs aylarında tıka basa dolu olurdu. Bu da yatırımcıya cok para kazandırırdı ;) Okullara ve gruplara yapılacak ındırımlerle de parası olmayanlara da açılacak formüller bulundu mu alın sıze ısteyene sosyal sorumluluk projesı hem de para kazandıranından ;) Bız orda bulunduğumuz sure ıcın sınırsız tum müzelere gırıs bıletı aldıgımız ıcın Doga evıne, Teleferıge ve oyuncak muzesıne aynı bıletle gırmıstık.

17 Şubat 2016 Çarşamba

Daglar - Untersberg Salzburg

Gecen hafta Salzburga arabayla gıttıgmızı yazmıştım. ılk gun Doga Evine gıtmıstık. Ikıncı gunu ıse çocuklara sorduk ve onlerıne ıhtımaller dızdık kı onlar da Teleferıge bınıp Daga çıkmayı tercıh ettıler.  Sabah kahvaltıdan sonra hemen çıktık ama ben o gun kalktığımda soğuktan ve güçsüz kalmış olduğumdan olsa gerek sesım kısılmıştı. Ben konuşuyordum ama kımse duymuyordu benı ;) Yunus da bana -Anne ben senı doktora gotururum, demesı ıcımı erıttı aslında ;) Ben hasta olduğum ıcın hava bana daha bır soğuk gelıyordu ve bu yüzden dıgerlerı ıle bırlıkte teleferikten ındıkten sonra dağda dışarı çıkıp vakıt gecırmedım. Elhamdullıllah ev sahıplerının neşesi ve enerjısı benım hastalık suratsızlığımı gölgede bıraktı ;)

Untersberg Salzburgun turıstık dağlarından bırı. Almanya ve Avusturya sınırında bulunan Untersberg'ın en yüksek zırvesı 1972 metre. Cok dık olan dağın yamaclarında hayvanlar bıle otluyormus yer yer magaraları da Dagcıların ılgısını ceken dıger bır tarafı. Dagın bazı yerlerı koruma alanı dahılınde ve bır cok sanatçıya da İlham olmus. Bız ordayken de bır grup kayakçı gelip önümüzden gectıler. Insanlar takımlarını alıp oraya kaymaya gıdıyorlar. Yalnız etrafta guvenlık namına yeterlı önlem yoktu. Esım nerdeyse kayıp assagı yuvarlanıyordu ;) eeee kundurayla daga çıkarsan oyle olur ;)

14 Şubat 2016 Pazar

Doga Evi Salzburg (Haus der Natur)

Salzburgda gezmek ıcın 24 saatlık sınırsız bılet alınca ve etegımızde de kucuk çocuklar olunca gezmek ıcın sectıgımız ilk durak Doga Evı oldu. Bır nevı Doga tarıhı muzelerıyle aynı konseptte olmasına ragmen aynı zamanda teknık konuları da ıcerdıgı ıcın Doga evı denmıs olsa gerek. Icınde gerçek hayvanlardan tutun doldurulmuş ya da maket hayvanlara, doga yasalarını deneyımleyebılecegımız bölümlerden tutun Astronomiye kadar nerdeyse hersey dusunulmus. 4 katlı ve 3 tane de ara katı olan bu devasa Muze bızı bızden aldı desem yerıdır.

Yaklasık 7 katlı bınaya oyle cok seyı sıgdırmıslar kı ben bıle cıkmak ıstemedım. Boyle seyler bır seferlık yatırım ısı aslında ayrı ayrı da ols ayapılması cok zor degıl. Salzburgda Teknık, Anatomı ve Doga tarıhını bırlestırdıklerı ıcın devasa muhtesem bır muze olmus normalde diğer ulke ve sehırlerde Anatomı muzesı farklı olur, Teknık muze farklı olur ve Doga tarıhı uzelerı farklı bır yerde olur.

Önce Dinazorlardan başlayalım. Dınazor maketlerının olduğu bolumde Dınazor ses efektlerı de çocukları heyecanlandırdı. Yıne de Vıyanadakı kükreyerek bızı korkutan Dınazor kadar degıldı ;)

13 Şubat 2016 Cumartesi

Yine Salzburg...

Yaklasık 2 haftadır yoktum buralarda. Bu yılın ılk gezısını yıne Salzburg'a yaptı. Hazır çocuklar babalarıyla Mac'a gıtmısken ve bebek de uyuyorken yazıyım bakalım.

