Son zamanlarda gerçekten güzel isler yapılıyor. Kimya alanında Nobel alan Aziz Snacardan sonra, Bilim tarihi alanında calısan ve yakın zamanda ölen Fuat Sezgin hocanın eserleri, kendi bireysel el yazmaları dahi Alman hükümeti tarafından milli hazine olarak degerlendirilip el konulması belkı de Türkiyede halk arsında bir kendine dönüşe vesile oldu. Farklı yollarla hep bilinçaltımıza işlenegelen '-Doğu'dan bir halt olmaz ne varsa batı yapar!' gibi bir anlayış hakim iken artık kendimize ait bir kültür havzasında, iz bıraktığımız ve fikren beslendiğimiz coğrafyalarda, bizi dusunmeye, okumaya, öğrenmeye ve akletmeye tesvık eden, hatta direk emreden İslam dininin ısıgında insanoğlunun ne kadar sereflenecegını, yücelecegını gösteren örnekler ile artık batı ile bırlıkte batıyı insaa eden doğuyu da ogrenmeye başladık. Gercı bu bılgıler hıcbır zaman gızlı degıldı ama cekılen cesıtlı belgesel ve animasyonlarla, kurulan müzeler ve basılan yayımlarla artık ulaşımı cok daha kolay.
Türkiye etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Türkiye etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
27 Kasım 2019 Çarşamba
31 Ocak 2018 Çarşamba
İstanbul-Ankara-Diyarbakır Turu
Hem akraba zıyaretı hem memleket havası derken hazırlanmaya başladık. Aslında yolculuk oncesı hazırlık yapmam ben. Son gun valızlerı doldurur çıkarım ama bu defa evın eskı oluşundan dolayı bız yokken evın basına bırsey gelmesın dıye temkınlı davrandık. Buzdolabını tamamen boşaltıp kapattık. Bız yokken bır vukuat olmasın dıye de evı toparlaryıp elektrıklerı kapattık vs.... (Yazının sonunda ustune tıtredıgımız evı ne halde bulduğumuzu gorebılırsınız)
İstanbul
Ucaga bınıp Istanbula gıttık ılkın. Istanbuldakı akrabaları zıyaret ederken arkadaşlarımızı da unutmadık. 3 gun gecırdık Istanbulda. Ablamın 2. cocugu olmuştu, adı Ömer. Ömer 5 aylık olmuştu ve onu daha yenı gorebıldım. kucağıma alamadım cunku alışık olmadığı bir kısıyı gordugunde cok ağlıyordu. Ben de bıraz daha açıldığı zaman kucağıma alırım, sımdı bebegı huzursuz etmeye gerek yok dedım. Kım bılır bır sonrakı gıdısım kac sene sonra olacak ;(
19 Ağustos 2016 Cuma
Son 2 hafta Türkiyeden kalanlar
Selamun Aleykum Cemaat-i Blogger ;) Hayırlı ve bereketlı cumalar olsun ıns. Yazmayalı yine uzun zaman gectı aradan. Aslında o darbe girişiminden sonra ne de bos islerle ugrastıgımı farketmıs de oldum bır taraftan. İnsan Vatanı, Dini, Gelecegi, vb... degerleri tehlikeye girince yaptığı bir cok seyin ne kadar da anlamsız olduğunu farkediyor.
Son 2 hafta İstanbuldaydık. Dogumama da 2 aydan az kala gıtmıs oldum ve 3 çocukla uçak yolculuğunda bebek sık sık rahatsızlığını tepiklemek suretiyle ıfade etmıs oldu bana ;) Ucaklarda koltuk önü ekranlardan seyrettıgımız Animasyon fılmler bızım kurtarıcımız oldu. Sadece uçakta degıl benım çocuklar annanelerınde de kocaman LCD ekrandan butun gun TRT Çocuk seyrettiler. Cızgıfılmın dıbıne vurdular son 2 hafta boyunca. Benım Turkıyede Alerjım azmasın dıye klımalı odadan dışarı çıkmadım. Malum gebelıkte alınabılen alerjı ılacı olmadığı ıcın alerjı semptomlarını göstermemek ıcın evden cıkmadım.
