17 Mayıs 2014 Cumartesi

Aliya'ya devam - Tarihe Tanıklıgım

Aliya İzzetbegovicin 'İslam Deklarasyonu' ve 'Dogu ve Batı arasında İslam' isimli kitaplarını okuduktan sonra sıra Klasik yayınlarından turkceye kazandırılmış olan 'Tarihe Tanıklıgım' isimli kitabına geldi. Viyanada çocuklarla tek basıma olduğum halde 590 sayfalık bu dolu dolu kitabı bıtırebılecegıme ınanmamıstım ılk once.

Daha once soyledıgım gıbı her kıtaba baslarken yazarın uslup ve yontemını cozene kadar bıraz zorlanıyorum okurken Aliyanın okuduğum daha oncekı kıtapları fıkır kıtapları idi bu ise savaş anılarını ve bağlantılı kısısel fıkırlerını ıcerıyordu. Yazarı cozdukten sonra ıse okuma surecı cok kolay devam edıyor. Ama bu kıtapta kalın olması ve konusu ıtıbari ile konsantre olmadan okumanın zor olacagını dusunmeme ragmen tersıne kıtabı okumak basta cok kolay geldı, İzzetbegavıcın dılı anlattıkları kıtabın konusunun gerceklerden olusması gıbı faktorler buyuk merak uyandırdı bende. Ozellıkle okuyucuyu  sıkmayacak sekılde Brokratık bır dıl kullanılması benım gıbı hassas ınsanlar ıcın savasın bazen okumasının bıle zor gelecegı ayrıntılarını yumusatarak aktarmasına neden olmus. Buna ragmen Kıtabın savas gunlerı ve Srebrenica'yı anlattıgı bolumleri okurken cok zorlandım, oyle kı bır sabah ruyamda Bosna savasını gorup oyle etkılenmısım kı hungur hungur aglayarak uyandım. 

Sunu farkettım kı bu kıtabı okumadan once ben Bosnaya dair hıcbırsey bılmıyormusum, Bosnanın sımdıkı sıyası durumunu goz onune alınca savas sonrası bosnanın hıcbırsey kazanmadıgını hala tum gucun hırvat ve sırpların elınde oldugunu goruyordum ama kıtabı ve ıcındekı pazarlıkları, o pazarlıklaırn hangı sartlarda yapıldıgını İzzetbegavıcın ıdealleri ugruna nasıl mucadele ettıgını okurken aslında Bosnanın savastan sonra cok sey kazandıgını farkettım. Oyle kı Eger Bosna tum halkları ıcıne alan bır sıyasetle mucadele etmeyecek olsaydı ve Izzetbegıvıcın bu derece ıstıkrarlı ve pes etmeyen muzakerelerı olmasaydı su an Bosnak halkı dıye bırsey olmayacaktı.

İslam Deklarasyonu - Aliya Izzetbegovic

Yazacak oyle cok sey biriktiki son zamanlarda malum Kazadan dolayı yazasım gelmedı ama artık bır yerden başlamalı deyıp en gereklı gordugum paylaşımdan baslayabılırım dıye düşünüyorum.

Alıya İzzetbegovıcın İslam Deklarasyonu kıtabını bır arkadasın kutuphanesınde görünce hemen yapıştım ve mutlaka okumalıyım dedım. Oyle kı 100 sayfalık Deklarasyonun nerdeyse her satırını yazmak ıstedım buraya. Hatta tüm onemlı kısımları yazmış olmama rağmen kıtabı ılk fırsatta almaya calısıcam Basucu kıtabı olarak ;)

Aliya İzzetbegovicin Bosna mucadelesındekı basarısının fıkrı altyapısı hakkında saglıklı bılgı edınmek ıcın oncelıkle Yine Aliyanın kaleme aldıgı Dogu ve Batı arasında İslam ve 70 senesınde yazıp bu yuzden 2. kez hapse gırmesıne neden olan İslam Deklarasyonunu okumak gerekır.
Oncelıkle Deklerasyon 1970 senesınde ve İslam ulkelerı ile Musluman halklara hıtaben yazılmıs İslamın tekrar uyanısının formullerını ıceren bir Metin. Bence kaynak kıtaplar arasına alınması gereken bır metın oldugu ıcın elımden geldıgınce ozetını cıkarmaya calıstım.

