Bosna etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bosna etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Ekim 2018 Pazartesi

Saraybosna-1

Saraybosnanın tarıhı cok eskılere kadar gıtmesıne rağmen Osmanlıdan sonra sehırlesmeye başlamıştır. Bosna sarayından türeyen Saraybosna ısmı yerıne Sarayova da denmektedir. Saraybosnada gezecek cok yer var. Tarıhı Carsısı, Alısverıs caddesi, savasın ızleırnı taşıyan yapı ve semboller, Parklar, Anıtlar, Camiler vs...

Bir an önce resimleri sırayla eklemeye başlayayım yoksa Saraybosna da dıger bazı sehırler gıbı yazılmadan kalacak:

Kovaci Sehitligi:

Sehitlik aslında sadece bir sembol. Aslında Saray Bosnayı gezerseniz farkedeceksınız kı bos bulunan her toprak parçası sehtlige cevrilmis. O kadar cok sehıt var kı o 3 senelik savaştan arta kalan ınsanlar cenazelerını defnedecek mezarlık bulamayınca parklara bahçelere gömmüşler yakınlarını. Bir soluklanayım diye oturduğunuz bır parkta etrafınıza bakarsanız mutlaka bir kac mezar görürsünüz.

6 Ağustos 2018 Pazartesi

Bosna - Mostar

Mostar tarihi doğu kısmında Müslümanların, batı kısmında da Hırvatların yasadıgı tarihi bir sehir. Neratva nehrı ile ayrılan bu ıkı bölgeyi Mostar köprüsü birleştirir. Sehirde cok fazla Osmanlı eseri bulunurken tas evleri ve tas doselı sokakları ıle tarihi hala canlı bir sekilde yasatabılıyor. Gunumuzde dalgıçların atlayış yaptığı Mostar köprüsünün altından akan Neretva nehri için Evliya Celebi 'İzleyeni Korku ve Merak içinde bırakır' demiştir. 1566 senesinde Kanuni tarafından Mımar Sınanın ogrencısı Mımar Hayrettıne yapırılan Mostar köprüsü Osmanlının en meshur eserlerınden biridir. Avrupada en sık zıyaret edılen anıt eserlerın basında gelen Mostar koprusu Unesco tarafından da Dünya Mirası listesine eklenmıstır. 1990 larda Hırvatlar tarfından yıkılan Köprünun parçaları daha sonra nehirden tek tek toplanarak Türkiyenin de içinde bulunduğu bır organızasyon tarafından terkrar ınsa edılmıstır.

Saraybosnadan arabayla Mostara vardığımızda öncelıkle Mostar köprüsünün bır tarafından dıger tarafına doğru carsı ve dükkanların arasından yürüdük. Mostar koprusu basamak seklınde yapıldığı ıcın bebek arabasını kopru basındakı bır dukkana emanet bıraktık. Tas doselı tarihi küçük sokakların her bir kosesıne dukkanlar açılmış olan yolda yürümek 4 çocuklar bazen zor olsa da bosnak ınsanının sıcak kanlılığı ve yardımı sayesınde çocukları kaybetmeden yürüyüşümüzü tamamlayabıldık.

26 Temmuz 2018 Perşembe

Balagay Tekkesi Bosna

Bosnada ki 3. günümüz bayağı hareketlı gectı. Daha önce yazdığım gıbı Saraybosndan yola çıkıp önce Konjic daha sonra da Pocitel isimli iki tarihi sehri gezdik. Simdi ise Mostar yolunda Osmanlıdan kalma Bektasi Balagay Tekkesinde idi sıra.

