17 Mart 2023 Cuma

Film: Blade Runner 1ve 2 (BCP-Mart)



Blade Runner (Bıcak Sırtı) filmi 1982 senesinde Philip K. Dick'in 'Androidler Elektrikli Koyun Düşler mi?' isimli romanından esinlenerek çekilmiş Bilim kurgunun bir alt dalı denebilecek Siberpunk türünün ilk örneklerinden olan, biraz dedektif türünde distopik ve kült bir karafilmdir. Yönetmen Ridley Scott'u Gladyatör, Cennetin Krallıgı, Marslı, Yaratık gibi filmlerden de biliyoruz. Birden fazla kameralardan cekimleri takip edip zor sartlarda görüntüyü elde etmeye calısan yönetmenin görsele asırı takıntılı oldugu ve oyunculuklara nerdeyse hıc karısmaması bir taraftan farklı karakterlere oyunculuk acısından sınırlarını zorlama fırsatı verse de Harrıson Ford gibi bazı oyuncular da yonetmen yuzumuze bakmıyor dıyerek bu durumdan rahatsız olmuslar.  

Melekler sehri adında gunesın net olarak gorulmedıgı, karanlık, sıber teknolojının ve yapay zekanın gelişerek organık anlamda da insandan ayırd edılemeyen robotların dunya dısı kolonılerde gorevlendırılmek uzere uretılıp gelıstırıldıgı bir gelecek ortamı sunuluyor oncelıkle seyırcıye. Anlasılan o kı; kalburustu dedıgımız sınıfsal kesım yenı olusturulmus bazı dunya dısı kolonılerde yasarken, artık tükenmiş ve yasanmaz hale gelmiş olan dunyada ise alt tabaka insanların olusturdugu bir karmasa ve kaos hakim. Polis dısında görülen tek hegomonya güçlü bir şekilde tekelleşmis bir şirket olan Eldon Tyrell şirketidir. Bu sirket 'İnsandan daha İnsan' sloganı ile kaynak arayısı sonucu kurdukları dünya dısı kolonilerde tehlıkeli ya da adi işler için üretilen Replicantları (Androidleri) ticari bir meta olarak satar. Replicantların yasama süresi uzadıkca hatıra, anı biriktirirler ve bu hatıralar ile duygusal tepki gekiştirmeyi öğrenip, düsünmeye ve irade göstermeye başlıyorlar. Bu nedenle Replicantların ömrü anı biriktirmeye ve bunları işleyip duygu, dusunce ve irade üretmeye fırsat vermeyecek sekilde 4 sene gibi bir süre olarak sınırlandırılır. 



Replicantlardan bir kısmı diger kolonilerden dünyaya kactıgı zaman adına Blade Runner (Keskin Nişancı) denen polisler devreye girer ve üretildeki amaç olan iş'i artık yapamayan ve dahası isyan eden bu replicantları emekli ederler (Öldürürler). Burda 82 senesinin hala etkisinde oldugunu dusundugum cift kutuplu dunyada sosyalist anlamda insanın değerini, ürettiği emekle tanımlayan kominist rejime bir gönderme oldugunu hisettim keza filmdeki replicantlar üretildeki işi artık yapmıyor olusları onların ölmeleri (emeklı edılmelerı) için yeterli bir nedendir. 




Aslında insanın diğerlerine hükmetme arzusu daha uzak tarihlere kadar tasınabilir. Mesela Yahudi Eskatolojisinde Dünya cennetinde Golemler vardır. Bunlar insandır ama ruhsuzdurlar ve görevleri Yahudilere hizmet etmektir. Yahudilikteki üstün ırk teolojisini de bu filme cok rahatlıkla oturtabilirim. İslam teolojisinde ise cennette olan Halidinlerin (sürekli olanlar) ölümsüzlüğü üzerinden filmdeki replikantların yaptıgı Ölüm tartısması okunabılır ama hassas bir konu oldugu ıcın dini okumaları burda bırakıyorum. Felsefi olarak ise Nietzsche'nin Übermensch (Üst İnsan) kavramı direk akla gelse de benim en dogrudan benzer buldugum nokta insanlık boyunca hala daha ortadan kaldırılamamıs olan kölelik anlayısı oldu. 'Nasıl Kacan köleler öldürülüyorlarsa filmde de kacan Replicantlar öldürülür' gibi kölelik ile dogrudan içiçe gecmiş benzerlikler ile doludur film. 


'Korku içinde yaşamak bayağı kötü bir deneyimmiş değil mi? İşte Köle olmak böyle birşey.'

Herseyden önce film bence bir Varlık felsefesi sorgulaması idi. İnsan nedir, Yaşam nedir, Transhümanizm, Tekillik, Kölelik, İrade ve Özgürlük gibi insanlık boyunca dusunulmus ana akım sorunları işliyor. Kendisine yüklenen sahte anılarla kendisini insan zanneden deneysel olarak üretilmis bir replikantın insan olmadıgını farkettiği sahnede seyirci olarak da bize aslında su soruyu soruyor: Sen kendinden ne kadar eminsin? Özellikle hatıralarımızı gecmise dogru yeniden ürettiğimiz gibi bir gerceği norolojık deneylerde ogrendıkten sonra ınsan kendı anılarına ve bu anılarla olusan sureklılık duygusunun ürettiği gerceklıge ne kadar guvenebılır? Film bu anlamda seyirciyi kendi içine dogru bir yolculuga kapı acıyor. 