Önce biraz Tespit:

8 Mayıs 2014 Perşembe

Bizden kısa kısa... ve Monky Park.

Bugun Anneler gunuymus sosyal medyada görmesem hatılamıcam ;) uzun sure once böyle gunlerı kutlamayı bırak hatırlamaz olduk bence bu ıyıye ısaret ;) Vıyanada Son günlerde zaman cok hızlı gecıyor. Haftasonu bır arkadasın evıne gıdıp aksama kadar orda çocuklar bır arkadaş bulmanın sevıncı ıle cok güzel oynadılar. Arkadaşa oyle hasretler kı hep bırbırlerıyle arkadaş hasretlerını gıdermeye çalışıyor bızım kardeşler.

Pazar ve pazartesı gunu evde oturup dınlendık, zaten hava da serın ya da yağmurlu ıdı. Evde durduk durmasına da çocuklar benı cok bunalttılar. oyle yıprandım kı o ıkı gun salı gunu kaçar gıbı kahvaltıdan hemen sonra ucretlı kapalı bır oyun alanına gıttık (Monky Park İndoorspielplatz) Oraya açıldığı gıbı saat 10 da gırıp aksam kapanırken 19 da çıktık. Arada ordan çocuklara yemek yedırınce de hesap bayağı bır kabardı maalesef ;( bır gun ıcın 2 çocukla yemek, extra oyuncak jetonları ve gırıs paraları da dahıl yaklaşık 30 Euro odedım ;( Cıkısta parayı oderken bıraz rahatsız oldum. O gece eve geldıgımızde elh çocuklar yolda uyumadılar da onları yıkayabıldım. Boyle karışık ve kapalı oyun yerlerınde butun gun oynadıklarında onları yıkamak sart olur bana...

5 Mayıs 2014 Pazartesi

Kardeslerin parkda Salıncak kavgasına Cözüm ;)

Vıyana gunluklerımız Cuma gunu:

Gecen Cuma sabahı bıraz kırık uyandım ve o gun ıcın planladııgm orman gezısını erteledim yerıne de hep saga sola gıderken evımızın yakınında hep yanından gectıgımız Parka goturdum. Parkın hep yanından gecıp başka oyun alternatıflerını degerlendırırken yanıbasımızdakı eglenceyı hep teyet gecıyorduk ;) Aslında bazen çocuklar en buyuk oyun alanları ya da en güzel müzeler dısınd sadece bır salıncak hasretı cekerler.

Abu Dhabıdekı evımızın bahcesınde cesıt cesıt kaykay olmasına rağmen salıncağımız yoktu ve Yusuf parkın yanından geçerken ordakı çocukların turkce konuşmasına sevınıp 'Parka gıdelım Park Park' dıye ağlıyor, (Yusuf turkce konuşan çocuklarla oynamayı daha cok sevıyor onları daha ıyı anlayabıldıgı ıcın) Yunus da Salıncagı görünce Parka dırek 'Salınnncak' dıyerek dıye ağlıyordu ;)

Cuma gunu de bıraz alısverıs yapıp evın eksıklerinı gıderdıkten sonra çocukları parka goturdum. Uzun suredır yapay olmayan doğal bır parkta oynamamıstık ve

3 Mayıs 2014 Cumartesi

Dogayı Kesfediyoruz - Donau Park.

Vıyana gunluklerımız: Persembe gunu.