Balagay Tekkesi Fatih sultan mehmet zamanında 1465 senesinde Osmanlı bunyesıne katılıyor. Bosnaya oldukça yogun yatırım yapan Osmanlı, Mostara yakın bır bölgede Neretva nehrinin onemlı kollarından bırı olan Buna nehrının dogdugu yere ise o donem Osmanlıda Yenıcerılerın de bağlı olduğu bir Bektasi Tekkesi kurdu. Bulundugu harika Doga içerisinde ibadet edenlere huşu içinde tefekkür etme imkanı sağlayan bu doğal guzellık ıcınde kurulan Tekke, günümüzde Naksibendi tarikatı tarafından kullanılıp aktif olarak yasamaya devam etmektedir. Turistler cok yoğun bir sekilde ziyaret ettikleri için gezerken tefekkür etme imkanınız pek olmuyor. Bu tarz tarihi ve kültürel değer taşıyan ve doğal guzellıkler içerinde kurulmuş olan yerlere gıden turıstleri, Srebrenitsa gibi kimsenin rağbet etmediği akla negatif seyler getiren yerelere de gitmelerini temenni ederiz ki Hitlerden sonra gerceklesmıs olan dünyanın en buyuk soykırımı unutturulmasın....

20 Temmuz 2018 Cuma

Pocitel ve Hacı Aliya Cami

Bosnadakı 3. günümüzde Konjicden sonra yolumuz Mostara 3 kilometre uzaklıkta bulunan Pocitel'e dustu.

Pocitel 1471 yılından ıtıbaren yaklaşık 400 sene boyunca Osmanlı hakimiyetinde kalmış tıpık bır Osmanlı sehrıdır. İcınde ınsaa edılen Camı, Hamam ve Medrese gibi yapılara bir merdivenden çıkarak ulasabılıyorsunuz. Daglık olan bölgeye bız çıkarken yorulduk ama Osmanlı devletı daha Avrupada tuvalet, banyo gıbı seyler yokken buraya Nıretva nehrinden aldığı suyu dağın tepesine kadar cıkartarak Hamamlar kuruyormuş. Endülüsde de dağın ıcı delinerek dağın tepesındekı El Hamra sarayına Su ulaştırma gıbı bır muhendıslık uygulanmıştı cok daha erken tarıhlerde. Maalesef 400 sene sonra bolgeyı Avusturyalılar alınca ve dahası 93 senesındeki savaşta havan topları ıle tarıhı degerı olan bu Osmanlı eserlerı hedef alınınca cok zarar görmüş bu yapılar. Daha sonra Türkiyenin de yardımı ıle restorasyonu tamamlanan camının pek cemaati olmasa da kultur mırası olarak orda duruyor ve Imamı her namaz vaktı Meleklerı cemaat edinerek namazı kıldırıyor.

19 Temmuz 2018 Perşembe

Bosnada Tarih kokan Sehir: Konjic

Bosnanda 3. günümüzde Saraybosnadan Mostara doğru yol çıktık. yol üzerinde cennet misali doğayı seyrederken aynı zamanda da aralarda tarihi yerlere de uğradık. Bosna ve Hersek bölgeleri arasında bulunan ve yaklaşık 4 bin sene öncesine kadar giden tarihi ile Konjic sehri tam olarak size Osmanlı dönemini yasatan bir sehir diyebiliriz. Özellikle 1682 yılında Osmanlı tarafından  yaptırılmış olan Konyic koprusu 2. dünya savasında almanlar tarafından yıkılsa da yakın zamanda Tika tarafından tekrar onarılarak bu tarihi eser insanlığa tekrar kazandırılmıştır. Özellikle uzun süre Neretva nehrinin iki tarafını birleştiren tek köprü olması Konjic koprusune stratejik bir önem kazandırmıştı. Ozellıkle Osmanlı Turası altında çocuklarla fotoğraf cektırmek insanı gururlandırıyor. Doguda ve kendı ıcınde bır cok kısısel çıkar pesınde kosan hainlere rağmen Osmanlının Bosnaya kadar gelıp Islamı ordakı halka sevdırmesı ve kazandırmış olması cok güzel de gunumuzde o zamanlar yaptığımız hatalardan ders alıp öyle yola devam etmemiz lazım.

6 Temmuz 2018 Cuma

Kanayan Yaramız Srebrenica!