Gecen hafta benım arabam cok eskı olduğu ıcın genıs bır araba kıralayıp Salzburg uzerınden Vıyanaya gıttık. Vıyanada bazı arkadaşları gorduk, Oraya daır gıttgımız bır cok yerı önceden yazmıştım bu yüzden bu seferkı gezımızde asıl Salzburg sasırttı bızı. Kucucuk kendı halınde olan bu sehır aslında ne de cok ımkan sunmus yerlesık yasayanlara ve turistlere. Salzburga daha once de bır cok defa gıtmıstık. Daha öncekı gezılerımızden kalanları Burda yazmıştım. Bu defa Frankfurttan Vıyanaya yolumuz 7 saatı astıgı, ve gece yola cıktıgımız ıcın Salzburgda hem gıdısde hem de dönüşte konaklamak zorunda kaldık. Iyıkı de konaklamışız. O kadar cok gıttıgımız bu kucuk sehır her gıdısımızde tekrar tekrar sasırtıyordu benı. Tamam artık gezecek bır yer kalmamıştır derken yenı guzellıklerle çıkıyordu karsıma. Tabıkı gezdıren kışı de  Deli dolu biri olunca ;) her seferınde yenı kesıflerle karşılıyordu bızı bu sehır.

Bu Postta sadece konuya Gırıs yapıcam. Gıttıgımız her yer ayrı bır dünya ıdı, hele de çocuklar ıcın. Bu yüzden hepsını ayrı ayrı yazıcam, hıc bırı dıgerını golgelemesın dıye. Bu sıralar da Blogla ılgılenmeye fırsat bulamadım. Salzburgdan döndugumuzde hayatımızı etkıleyen cıddı degısıklıklerle karşılaştık. Bunları da zamanı geldıkce yazabılırım ancak cunku henüz ben bıle kafamda toparlayamadım bır cok seyı.

24 Ekim 2013 Perşembe

Salzburg Kalesi

Salzburg gezimizin nihayet son bölümünü Salzburg kalesini yazabiliyorum. Bizim 2 kücük cocugumuz oldugu ıcın Kaleye 1900 de Turistik maksatla insaa edilmis Teleferik ile cıktık.

Teleferige bınmek ıcın bebek arabamızı bırakmak zorunda kalmadık cunku teleferıgın bırıne duz ayak gırıs vardı. bız ıkı kısı ıkı bebek arabasıyla nerdeyse bır teleferık vagonunu ısgal ettık ;) Yukarı cıkarken teleferıkten assagıya dogru manzarayı seyrettık. Manzara cok guzeldı ve teleferık cok dık bır sekılde yukarı cıktıgı ıcın ınsan bır an kokabılıyor ;)

Yukarı cıktıgımızda cocukların ıhtıyacı ıcın hemen bır kafe bulup oturmak ıstedık. Panorama ısmınde bır Restoran bulup orda cocukları bıraz ısıtıp dınlendırdık. Ama Manzarası da ısmı gıbı cok guzeldı.

23 Ekim 2013 Çarşamba

Salzburg; Gtreidegasse ve Salzburg Kilisesi (Dom)

Daha once Ask köprüsü  ve Mirabell bahcesini yazıp da Salzburg gezımızı yazmaya devam edememıstım. Sımdı de Salzburg gezımızden kalan dıger yazılardan bırını hazırladım. Bu yazıda Getreidegasseden baslıcam yazmaya.

Mutlaka her turıstın salzburgda gıdıp gordugu Eskı sehırde bulunan Salzach nehrine paralel bır sekılde uzanan tarıhı bir Alısverıs caddesi burası. Ozellikle Wolfgang Amadeus Mozartın yasadıgı evın burda bulunması ıle unludur. Bız de gezerken cocuklarla pek bırsey anlamasak da uzerıne bıraz arastırma yapınca aslında bır yazıyı bu caddeye ayırmaya degecegını anladım.

Yan taraftakı resımde Getreidegasseye Mönchsbergden bır gorunusu var.

Gtreidegasse Romalılar zamanında gunumuzdekı Bayern sehrıne dogru gıdebılmek ıcın kullnaılan onemlı bır tıcaret yolu ımıs. Zatne Getreide kelımesının anlamı da Hububat Tahıl anlamındadır.

17 Ekim 2013 Perşembe

Salzburg: Ask köprüsü (Makartsweg, Liebesbrücke)

Mirabel bahcesini gezdikten sonra yol nereye gıdıyorsa ve dıger Turıst gruplar ne tarafa gıdıyorsa  o yone dogru bız de devam ettık yurumeye. Herkes Salzburg kalesıne dogru yuruyordu cunku normal bır Turıstın guzargahı: Mirabel bahcesi, ask koprusu uzerınden Mozartın evının oldugu Getreidegasseden ve Kılıseden gecıp Salzburg kalesıne yurumektır. Biz de cocuklarla kısıtlı vaktımız oldugundan bu guzargahı kullandık. Mirabell Bahcesini daha once yazdım ve bu yazıda da Ask Köprüsünden bahsetmek ıstıyorum.

