1 Temmuz 2020 Çarşamba

İbn Sina'nın Mirası, Yeni Atlantis ve Dünya Sinema Sanayii

Ibn Sina'nin Mirasi, Dimitri Gutas
 
Kitap simdiye kadar denedigim Islam Felsefesini anlama cabalari dahilinde edindigim kafa karisikligini oldukca silen bir kitap oldu keza ozellikle 19. Yy da yazilan ve cesitli nedenlerle! Bize yanlis aktarilan islam felsefesinin yolculugunu Ibn Sina ozelinde bize tam olarak asil kaynaklara dönüp ve metinleri egip bukmeden oldugu gibi anlayarak aktarmistir.
 
Yazar ibn sina'nin kendinden onceki arapca ve yunanca yazilan felsefe geleneginin halefi, kendinden etkilenip olusan osmanli, hindistan ve isfahan okulu gibi bir cok felsefe okulunun da selefi olmasi hasebiyle islam felsefesi alaninda Ibn Sina'nin bir kilometretasi oldugunu aktarır.
 
Ibn Sinanin doğumundan, mezhebinden (doğrusu hanefidir), fikirlerine kadar bir cok bilginin bize yanlis ulastigini iddia eder. Mesela genel kabul gordugu uzere ibn sinanin doğumu icin eldeki yazmalarin ve tarihi cevresel olaylarin analiz edilmesi sonrasi 980 degil 960 senesine kadar geri gidilmesi gerektigini soyler. Ibn sinanin klasik gorusleri olarak bize sunulan bir cok meselede aslinda el yazmalarini ve bu yazmalardaki meselelerin iceriginin zamansal degisikligi gozonunde bulundurdugumuzda yanlis oldugunu, ibn sinanin zamanla kendini yeniledigini ve zamansal olarak baslarda iddia ettigi bazi seylerin ileriki yillarda degistigini bize kanitlar.
 
Gununuze kadar gerek ibn tufeylin yaptigi gibi islam cografyasindaki yanlis ibn sina ontolojisi aktarimindan, gerekse oryantalist bati bakis acisinin "once teoiriyi olustur sonra kaniti bul" tarzinda gelisen vahim 19 yy doneminde gordugumuz bu bakis acisindan dolayi ibn sina cogunlukla yanlis anlasilmis bir filozoftur.
 
Islam Felsefesi (yazar arap"ca" felsefe olarak kullanir bu ifadeyi) okuyan ya da okumaya baslayacak herkesin mutlaka ama mutlaka yazarin cesitli dönemlerde kaleme aldigi makalelerden olusan bu kitabini okumasini tavsiye ederim.

30 Haziran 2020 Salı

Beyaz Gemi, Kitab-ı Endülüs ve Kızılderililer Nasıl Yokedildi?

Beyaz Gemi, Cengiz Aytmatov

Kırgız edebiyatından Cengiz Aytmatovu lise yıllarında Toprak Ana ve Dişi Kurdun Rüyaları isimli iki kitabıyla tanımıştım. O zamanlar bile öyle çok beğenmiştim ki, Aytmatovu her zaman aceleye getirmeden dingin bir kafayla okumalıyım diyerek cok hareketli olan hayatımda uzun süre onun eserlerini okumayı hep ertelemiştim. Karantina zamanlarinda özellikle Tefsir, Tarih ve Mitoloji okuduğum bu günlerde Aytmatov kitaplarindan bir iki tane daha okumaya karar verdim.


Beyaz Gemi eski turk mitolojilerinden Geyik Ana motifini iceren Boynuzlu Maral Ana mitini kullanarak doga ile bütünleşmiş insanin iyilik ve kötülük arasinda kaldığı tabiri caizse insanoglunun varoluşundan bu yana yasadigi döngüyü gözümüzün önune sermiş. Kötülüğe karşı pasif durusun olaylari daha da kotuye götürdüğünü, kötülükle yapılacak olan her türlü mucadelenin içinde bir nebze de olsa kötü eylemler barindiracagini iddia eder yazar. Masum bir cocuk karakteri ile insan oglunun baslangicda karşılaştığı bir kehanete karşı durur.

Velhasıl Aytmatovun kitaplarini tabiki herkese tavsiye ediyorum.