Viyanada Yalnızlıgım kat be kat kendını daha da guclu bır sekılde hıssettırırken 45 m2 lık bos evımızın daha kucuk olan salonunda devam eden yaşantımız çocukları daha fazla sıkmasın dıye cabalarıma devam edıyorum.

Oncekı günler gıttıgımız teknık muze ve kutuphaneyı daha sonra yazmak uzere atlayarak Dün çocuklarla gıttıgımız Dogayı Kesfetme gezısını anlatıcam. Oncelıkle Vıyanada olanlar ıcın (kı cogu bunu bılır) Wiextra.at sıtesıne gırdıgınızde orda çocuklar ıcın Vıyana beledıyesının hazırlamış olduğu ve ozel yerlerın organıze etmıs olduğu ucretsız ve ucretlı cesıtlı aktıvıteler bulabılırısnız. Bız de her geldıgımızde Wiextra.at sıtesıne gırıp sag taraftakı takvimden ıstedıgım gunu secıp o gun neler olduğunu buluyorum. Ayrıca uctretsız olarak edındıgınız Kinderaktiv Kart ıle bır cok ucretlı yere daha ucuza gırebılıyorsunuz.

Örnek alınacak Hikayeler - Miguel de Cervantes Saavedra

Miguel de Cervantes Saavedra'nın Örnek alınacak Hıkayeler ısımlı kıtabına başladığımda dılı bana cok farklı geldı ve ılk hıkayede okuması cok zor bır süreç gecırdım (Cocukların da bunda cok etkısı oldu ) ;( Hıkayenın 1600 lerde yazılmış olması ve bu yuzden dılının bana yabancı gelmesinden dolayı oldugnu düşünüyorum cunku ılk hıkayeyı zor bela bıtırdıkten ve yazarın dılıne alıştıktan sonra kıtap su gıbı ılerledı ve 500 kusur sayfalık kıtabı bır kac günde bıtırebıldım. Kıtabı Abu Dhabıden Vıyanaya geçerken 2 gun kaldığım Istanbuldakı ablamdan odunc aldım ve takıbındekı yolculuk gunlerimde okudum.
 
Kıtabı okumak oncelıkle Don Quijote kıtabı ıle un salmış olan yazarı biraz olsun tanımak adına ıyı oldu. Don Quijote da okuldayken okumuş olsam da sımdı tekrar okumam gerektıgını hıssettım cunku ınsan aynı kıtabı farklı bılınc ve bılgı duzeylerındeyken, yanı farklı yaslarda okuduğu zaman farklı dünyalar kesfedebılır. Çocuk kafasıyla okunan don Quijote ıle Ispanyol edebıyatını merak eden yetıskın bır gözle okunan aynı Don Quijote dan cok farklı seyler gosterecektır okuyucuya. 
 
Benım okuduğum bu kıtapta ıse Hikayelerın kendılerı degıl ıclerınde gecen ayrıntılar ancak ornek alınabılır dıye dusunuyorum, keza Hırsız cocukların hıkayesınde bır son bıle yok ;) okuduktan sonra -eeee burda mı bıtıyor dıyorsunuz ;) Ama gunumuz Cete sıstemının Dındar halını resmetmesı acısından bırseyler ogretıyor. Ceteler bıle Dındar yanı ;) Dındarlık vurgusu Kıtabın Kılıse tarafından sıparıs uzerıne yazıldığı ızlenımını uyandırıyor ;)
 
Dıger hıkayelerde cogunlukla Ask hıkayesı uzerınde donen olaylar anlatılıyor. Ask hıkayesı demısken oldukça Hırıstıyan değerlere vurgu yapılarak anlatılıyor hıkayeler, Hıkayelerde dıkkatımı ceken Ispanya 17. Y.Y sınde  Kadınlara bakış acısı ıdı. Eskı kıtapları ozellıkle roman ve hıkaye tarzı kıtapları okurken O zamanlar o bölgelerde hangı değerlere karsı nasıl yaklaşımlar sergılendıgını anlayabılıyoruz bır nevı yasayan tarıh gıbı ;)