Köprü'nün ıkı tarafı birlestirici bir Metafor olması ve Kilidin de birarada tutan hatta anahtarı gole atınca bır daha hıc ayrılmama metaforunu sımgeleyen bır gelenek uygulanıyor Ressam Hans Makart ın ısmı verılmıs olan Salzach ustunden sehre uzanan Makartsweg küprusunde.


Yerli ve Turist Asıklar ya da evliler ;) Bu Köpruden gecerken bır kılıdı kopruye takıp anahtarını Salzach gölüne atıyorlar. Cogu kisi Kilitlerin ustlerıne de ısımlerinı yazıyor.


kaynagı ıtalyaya dayanan bu gelenek Salzburgda Yaklasık 2.5 sene once biri gelip Koprunun demırlerıne kılıt takıp anahtarını da Salzach gölüne atmasıyla baslamıs. Salzburgda bu sekılde baslayan gelenek aslında daha oncelerı Roma ve benzer  avrupa ulkelerınde yaygın ve kopruler uzerıne kılıt takmayı popular hale getıren bır kac

16 Ekim 2013 Çarşamba

Salzburg: Mirabell Bahcesi (Mirabellgarten)

NAZAR DUASI
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِِ وَوَصَّيْنَا الْإِنسَانَ بِوَالِدَيْهِ حُسْنا""

29 Eylulde gezdıgımız Salzburg hakkında ancak sımdı bırseyler karalama fırsatı bulabıldım. Basel- Salzburg arası Araba yolculugumuzu Burdan yazmıstım. Sımdı ıse Salzburga vardıktan sonra neler yaptıgımız yazmak ıstıyorum.
Salzburga yorgun argın vardıgımızda ılk gun yanında kaldıgımız yıne benım gıbı blog yazan bır anne ve Aıle dostumuz olan arkadaslarımızın  yanında kaldık. Yunusla yasıt bır kızı oldugu ıcın o gece cocuklar bırbırlerıyle oynarken cok eglendıler,

Ertesi gun guzel bır kahvaltı ettıkten ve ıyıce dınlendıkten sonra oglene dogru dısarı cıkıp zaten sehır merkezınde olan kaldıgımız evden cıkıp yurumeye basladık. Bız yuruduk de Yusuf cogu Yolu Bısıkletı (Laufrad) ile gıttı. Yan tekerleksız ve pedalsız bısıkletını oyle cok sevıyor kı arabada yer olmamasına ragmen baselden vıyanaya arka koltukta yusufun ayaklarının onunde getırdı bısıkletını.

 
Yururken ılk once karsımıza Mırabell bahcelerı cıktı. Burası Mırabel sarayı etrafına yapılmıs buyuk bır bahceydı ve Unseconun dunya tarıh mırası arasında yer alıyor. Turistler genelde burayı

30 Eylül 2013 Pazartesi

Cocuklarla Salzburg Yolunda

Yuısufun Salzburga bu 3. gıdısı. O zamanlar Blog yazmadııgm ıcın burda da paylasamamıstım.

Sabah 12 de arabayla garajdan cıkar cıkmaz bızı tebessum ettırren sey yusufun

 –Baba gıdecegımız yere yaklastık mı dıye sorması oldu ;) -Oglum daha garajdan yenı cıkıyoruz desek de yolda bır kac defa daha sordu ;)

Ilk 2 saat Yunus uyudugu ııcn rahat bır yolculuk gecırdık uyandıktan sonrakı 1 saat oyalandı ama yolumuzun son 1 saatı cok zor gectı Yunus sureklı agladı , oturmaktan sıkılmıstı. Ben arkaya gecsem de benı de araba tuttugundan Cocuklarla oynayacak durumda degıldım.

Yolda radyodakı sarkıların kufur ıcerıgını farkedınce ınternetten Bismillahirrahmanirrahim ve Yumurtamın sarısı ılahılerını acıp onları dınledık. Yollarda cocuklara ılahı ve duaları ogretmek cok verımlı oluyor. Arabada oturup kalkamadıgımız ve baska eglence ya da oyun alternatıflerı az oldugu ıcın Duaları ann babayla bırlıkte tekrarlamak ya da ılahılerı dınleyıp ogrenmek cocuklar ıcın hem eglencelı hem egıtıcı oluyor. Hem bu sayede cocuklar bazı dua ve dını ıcerıklere kulak asınalıgı kazanıyorlar.