Kitab-ı Endülüs, Ahmed Dag

29 Haziran 2020 Pazartesi

Outliers, Blink (Gladwell) ve İrade Terbiyesi

Outliers (Cizginin Dısındakiler), Malcolm Gladwell


Başarının doğasını inceleyen bu kitapta yazar hayatta belli bir çizgiyi aşmış başarılı ve bazan ünlü kişileri bazi başlıklar altinda analiz etmiş. Başarıya dair kafamızda yerleşmiş tanımlamaları altüst eden bir kitap. Kışilerin ya da kulturlerin bize pazarlanan başarı hikayalerini irdeledikce şaşırıyor okuyucu.

Okunmasını tavsiye etmekle birlikte çevremizdeki olaylara bakışımızi değistirecek metodolojisi bakımından kitabi basucu kitabı olarak satin alıp elimde sürekli bulundurmayı da dusunuyorum.

Arka kapak yazisi:

Başarılı insanlar hakkında anlatılan bir hikâye vardır; onların zeki ve hırslı oldukları söylenir. Outliers'te Malcolm Gladwell başarının gerçek hikâyesinin bundan çok farklı olduğunu ve bazı insanların neden başarılı olduğunu anlamak için, bunların çevrelerine daha dikkatli bakmamız gerektiğini iddia ediyor. Mesela aileleri, doğum yerleri ve hatta doğum tarihleri... Başarının hikâyesi başta göründüğünden daha karmaşık ve çok daha ilgi çekici...

Outliers, Beatles ve Bill Gates'in ortak yanlarının ne olduğunu, Asyalıların matematikteki olağanüstü başarısının sırrını, star sporcuların bilinmeyen avantajlarını ve tüm New Yorklu avukatların özgeçmişlerinin neden aynı olduğunu ve dünyanın en zeki adamının neden adını bile duymadığınızı açıklıyor. Bunların hepsi de nesiller, aile, kültür ve sınıf açılarından açıklanıyor. Gladwell'in iddiasına göre, bir Silikon Vadisi milyarderi olmak istiyorsanız, hangi yıl; başarılı bir pilot olmak istiyorsanız nerede doğduğunuz çok önemli.

15 Mayıs 2020 Cuma

3 kitap: İslami Yeniden Dogusun Sorunları, İslam ve Kadın, Bir Müslüman Evrimci Olabilir mi?

İslami Yeniden Dogusun Sorunları, Aliya İzzetbegovic

Tam Aliyanin tüm kitaplarini okudum derken bir kitap grubunda bu kitabi görünce okuma listeme aldim hemen.

Kitap, Aliyanin konferans, panel vs. gibi yerlerde yaptığı konuşmalardan derlenmis. Bu nedenle belli bir konu bütünlüğü olmadan yazarın farklı alanlardaki fikirlerinin kisaca ifade edilmis hali diyebilirim. Bu kitabi daha iyi anlamak istiyorsaniz Aliyanin Dogu ve bati arasinda Islam ve Islam Deklarasyonu kitaplarini okumanizi siddetle tavsiye ederim.

Hem bilge bir insan olup hem de haddizatinda Cihad etmis bir kisinin günümüzde bulunmasi zor maalesef. Bilge insanlarimiz genelde bu bilgilerini teoriden pratige dokemiyor, cihad ile mücadele edenlerimiz de maalesef dünyayı ve islamin gittigi noktayı sağlıklı bir şekilde okumaya fırsat bulamıyorlar.

Aliya Izzetbegoviç bu kitapda da dunyadaki musluman ulkelerin gittigi yolu cok iyi analiz edebiliyor, muslumanlar arasinda mucadelenin (Cihad'in) yeniden hatırlanmasının şart olduğunu ifade ediyor.

Islamin sarti 5 değil 6 dir, biri de mucadeledir diyor.

Hocanın islam deklerasyonu kitabini herkesin alip basucu kitabi yapmasıni tavsiye ederim ki Islami yeniden doğuşun sorunlari kitabi da ayni minvalde bir kitaptir.

Oncelikle bizden başlayarak tüm islam dünyasının uyanması için çalışacak yeni bir neslin inşaası umidi ile...