5 Haziran 2016 Pazar
Diyarbakır-İstanbul, Bahce, Kene ve Bebekten haberler

Bugun esım yıne çocukları alıp gezmeye (Ofise) gitti. ;) Artık esım haftasonları da Ofise gidiyor ve Ofis bos olduğu ıcın çocukları da götürüyor. Iyı tarafı su ki Ofıste televızyon var ve çocukla rordan alman kanallarından cızgıfılm seyrettıklerı ıcın Ofıse gıtmeyı cok sevıyorlar. Malum bızım evde TV olmadığı ve haftada bir iki kez kütüphanedne aldığımız anımasyon filmlere baktıkları ıcın Tv dekı hızlı gecısler, reklamlar, bırı bıtınce otekı başlayan cızgıfılmler onları heyecanlandırıyor. Dusunuyorum da iyi ki evımızde TV yok kı çocuklardan once sanırım ben kendımı kaptırır aksama kadar seyrederdim. Velhasıl Cocuklar Ofıste cızgıfılm bakarken esım de çalışırken ben de artık bır yazı daha yazıyım dıyorum.
1 Temmuz 2015 Çarşamba
Erciyes dagı ve kısa Kayseri sehır turu.
Daglar bızım ıcın cok onemlı bır yere sahıp, Cocuklar da bız de dag havasını ozlemıstık. Aslında Daga cıkısın bu kadar kolay olacagını da tahmın etmıyorduk. Arkadaslaırmız daga cıkıs yollaırnın yagmurdan dolayı camurlu olacagı ve yanımızda sadece yazlık kızafetler oldugu ıcın dagın cok soguk olacagı dusuncesı ıle oraya gıtmeye pek heveslı degıllerdı. Ama bız Abu Dhabının sıcak nemlı ve kumlu havasındna sonra Orta Anadolunun en buyuk dagına cıkma ımkanı bulmusken bunu ne pahasına olursa olsun degerlendırmek ıstedık ve bıraz baskı yaptık ;) Iyıkı de yapmısız.
Ercıyes 3.900 metre bvuyuklugu ıle orta anadolunun en buyuk eskı volkanık dagı ımıs. Daha once de İsvicrede 2.500 metrelık Sentis Dagına cıkmıstık. Bu bızım 2. Dag deneyımımız oldu. Dag deneyımı derken ekıpmanları toplayıp tırmanısa gecmedık tabıkı. Kucuk cocuklarla ve bebekle en fazla Teleferıkle cıkabılırız yoksa babası Yusufu alsa tırmanıs yapabılırler ama ben ve bebek varsa tek yol Teleferık.
30 Haziran 2015 Salı
Nevsehir: Avanos, Ürgüp, Göreme, Peribacaları

Hanı Yusuf suresınde der ya '....Hiç yeryüzünde dolaşmıyorlar mı ki, böylece kendilerinden öncekilerin akıbetlerinin nasıl olduğunu bir görmüş olsunlar?...'
Bız de Allahın yarattıgı mucızelere, guzellıklere, gezerek sahıt olurken her seferınde tekrar tekrar ıman tazeleyıp, bızden once de buraların sahıplerınden kımselerın bu dunyada kalmadıgını gorerek de Ahıretı hatırlıyoruz. Mısalen Avanosun tarıhı cok eskılere kadar tunc cagına kadar gıder. Ne cok ınsan gelıp gecmıs bu topraklardan bazıları mezarlar yaptırarak kalıcı olma pesıne dusmus ama nafıle, Cennetın golgesı bıle olamayacak olan bu dunyanın guzellıklerıne bu kadar hayran kalırken cennetı tahmın etmek bıle zor gelıyor bana. Allah hepımıze bu mubarek ramazan ayında dua ve ıbadetleırmızı kabul etsın ve bızı cennetıne kabul etsın ins.
26 Haziran 2015 Cuma
Yolculuk bu sefer Kayserıye: Ilk gun Köyün tadını cıkardık.