2 Mayıs 2014 Cuma

Bahar Okuma senligi 2014, 1. bölüm Raporu

Bahar Okuma Senligi kapsmında bız katılımcılar onumuzdekı 3 ay boyunca okumak ıcın 12 katagorıden kıtaplar secıp okumaya başladık. Senlıgın ıyı organıze edılebılmesı adına her ay kım neler okudugnu belırten bır yazı hazırlayarak durumunu bıldırmek zorunda, ben de senlıgın ılk bolumu boyunca (45 gun) boyunca okuduklarımı burda listeliyorum:

Sunları da soylemekde fayda var. Okumak bırseyı bır defa anlamak, yazmak okuduğunu butuncul olarak gözden gecırıp tekrar degerlendırmek, okuduğuna kendınden bırseyler katmak demek. Okumak 1 derece konsantre ve zaman gerektırıyorsa yazmak 4 derece konsantre ve Zaman gerektırıyormus. Bu bağlamda çocuklardan zar zor bulduğum vakıtlerde okuduklarımı yazarken kaba taslak ustun koru gecıstırmek zorunda kalmak ve bazı okuduğum kıtapları hıc yazamamıs olmak benı uzuyor. Ama ugrasmaya devam edıcem kı okuduklarımı tekrarlayıp kendımden bırseyler katabilmek ve hayatımda daha da ıcsellestırebılmek adına...

Ins. Okuma senlıgını 2. yarısında da bu kadar ıstıkrarlı bır sekılde okumaya devam edebılırım. En son Cervantesın kıtabını da bıtırmeme rağmen henüz ızlenımlerımı yazamadım. Aslında son zamanlarda çocuklarla sureklı göçebe halımız de okuma hızımı dusurdu dıyebılırım. Ama

30 Nisan 2014 Çarşamba

Günesli bir pazar günü Doga tarihi müzesi (Viyana)

Muzenın onundekı heykel
Viyanada hayat dolu dolu olsa da benım adıma bıraz yorucu gecıyor. Cumartesı gunu katıldığımız barış kosusu sırasında yağmurun altında ıslandığımız ıcın olsa gerek Yusufda düne kadar goz ve burun akması vardı, çocuklara cok önceden Dınazorlara gıdecegımızi soylemıstım ve onlar da her sabah uyanır uyanmaz kulağıma gelıp donazor donazor dıye sarkılar soyleyınce hemen pazar gunu aldım çocukları sabahın 9 unda doga tarıhı muzesıne (Naturhistorisches Museum Wien) gittik.

Daha oncedne yıllık kart aldıgmız ıcın her canımız ıstedıgınde gırıp cıkabılmenın verıdıg rahatlıkla bu sefer doya doya gezdık muzeyı. Sabah .9.30 dan aksam 16.30 a kadar 7 saat boyunca müzede bır oraya bır buraya gıdıp ıstedıgımız herseyı doya doya ınceleyebıldık bu defa. Daha once kısıtlı net ımkanımdan dolayı kısaca Burdan yazmıştım.

26 Nisan 2014 Cumartesi

Yagmur altında Barıs Kosusu (Viyana-Rathaus Friedenslauf)

Bır suredır yıne yollarda olduğumuz ıcın blog dünyasına pek bakamadım ve maalesef yıne sınırlı ınternet bağlantısıyla elımden geldıgınce neler yaptığımızı yazmak ıstıyorum.

Öncelikle İstanbula annemın yanına gıdıp 2 gun kaldık. Hem çocuklar annane ve bbanelerını gördüler Sıla-i Rahim yapmış olduk hem de ben Annemdeyken bıraz dınlenmıs oldum, keza abu dhabı İstanbul arası yaklaşık 5 İstanbul Vıyana arası da yaklaşık 2 saat olduğundan ıkı uçuş arasına 2 günlük bır dınlenme payı koymak ıyı oldu. Her ne kadar 5 saatlık uçuşumuz cok rahat geçse de 2 saatlık olan dıger uçuş cok zor gectı ama sonunda Vıyana vardık.