'Anılar, Anıları oldugu ıcın kendilerini insan sanıyorlar.'

Bahsetmeden gecemeyecegım bir diğer sey de filmde yogun bir sembolık dilin hakım olmasıdır. Mitolojık göstergeler filmin dilinin nerdeyse tasıyıcı kolonu gibidir. İlk filmde cesitli hayvanların hermenötik anlam yüklerinden biri olarak mesela bilgeliğin sembolu Baykuş, Herşeyi gören göz (Görme, Göz ve bakma üzerine cok buyuk seyler yazmak mumkun ama yazı uzadı), Güneşin tek görülebildiği yer olan Küt uçlu pramit vs.. gibi 



İlk filmin sembolik mesajları yanında 2017 de cekılmıs olan 2. filmde ise Aileyi, köklülüğün sembolu olan Ağaç Gòstergesi bence 2. filmin senaryosunun getirdigi bir ileri adım olan  doğurganlık unsurunu tek basına tasıyabılen bir Metafordu.




Ayrıca 1. filmde hakim olan depresif ve karanlık ortam yine filmin içinde replikantlar eliyle üretilen Tiyatral ve Epik sahneler ile film estetik bir hareket kazanmış




Teolojik yorumlamaları yukarda bırakmıs olsam da İnsanın Tanrılaşma başlığı ile uzun uzun yazmak mümkün. İlk fiilmin son dovus sahnesınde Replicantın soyunup, güvercin salıp, irade kullanarak kendini ölüme teslim etmesi ve ellerine çivi saplaması Çarmıh benzetmesini cok guclu bir sekilde cagrıstırır. Aynı Replicantın Vatikanın papalıgının odasının aynısı olarak tasarlanmıs yatak odasında kendisinin de Baba dediği Tyrell şirketi kurucusu Eldonu öldürmesi teolojik bir arka plan ile okunabilir. (İsa-Baba düalizmi ve Katolik-Protestan kırılma)


Bütün bu yazdıklarım daha kapsamlı ele alınmıs olan ve bence cok daha acık bır sekılde mesajını verebilen 2. filmde daha net kendini gösteriyor. 2. filmde ayrıca doğurganlık, 'dogmus olmak ruhunun olması demektır' gibi vurucu ifadelerle filmin hikayesini replicantların dogurması ile birlikte bir sonraki adıma tasıyıor. İki filmi ayrı ayrı ele almayarak iki filmi de inşaa etmiş olan ortak sorulardan yola cıkıp kabaca filmlerden aldıgım izlenimleri yazmak istedim. 

14 yorum:

  1. Filmi pek bilmiyordum, dolu dolu bir inceleme olmuş, emeğine sağlık.

    YanıtlaSil
  2. Güzele benziyor, fırsatım olduğunda göz atacağım.
    Etkinlik için hazırladığımız yazıları ayın son haftası yayınlıyoruz. :) Bu aylık böyle olsun. Kalemine sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biliyorum ama subat ayinda hic yayin yapmadigim icin bu yayini bekletmek istemedim. Tesekkur ederim

      Sil
  3. Merhabalar,
    Bu sayede bloğunuzdan haberdar olmuş oldum. Epey önce başlamışsınız. Ben de üniversite yıllarımda Viyana'da olduğum için Viyana başlığını da merak ettim :)
    İkinci filmi izlemedim. Yahudiler ile ilgili Gulam yorumu güzel olmuş gerçekten. Diğer film ve yorumlar da görüşmek üzere.
    Bu da benim bloğum. Daha çok yeni: https://balkandays.blogspot.com/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hosgeldin Elif, evet ben uzun suredir buraya kaydediyorum birseyler, yazdigim doneme, yila gore kendimdeki donusumu degisimi goruyorum. Tesekkur ederim yorumun icin

      Sil
  4. harrison ford izlenir, eskidiler biraz ama benim için yeni filmler hala :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ilk filmdeki oyunculugu pek begenilmemis ama harrison Ford gercekten de seyredilesi usta oyunculardan

      Sil
  5. ilk blade filmi en iyi bilimkurgu filmi seçildi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, zamanina gore (1982) her acidan oldukca basarili bir filmdi.

      Sil
  6. çok güzel bir inceleme yazısı olmuş daha uzun da olsa sıkılmazdım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, maalesef biraz uzun yazıyorum, maksat kendimi eğitmek ve gelecekte bu yazılarıma dönüp unutacağım geçmiş duygularım hakkında burdan kopya çekmek :)

      Sil
  7. Ridley Scott, Blade Runner filmini ince işçilikle öyle güzel işlemiş ki çekildiği tarihte bu emek izlediğiniz her sahnede onlarca metafor ve sürekli değişkenlerle kafa yoran bir başyapıt. Çok güzel tanıtım yazısı olmuş ellerine sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Çok doğru yazmışsınız, o dönem içinde düşünüldüğünde çok değerli bir film.

      Sil

Yorumlariniz icin