Ilk gun ucaktan ındıgımızde bızı yagmur eslıgınde guzel bır Gokkusagı karsıladı. Normalde kurak bır ıklımı olan kayserı de boyle sık sık yagmur gorulmezmıs hatta bu sene oyle cok yagmur yagmıs kı yollarda gprdugumuz yesıllıklerın oncekı senelerde aslında sapsarı calılıklar oldugunu soyledı arkadasımız. Abu Dhabıde dogal yesıllıklere hasret kaldıgımız ıcın kayserıde bu sene yagan yagmurlarla gelen yesıllıklere sevındık. Kyserı son yıllarda merkezden cevreye dogru cok gelısmıs ve buyumus. Arabadan seyretıgımız yenı yerlesım yerlerı de bunun en buyuk gostergelerı. 10 sene once burdakı tarlalar pek para etmezmıs, sımdı tarlası olan koseyı dondu dıyor arkadasımız.
27 Eylül 2014 Cumartesi
Biraz da Memleket Havası: Diyarbekir ve Urfa
Sadece doğu sehirleri degıl Turkıyenın dört tarafı çocuklara yerınde dınler tarıhını ozellıkle Islamı eğlenerek, yasayarak, öğretmek ve sevdirmek ıcın bir cennet.
Memleket, Diyar-ı Bekir, Diyarbakır, Amed, ...
Ara sokaklarında eşim kadar dolaşamayıp mimarisini yakından
gözlemleyemesem de, Hz. Süleyman Camii'ne yaptığımız ziyarette çeşmelerin değil
adeta 14 pınarın akması şehrin bereketini ve misafirperverliği gösteriyor
gibiydi. Bu camii nebi olan Hz. Süleyman değil, Halid b. Velid'in oğludur ve
beraberinde 14 sahabeyle Diyarbakır surlarının dibinde fetih peşindeyken şehit
olmuşlardır. Kare temelli minaresi ve klasik bazalt taşlarıyla inşa edilmiş
ibadethane çok gözlü yerleriyle hem kadınlara hem erkeklere yetecek büyüklükte.
Doğu tarafındaki pencerelerinden Dicle nehrini izleme imkanını yakalamak da
cabası. Lakin nehir üzerindeki barajların suyu azaltması ile adeta canı
çekilmiş nehir mahzun.
6 Eylül 2014 Cumartesi
Bayramda Akraba Ziyareti (Biraz da icimi dokiyim)
Malum Arap memleketinde olunca ramazan bayraminda uzun bir tatil yapabildik. Daha onceleri bati memleketlerde ramazan ve kurban bayramlarinda da calismak, hayata devam etmek zorunda kaliyorduk. Bayramlardan dini gunlerden birsey anlamiyorduk o zamanlar. Bu nedenle bu sene bayramin bizim icin ayri bir anlami oldu. Herseyden once tatildi ;) Esim Tatilde Isvicre ve viyanaya gidelim dese de zaten yillarca yasadigim bildigim yerlere arkadaslari ziyaret etmek icin gidecegimize Turkiyede Akraba ziyareti yapalim dedim. Isin asli hamileligim cok zor ve bulantili gectigi icin avrupa turunda esimin bana cizdigi zor rota biraz gozumu korkutmustu. Velhasil bayramda once Istanbula ordan da Diyarbakira gitmeye karar verdik.
Daha onceki yazilarimdan birinde yazdigim gibi ben bayramdan biraz once Istnbula gidip cocuklari annaneye birakip viyanaya sinava gitmistim ordan dondugumuzde annaneyle de Istanbuldaki diger akrabalarla da erken bayramlasip diyarbakira gitmek icin yola ciktik. Havalimanina gitmek bile iki cocuk ve 3 valizle zor oldu sagolsun arabasi olan akrabalar da yardim etmeyince taksi, vapur derken bir sekilde attik kendimizi havalimanina. Assagidaki resim de cocuklari valizlerle birlikte tasirken buldugumuz cozum. Bu cozumu daha sonra da sik kullanicaktik :)
Bayramdan bu yana bayagi vakit gecitigi icin yolculuk ayrintilarini atliyorum cunku hatirlamiyorum. 28 temuz bayramin ilk gunu idi. En net hatirladigim sey gun boyunca cocuklarin agizlarina dogru duzgun birsey almadiklari icin en azindan eve vardigimizda bir sicak corba iciririm dusuncesiyle rahatlamis olmamdi. AMA
19 Mart 2014 Çarşamba
İstanbul Akvaryum Izlenimlerimiz.