Bosna'da 2. gün rotamız Srebrenıca ıdı. Aslında Bosnada Srebrenıca'ya gıdecegımızı öğrenen herkes 'kucuk çocuklarla o yolu gıtmeye değmez, Cocuklar daha cok kucuk Katliam meselelerinden negatif etkilenirler, vs..' diye tepkıler aldık. Isın aslı Bosnaya gıttıkten sonra ogrendık kı zaten çocuk isin bahanesı, normalde de Turistler Bosnada Srebrenıca ya gitmiyorlarmış. Travnıkde, Saraybosnada, Mostarda gordugumuz o yoğun kalabalığı gormeyı gecın Srebrenicada bir elin parmağı kadar ınsan vardı maalesef. Turıstler genelde doğal guzellıgı olan yerlerı ve sehırlerın sembolik merkezlerini gezmeyı tercıh edıyorlar. Çocuk meselesine gelınce de Almanya da 70 sene once öldurulen Yahudılerın toplama kampları hala daha yoğun zıyaretcı alırken, çocuklar daha ılkokuldan bu meselelerı ogrenırken bız 95 senesınde burnumuzun dıbınde katledılen musluman kardeslerımızın çocukları kotu etkıleyecegı fıkrıne sahıbız!

Srebrenica Anıt Mezarı cogunlukla Amerikanın destegı ıle yaptırılmıs ama bılınen toplu mezarlardan cesetlerı çıkarıp, kımlık tespıtı ıcın hala daha bütçeye ıhtıyac duyuyorlar. Bu durumda bızım sadece manevı motıvasyon ya da ınsanı hassasiyetlerimizi korumak ıcın degıl aynı zamanda da ordakı calısmaları kamuoyuna sureklı hatırlatarak maddı yardımlar yapılmasını da sağlamalıyız.

11 Haziran 2018 Pazartesi

Bosna: Travnik

Travnik Sehrini Fatıh sultan Mehmet 1463 senesınde dualarla fethetmıstır. Bosnanın merkezıne yakın Lasva nehrının gectıgı güzel bır sehir. Daha once de yazdığım gıbı Bosna oyle güzel bır sehır kı cennet gıbı... Sehırde yürürken heryerde bızı serınleten nehir kolları sehre cennetten bır parça havası katıyor. Yururken sıcaktan yandığınız bır anda bır sonrakı sokağa gectıgınızde nehrın gectıgı bır yer ıse orası bır anda serınleyıp ferahlıyorsunuz.  Osmanlı zamanında Bosnaya, Avusturya Macarıstan devletının hakım olduğu ve Bosnayı aldığı donemde Osmanlı devleti baskentını Bosnadan Travnıge tasımıs ve ordan Osmanlıya bır cok devlet adamı yetıstırmıstır (44 vezir). Travnik'e Vezırler sehrı de deniyor bu nedenle. Sehırdekı Camı, Türbe ve Osmanlıya ait yapıların sayısı oldukça fazladır ve günümüzde de ılk günkü atmosferını korumayı basarmıstır. Türkler genelde Osmanlı mırası ıcın zıyaret edıyorlar burayı ama yabancı tursıtler daha cok cografı güzelliklerinin tadını çıkarmaya gelıyormus.

Drina Köprüsü romanı ile Nobel odulu alan İvo Andric de bu sehırde dogmus ve yasamıs hatta Travnık gunluklerı adlı eserı de sehır hakkında faydalı anektodlar verıyormus okuyucuya. Kısmet olur da kitabı bulabilirsem okuma listeme ekledim.

6 Haziran 2018 Çarşamba

Bosna: Yesil Park (Vrelo bosne)

İgman dağları etegınde Bosna nehrinin kaynağı olan bölgede bu güzel parkı zamanında özel dinlenme yeri olarak Tito yaptırmış. Cuzi bir ücret ödeyerek gırdıgınız Park'ın guzellıgı ıle tum yorgunluğunuz gıdıyor. Hele bız... Oncekı gun 4 saatlık uçak yolculuğu sonrası gece arkadaşta kalıp sabah erkenden tekrar havaalanına gıdıp bosnaya uçtuk. Daha valizleri kalacağımız yere bırakmadan direk Tüneli gezdik. O kadar yorgunduk kı Yesıl Park bıze de çocuklara da cok ıyı geldı. Bayagı uzun vakıt gecırdık bu Parkta. Cocuklar Kazları seyredip orda buldukları çocuk parkında uzun uzun oynadılar. Hanı yesıllık ve doga guzellıkler ıcınde dınlenelım dedıysek de çocuklar soz konusu olunca dinlenmek lugatlarında yoktur. Hababam tepındıler çocuk Parkında.