15 Nisan 2020 Çarşamba

Müslümanların Tarihi ve Balkan Tarihi

Müslümanların Tarihi 1,2,3,4 ve 5. Cilt, Ihsan Sureyya Sırma

Ramazanda tefsir okumasi ile başlayıp daha sonra islam ve muslumanlarin tarihine merak saldim. Mehmet okuyanin da dedigi gibi "Siz Kuran-i okuyun o size devaminda ne okumaniz gerektiğini soyleyecektir". Ben de o hesap evde bulunan ve eskiden bizzat öğrenciliğini yaptığım Ihsan Sureyya Sirma Hocanin Müslümanların Tarihi isimli eserinin 5 cildini de ardarda okudum. Herseyden önce hocanin bahsettiği olaylardan dersler çıkararak akıcı bir anlatimla kitapları yazmis olmasi benim 5 cildi de su gibi ve hayretler icinde kalarak okumami sağladı.

Hoca sadece olayları kuru bir sekilde aktarmıyor hangı olayın vuku bulma sebeplerı neler olabılecegı ve bu muhtemel hataları gunumuzde ne kadar yapıp yapmadıgımızı sorgulaması gunumuzde yasayan bir tarih ımajı cızıyor zıhınde. Zaten Tarıh gunumuzde ve gelecekte karsımıza cıkıyorsa bize fayda saglar. Tarıh okumalarımızı mutlaka ama mutlaka gunumuz hayatımızla ılıkılendırmelı, dersler cıkarmalı ve gelecek dunyamızı ınsaa etmek ıcın temel olarak kullanmalıyız. Tarih okurken ınsanın kendı ıcınden cıktıgı toprak ve inanc sıstemını önceleyerek cevreye dogru yayılan temasal bir yelpaze kullanması taraftarıyım. Bu kıtaplarda da İslam dunyası ve devamında islamın bayragını tasıyan diger devletlerin ve son olarak da Osmanlının sıyası tarıhını konu alır Ihsan Hoca.

15 Mart 2020 Pazar

Monte Cristo Kontu, Duvar ve Kolera Günlerinde Ask

Bilgisayarım bozulduğu için uzun süre Bloga bir sey yazamamıştım. Sımdı ise mumkun oldukça gecmıse yönelik kaydetmek istediğim seyleri yazacağım. Öncelikle kaybetmek istemediğim yegane sey okuduğum kitaplar hakkında yazdığım yorumlarım. Bu yorumları sıra ile buraya kaydetmeye başlıyorum.

Simdiye kadar okuduğum Klasik kitaplar

Monte Kristo Kontu, Alexadre Dumas

Sonunda Fransiz yazar Alexandre Dumas'in 1056 sayfalık Monte Cristo Kontu'nu bitirebildim. Biz oglumla (10) es zamanli olarak klasikleri okuyoruz. O, kutuphaneden kısaltılmış versiyonunu almış ve hemen bitirmişti, ben ise orjinal versiyonunu ancak yaklaşık 1 ayda bitirebildim. Ha gözünüz korkmasın, eğer surekli eteğimi çekiştiren 4 çocuğum olmasa bir çırpıda bitirirdim çünkü bizim entrika dolu dizilerimize bir hayli benzeyen bir hikayesi var. Hikayeden daha çok kurgusunun çok başarılı inşaa edildiğini söylemeliyim çünkü eğer orjinali okumuyorsanız her sadelestirilmis versiyonda hikaye daha da değişik aktarılıyor. Mesela oğlumun okuduğu kitapta Dantes Mercedes ile evlenirken bir diğerinde ise son anda Mercedesin cocugu Dantesin çıkıyor. Oysa orjinal Kitapda Dantes Ali pasanin kizi Haydee ile evlenir.
Kitaptan faydalandigim bir diğer konu ise 19. Yüzyılda fransa, italya ve osmanlida toplumsal hayat hakkında verilen ipuçları oldu. Özellikle o dönem yaygın olan pozitivizm etkisi ile inşaa edilmiş kader anlayışı bu kıtabi klasik yapan ana unsur olmuştur diye tahmin ediyorum.
Önemli bulduğum bir kaç alinti:
“Kutsal kitapta şöyle yazıyor,” diye yanıt verdi Monte Kristo: ‘Babaların günahını üçüncü ve dördüncü kuşağa kadar çocuklar çeker.’ Tanrı bu sözleri peygamberine söylettiğine göre, ben neden Tanrıdan daha iyi olayım?” S: 1072