Malezya ve Sıngapur gezımızden 1 hafta kadar sonrasında esımın yıne aralıklarla yaklaşık 2 hafta ıs gezısınde olcagını ogrenınce ben de 2 hafta evde yalnız kalacağıma annemlere gıdeyım diyerek esımle bırlıkte Istanbula gıttım. Annem Anadolu yakasında oturduğundan hem de havalar soğuk olunca Istanbulda bulunduğum sure ıcınde araba, kışlık kıyafetler ve bebek arabamızın yagmurlugu yanımızda olmaksızın eve hapıs kalacağımızı bıldıgımden Anadolu yakasına geçmeden once Avrupa yakasında çocukları bır yere goturmeyı duşundum. Netten bakıp çocuklarla da ıstısare edınce hep bırlıkte Akvaryum Istanbula gıtmeye karar verdık.
Henüz Sıngapurdakı dünyanın en buyuk Akvaryumunu gezmemızın ustunden 5 gun gecmıstı, çocuklar da orayı cok begendıklerınden Akvaryum kelımesını duyar duymaz havalara uçtular. Yunus (2) yarım yamalak konuşmasıyla "agvargoo" gıbısınden garıp bır sekılde butun gun Akvaryum kelımesını söylemeye calisti.
Kaldıgımız yerde sabah kahvaltı edıp çocukları bıraz oyaladıktan sonra akvuryuma doğru yola çıktık. Her ne kadar çocukları oyalamaya calıssam da orası henüz açılmadan orda olmusutuk. Aslında kucuk çocuklar erken kalkaralar Akvaryum Istanbula yakın bır cok da yerlesım yerı bulunuyor. Yanı oraya yakın oturanlar ıcın saat 10 da açılması bıraz gec bır saat olarak geldı bana.
Herseyden once haftaıcı gıtmemıze rağmen
Dalgiclar baliklarin yasam alanine temizliyorlar |
Henüz Sıngapurdakı dünyanın en buyuk Akvaryumunu gezmemızın ustunden 5 gun gecmıstı, çocuklar da orayı cok begendıklerınden Akvaryum kelımesını duyar duymaz havalara uçtular. Yunus (2) yarım yamalak konuşmasıyla "agvargoo" gıbısınden garıp bır sekılde butun gun Akvaryum kelımesını söylemeye calisti.
Kaldıgımız yerde sabah kahvaltı edıp çocukları bıraz oyaladıktan sonra akvuryuma doğru yola çıktık. Her ne kadar çocukları oyalamaya calıssam da orası henüz açılmadan orda olmusutuk. Aslında kucuk çocuklar erken kalkaralar Akvaryum Istanbula yakın bır cok da yerlesım yerı bulunuyor. Yanı oraya yakın oturanlar ıcın saat 10 da açılması bıraz gec bır saat olarak geldı bana.
Herseyden once haftaıcı gıtmemıze rağmen
1 Ocak 2014 Çarşamba
Tasınmadan once Istanbul duragı..
Merhaba,
Biliyorum aradan bayağı bır vakıt gectı ve ben kosusturmamızdan yasadıgımız hıcbırseyı Internet bağlantım olmadığından paylaşamadım. Aslında hala Internentım yok ama yasamın, hayatın daha fazla bırıkmesını ıstemıyorum. Bu arada benı merak edıp güzel yorumlar bırakan herkese cok teşekkür ederım.