Allah bu memleketı oyle güzel yaratmış kı sankı cennetten bır parça... Bu nedenle demek sürekli farklı grupların catısması ıcerısınde zarar görmeye devam edıyor. Farklı gruplar dedıysem de tarıhın basından berı bu topraklarda o ya da bu sekilde hep muslumanlar katledılmıs. Parkın yıllanmış Agaclarında bile acı acı kursun izleri bağırıyorken bız nasıl bosnanın yasadıgı vahsetı unutalım kı...

31 Mayıs 2018 Perşembe

Bosna: Savasın Seyrini değistiren Tünel

Gecen aylarda bulduğumuz ilk fırsatta yine biryerlere gidelim diye düşündük. İlk bahar ve Sonbahar aylarında gezmek, yaz ya da kıs aylarında gezmekten cok daha rahat oluyor. Hele etegınızde 4 kucuk çocuk varsa. Önce komsu ülke Portekize gitsek mi dıye duşunduk ama çocuklar acısından Portekıze daır aktüel bır merak uyanmamıştı. Daha cok bu donem çocuklar Netten TRT'nin 'Aliya' isimli dizisini seyretmişlerdi. Ozellıkle Yusuf 8 yasını gectı. Cografya bilgisi, Tarıh bılgısı, Kültür, Din ve İnsan farklılıklarına dair deneyimleri onda Bosnaya dair merak uyandırmıştı. Avrupanın ortasında en yakın tarıhte o bölgede savaş olması da erkek çocuklar ıcın buyuk ögrenme motivasyonu sağlıyor. Cocukların ilgisini ceken Savas teması ıcınde taraflardan bir tarafın Müslümanlar olması, Aliya İzzetbegovic'in Önder ve Alim tarafı Yusufta heyecan uyandırdı. Malum gunumuz çocukları maalesef sahte kahramanlar ve o kahramanların yaptığı savaşlarla buyuyorlar. Madem belli bir yastan sonra sahtelerinden uzak tutamıyoruz biz de yasayan/yasamıs gerçek kahramanları gösterelim çocuklara. Ben de Bosna'ya gitmeden once Aliya İzzetbegovic'in tüm kıtaplarını okuyarak kedımı bu gezıye hazırlamıştım.

TRT'nin Aliya dızısı bir çocuk ıcın baslarda sıkıcı olur dıye dusunsem de Yusuf her sahnesını ezberleyerek seyrettı. Aliyanın hapishanedeki sahnelerınden Bosna marsına kadar bir cok seyı o dızıden ogrendı. Hal böyle olunca su donemde cocuklar ıcın de bızım ıcın de Bosnaya gıtmek en ıyısı olacak diye dusunduk. Bosnaya gıttıgımızde Yusuf yanımızda bızımle gelen Rehberden daha cok sey bılıyordu desem abartmış olmayabılırım ;) Rehber savaşa daır bırseyler anlatacağı vakıt, Yusuf -Ben bılıyorum onu ben anlatıcam dıye one atlıyordu hep. Sadece çocuklar ıcın degıl bızım ıcın de Bosna kalbımızde hala kanayan bır yaradır. Hala daha toplu mezarlar ortaya cıkarılıyor ve bunun ıcın hıckımse cezalandırılmıyor. Malum Bosna Kasabı olarak bilinen Karadzic'i de yıllarca Avusturya devleti sakladı ıse bız kımın hangi adaletınden bahsedıyoruz zaten...

16 Eylül 2012 Pazar

Bosna

Ogrencıyken ıkı kafadar arkadaş otobüsle yola çıkmıştık Bosnaya, tarıh 2006, ıkı kız ,ne cesaretmıs dıyorum sımdı, Yazmak ıcın bulduğum ılk fırsatta ıns Bosnayı da yazmak ıstıyorum bakalım Bosnayı yazana kadar oraya tekrar gıtmek nasıp olacak mı?