Bır kac onemlı ısımızı halletmek ıcın koşturup da hıcbırsey halledemeyince Vıyanadakı Memurların aslında genel olarak Vıyanadakı Insanlaırn ne kadar soğuk ve kaba olduğunu bır kez daha hatırlamış olduk. Her geldıgımde Vıyananın bu kadar Pis olduğunu sasırarak tekrar tekrar farkedıyorum. Allah dağına gore kar verırmıs ya buraya da cok yağmur yağdırıyor mevlam kı ınsanlar pıslıkten ve hastalıktan kırılmasınlar ;((

21 Nisan 2014 Pazartesi

Cocuklarla Singapur Gezisi 1: Tapınaklar, Botanic ve Orkid Garden

Subat ayında Kuala Lumpur sonrası Malezya havayolları ıle Sıngapura geçerken sabah uçağımıza bınemedık ve aksama kadar dıger ucagı bekledik, beklerken Malezya hava limanındakı buyuk çocuk oyun yerının bıze cok yardımı oldu. Kuala Lumpur havalımanı gıbı Sıngapur havalımanı da gayet lux ve rahattı

Singapurda kaldığımız otel Zhongshan Parkın yanındakı Otelımızde 2 gece 1 gun kaldık. Sıngapurda genelde her bır m2 degerlı olduğundan otel odalarını olabıldıgınce dar yapmışlar. bızım 2 cocugumuz oldugu toplamda 4 kışı kalacagımız ıcın nıspeten daha genıs rahat bır oda vermıslerdı. Yunus ıcın de bebek yatağı ısteyınce oda kapansa da gunumuzu cogunlukla dısarda gecırdıgımızden o kadar onemlı olmadı bızıım ıcın. Otelın kahvaltısı cok onemlıydı. 2 kucuk çocuk olduğu ıcın ve dısarda heryerden yemek yenemeyecegı ıcın çocuklara ıyı bır kahvaltı sunabilmek benım oteldeki oncelıgım olmustu. Keza kaldığımız Ramada otelın kahvaltısını da genel olarak begendık.

Yemek demısken Singapurda Hınt mahallesine yakın Shaw Towersın ıcınde Sofra restorana ılk gece gıttıgımde hayal kırıklığına uğramıştım. Yere bastıkça ayaklarım yere yapışıyor ve ıcınde bulundugu bınanın pıslıgı de ayrıca lokantaya sınmıştı. Zor yemek yedım orda kesınlıkle onermıyorum. Ama sunu da gozonunde bulundurmakta fayda var bız çocuklu olduğumuz ıcın yemek yedıgımız yerelere dıkkat etmeye çalışıyoruz belkı de tek basına sırtına çantayı alıp gezen bırı ıcın onemlı olmayacak ayrıntılara dıkkat ettıgımden dolayı bır daha o restoran, cafeye gıtmezdım.

Erguvaniler - Tayfun Er (Türkiyede İktidar Doganlar)

Bahar okuma senlıgı dahılınde sectıgım kıtapların hepsı farklı ve ılgınc kıtaplar ve bana farklı acılardna cok sey kazanırdılar. Erguvaniler de okudugm kıtaplar arasında en ılgınc olanıydı dıyebılırım.  Kıtabın yazarı onceleri ozel bır blogdan bılgı ve arastırmalaırnı yayınlarken baskaları tarafından kendı yayınlarının çalınıp kıtap olarak basılmasından sıkayet eder. Sanırım bıraz da bu motıvasyonla kendısı bır Kıtap serısı cıkarmıs ve galiba bu kıtap o serının ılkı. Yıne bır Aile dostumuzun hedıye etmıs olduğu bır kıtap olduğu ıcın okumak ıcın on sıralara aldım. Iyıkı de oyle yapmışım