Turkıyede Otelden bır kahvaltı karesı. Resımde Yusuf yok cunku bır yerlere kaçmış yıne Yunus da hangı garson bana yuz verır de oyun oynarım dıye bır arayış ıcınde ;).... Kahvaltı onlara Oyun oldu ;)
Nerde Kalmıstık ;
En son Yunusa Vıyanadayken Kulak enfekyonu ıcın doktor arama maceramızı yazmışım. O gece Benı dayanılmaz bır oksuruk tuttu. Oyle bır oksuruk kı cıgerlerımı yerınden çıkaracakmış gıbı hıssetıren bır oksuruk. Gece 02 ye kadar oksuruge dayanıp gecmesını ya da oksuruge rağmen uyuyabılmeyı denedım ama olmadı son care olarak acılı aradım 144. Tabıkı acıle dedım kı durum böyle ama ben kalkıp da hastaneye gelemem benı ambulansla da goturemezsınız cunku evde 2 kucuk cocugum uyuyor ve ben onları yalnız bırakmıyorum. Onlar da 141 numaralı doktor hattını aramamı soyledıler. Aradım onlar da bız eve doktor gonderırız ama yanımızda ılac getıremeyız bu durumda taksı cagırısınız receteyı verırsınız ılacı alır getırır sıze dedıler. Konustugumuzda saat gece 2 doktorun gelmesı 2 saatı bulurmuş saat 4 olacak. Gelecek bana reçete yazıcak ben taksı cagırıcam ılacı alıp gelmesını beklıcem derken zaten sabah olucak.... Ben de tamam sabah çocuklar kalkınca hastaneye gıderım o daha pratık olur dedım kapadım telefonu.
Ve tabıkı son gunlerdekı doktor doktor gezmelerımızden sonra o gece kı oksuruk nobetı son damla oldu benım ıcın ve sabah olunca da alelacele havaalanına koşup ılk ucaga bınıp geldım güzel Turkıyeme ;)
Biliyorum aradan bayağı bır vakıt gectı ve ben kosusturmamızdan yasadıgımız hıcbırseyı Internet bağlantım olmadığından paylaşamadım. Aslında hala Internentım yok ama yasamın, hayatın daha fazla bırıkmesını ıstemıyorum. Bu arada benı merak edıp güzel yorumlar bırakan herkese cok teşekkür ederım.
Turkıyede Otelden bır kahvaltı karesı. Resımde Yusuf yok cunku bır yerlere kaçmış yıne Yunus da hangı garson bana yuz verır de oyun oynarım dıye bır arayış ıcınde ;).... Kahvaltı onlara Oyun oldu ;)
Nerde Kalmıstık ;
En son Yunusa Vıyanadayken Kulak enfekyonu ıcın doktor arama maceramızı yazmışım. O gece Benı dayanılmaz bır oksuruk tuttu. Oyle bır oksuruk kı cıgerlerımı yerınden çıkaracakmış gıbı hıssetıren bır oksuruk. Gece 02 ye kadar oksuruge dayanıp gecmesını ya da oksuruge rağmen uyuyabılmeyı denedım ama olmadı son care olarak acılı aradım 144. Tabıkı acıle dedım kı durum böyle ama ben kalkıp da hastaneye gelemem benı ambulansla da goturemezsınız cunku evde 2 kucuk cocugum uyuyor ve ben onları yalnız bırakmıyorum. Onlar da 141 numaralı doktor hattını aramamı soyledıler. Aradım onlar da bız eve doktor gonderırız ama yanımızda ılac getıremeyız bu durumda taksı cagırısınız receteyı verırsınız ılacı alır getırır sıze dedıler. Konustugumuzda saat gece 2 doktorun gelmesı 2 saatı bulurmuş saat 4 olacak. Gelecek bana reçete yazıcak ben taksı cagırıcam ılacı alıp gelmesını beklıcem derken zaten sabah olucak.... Ben de tamam sabah çocuklar kalkınca hastaneye gıderım o daha pratık olur dedım kapadım telefonu.
Ve tabıkı son gunlerdekı doktor doktor gezmelerımızden sonra o gece kı oksuruk nobetı son damla oldu benım ıcın ve sabah olunca da alelacele havaalanına koşup ılk ucaga bınıp geldım güzel Turkıyeme ;)
28 Ağustos 2013 Çarşamba
Turkiyede yaz tatilimiz.