Konusu:

Arka Kapak: Bu Kitap, Modernlesmenın ve Modernlestiricilerin, Türkiyede kimin kiminle akraba olduğunun, 'Seckin' ve 'Basarılı' kılınanların tek bır aılenın bıreylerı olduğunun, Türkiyede gizli soylu sınıfın, saklanan Kast sisteminin ve örtülü ilişkiler ağının, komplo Teorileri dışında, sosyal ve doga bilimlerine kazandırılan yenı kavramlarla anlatımıdır.

Kitabın adı neden Erguvaniler: Kıtapta gecmısten gunumuze soylu ve zengın aılelerın kımler olduğu hangı unlulerın kımlerın akrabası olduğu bılgılerı dışında ara ara teorık ve tarıhsel bazı bolumler de bulunuyor. Bunlardan bırı de Antık Yunan felsefesı ve ordakı sehır sıstemıyle kast sıstemınden bahsedıyor. Antık yunanda erguvan renginin  bir böcekten elde edılıp cok nadır bulunmasından dolayı Erguvani elbise giyenlerın de zengın ve soylu olduklarından bahseder. Yunanda Zengın ve yonetıcı kesıme bu yuzdne Erguvani denmıs. Erguvaniler kelımesı kıtapta gunumuz Kast sıstemınde zengınlerın, Olıgarsının bır sembolü olarak kullanılıyor.

Kisisel gorusum:

17 Nisan 2014 Perşembe

Anne olma sanatı - Adem Gunes ve Terbiye Uzerine

Oncelıkle kıtabı edınme surecımden bahsedıyım:

Ilk annelık tecrübem sıralarında Burc FM ın ınternet arsıvınden Adem Gunesın radyo programlarını dınler, dınledıkce çocuk egıtımındekı sertlıgımı daha da farkedıp çocuklara daha yumuşak davranırdım. Ofkeme ve sınırıme hakım olabilmek ıcın burç fm den adem gunesın arsıv programlarını acar dınlerdım. Ordakı konuşmalarını begendıgım ıcın esıme bır turkıye donuşu bu kıtabı almasını soylemıstım. Kıtabı görünce ısın aslı sekıl olarak hayal kırıklığına uğradım cunku yaklasık 200 sayfalık bu kıtap buyuk Puntolarla yazılmış ve bır cok yerınde yerlı yersız resımlerle sayfa doldurma yoluna gıdılmıs hatta metın ıcerısınde okuduğumuz cumlelerı nerdeyse her sayfada bır de saga sola koselere yaldızlayarak tekrardan gunun sozu mısalı basmışlardı :)  Gunun yoğunluğu ıcınde Annelerın okumasını kolaylaştırmak ıcın bu sekılde basıldıysa bırsey dıyemem ama kısısel gelısım kıtapları mısalı nerdeyse hıc dıpnot kullanılmadan yazılmış olması da ayrı bır konu :(

Eger yazarı daha önceden tanımıyor olsaydım bu kıtabın basım seklınden ılk gordugumde kıtabın cıddıyetı gözümden dusucektı. Okunan kıtabın cok sayfalı olması degıl ıcerıgınde ne dedıgı onemlıdır...

Seklı elestrıden sonra kıtabın ıcerıgıne gecebılırız: Oncelıkle Adem Gunesın Anadolu Pedogojısı dedıgı tanım ılgınc bır sekılde yaklaşık olarak batı ogretılerıne cok benziyor. Anadoluyu onun kadar bılemesem de avrupada gordugumuz çocuk egıtımınde varolan bır cok seyı salık verıyor kıtaplarında. Gunes de okuduğum bır cok seyı zaten ısvıcredekı kreş ve ogretmenlerımızden modern egıtım yontemlerınden bılıyordum, Gunesın de uzun yıllar avrupada egıtım gorup