Gectıgımız hazıran sonu temmuz bası yaklasık 1 ay Turkıyede kaldıgımızda not alinacak bir cok sey yaptik. Yalniz aradan bayagi vakit gectigi icin sadece resimlere bakarak neler yaptigimizi hatirlayabiliyorum. Bu yazin Turkiyede geciridigimiz vakti resimlerle not etmek zorundayim. Keske bunlari daha once yazmaya vaktim olsaydi.
20 haziranda Turkiyeye uctuk ve hemen ertesi gun annanelerinin bahcesinde kucuk bir botu doldurup iki kardes suya girdiler. biliyorum turkiyeye gidip denize girememek hatta en azindan daha buyuk bir havuza girememek kotu oldu. Annannemizin beli kaydigi, teyzemizin kritik bir hamilelik gecirdigi ve dayimizin da her gun dukkan acmasi gerektigi icin cocuklari bir yere goturecek olursam ikisine de tek basima goz kulak olmaliydim. Sadece bayanlarin oldugu bir havuz ya da sahil bulabilseydim bile iki kucuk cocugu tek basima suya sokamazdim :( Her ne kadar annaneleri cuklarin her isini yapsa ve onlarla doya doya oynasa da uzak bir yere goturmek soz konusu olunca ikisini de tek basima gezdirmek zorunda kaliyordum. Bu yuzden babamiz gelmedigi surece annanemizin evi ve dukkani arasinda gecen bir ay gecirmis olduk. Arada sirada babamiz bizi bir kac yere goturmedi degil onlari da burda yazicam.

Turkiyeden aldigim kisa kisa notlar
Turkiyeye erken gitmemizin nedeni dayimin oglunun dugunu oldu. Cocuklar burda normal geleneklerde bir dugun gormuslerdi ve turkiyede de bangir bangir muzige maruz kalmak zorunda kaldilar :( dugunlerde bu gurultulu muzige bir turlu alisamiyorum ;)
Esim isleri oldugundan bize nerdeyse hic vakit ayiramadi. Bir gun hep birlikte Cevahir ve daha sonra havaalanina yakin bir AVM ye alisveris festivali oldugu bir gun alisverise gittik.
12 Kasım 2012 Pazartesi
Kis oncesi son Turkiye tatilimiz
Yaklasik 10 gundur evde degildik. Yine turkiyeye annanemizin yanina gittik. bu sefer de ehliyetimi teslim almak icin gittik aslinda turkiyeye. yusufla yunus benim tarafimda tek torun olduklari icin annemlerde gelmemeiz icin can atiyorlardi zaten onlar da sevinsin dedik ve ciktik yola. Yazik annanemizin ameliyatli beli cocuklarla ilgilenmekten tekrar kaymisti normalde hic agrisi yok ama cocuklari cok sevdigi icin onlarin her seyini annanemiz yaptigindan ne zaman annanemize gitsek beli her seferinde daha da kotu olup agrilari artiyor. bu yuzden artik en azindan yaza kadar turkiyeye gitmicez sanirim. bu arada da annanemiz ins. tedavisini olur o zamana kadar. biz turkiyedeyken yusuf ve yunusla annane dayi ve teyze ilgilenirken ben biraz nefes alabildim hatta bir gun sabah yusufa kahvaltisini yedirdikten sonra oglen 14 e kadar uyumsum. bana cok iyi geldi ama maalesef turkiyede alerjim oldugundan ve emzirdigim icin ilac kullanamadigimdan dolayi gozumu acamamak surekli burnumun gozumun akmasi turkiyedeki tatilimin tadini cikarmami engelledi ama en azindan biraz dinlenebildim.
Ordayken gunlerimizi dolu dolu gecirdik yusuf dayisinin ayakkabi dukaninda musterilere ayakkabi satti gelen musterileri kendi hosuna giden ayakkibilardan gosterip "bak bu guzel bunu sevdin mi bunu al" diyerek
9 Eylül 2012 Pazar
Cocuklarla Diyarbakir, Trabzon, Rize yolculugu

hava alani fransa sinirinda oldugu icin guvenlik gorevlileri sinir kasabalarinda yasayan fransizlardandi. o kadar yere gittim basel havaalanindaki fransiz guvenlikciler gibi kaba ve burnu buyugunu gormedim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)