16 Şubat 2020 Pazar

Aldanan Kadın ve Venedikte Ölüm - Thomas Mann

Aldanan Kadın, Thomas Mann
20. Yy'da 2 dünya savaşı görmüş ve dolayısı ile zamanin pozitivist bakışı ile birleşen vahşetine şahit olmuş olan Alman yazar bu uzun öyküyü edebi gelisiminin son zamanlarında kaleme almış. Aynı zamanda nobel ödüllü olan yazar Hitler Almanyasından Amerikaya kaçmıştır.
Kitapta artik olgunluk çağında olan spirituel ve doğa aşığı olan bir kadınla, ressam olsa da bu yeteneğini bile kübik ve matematiksel yöntemlerle ifade eden tamamen mantık ve akıl yönü baskın olan kızı arasindaki düaliteye vurgu yapıyor yazar. Belki de eskinin doğa merkezli metafizik anlayışından yeni yüzyılda hakim olan akılcilığa gecişi sembolize eder. Yaşlı doğa aşığı kadın ölür ve akılcı gençlik bayrağı devralır.....
Hikayede yasli kadın kendi duygularını ve bedensel değişimini bir nevi doğanın verdiği bir geri dönüşüm, bir mucize olarak algılasa da aķilcı kizi bu durumu maddi neden sonuç dairesinde ortaya çıkan semptomlar olarak görür ki işin sonunda kızı haklı çıkar. Yaşlı kadın gençleştiğine inanarak her ne kadar kendini aldatmışsa da en azından son günlerini mutlu geçirmiştir.
Thomas Mann'dan okuduğum ilk kitap oldu Aldanan Kadın, bundan sonra daha uzun soluklu bir kitabını daha okuyarak yazarin dili ve anlayışı hakkinda daha sağlıklı bir çıkarim yapmayı umuyorum.

20 Ocak 2020 Pazartesi

2019 da Biz

2019 senesınde çocuklarla ılgılı nerdeyse hıcbırsey yazmadım. Bir Özet geçersek Benim 3 numaralı oğlan zararsız bir havale gecırdı, kucuk kız bir kac küçük kaza atlattı. Ve diger küçük mevsım hastalıkları dışında büyük bir olay yasamadık.

Basketbol

Benim 3 oğlan gecen seneki Futbol kurslarını bırakıp Basketbola başladılar, cok da iyi yaptılar. Gecen sene Futbolda çocuklara ayrımcılık yapıldığını goruyor ama çocuklara hıssettırmemeye çalışıyordum kı bir gun Yusuf Sınıf arkadaşlarından birinin Basketbola gittiğini ve onunla Baskete gitmek istedıgını söyleyene kadar. Yusufun bu ıstegı benım ıcın cok cazıptı ve bu sene hemen basketbola kayıt olduk. Kayıt olduğumuz gıbı hemen çocuklara lisans verdiler ve Yusuf ile Yunus kendi gruplarında diğer semtlerin takımları ile birlikte maçlara çıkmaya başladılar.

30 Aralık 2019 Pazartesi

Bu sene okudugum Kitaplar

Bu sene Bloga cok fazla yazı yazamamama karsın aslında bu sene cok verımlı gectı. Sımdı de tum seneyı burda yazamayacağım ama aklıma gelenlerı sırayla farklı baslıklarla not edecegım.

Bu yayında okuduğum kıtaparı yazıp sonrakılerde de dıger meselelere degınecegım.

Bu sene buyuk oğlum çocuk kıtaplarını okurken ben de onunla bırlıkte aynı kıtapların orjınal versyonlarını okudum. Endulus konulu kıtaplara devam ettım ve genelde tarıhı ıcerıklı ya da dini bıyografık kıtaplar okudum. Bu sene bir tane sıır kıtabı ve 2 tane tiyatro eseriokumusum. Almanca ve İspanyolca olmak üzere yabancı dılde 3 kitap okumusum. Efendımızın hayatını konu alan bir kıtap okumuşum kı hedefım her yıl en az bir sıyer kıtabı okumaktır ki bu minimum hedefi gerceklestirmisim.

Gelelim listeye: Bu sene boyunca okuduğum 48 kıtap hakkında bılgı edinmek ısteyenler kıtapların ustune tıklayabılırler. Cogu kitap hakkında yorum yazamamışım ama ilerleyen zamanlarda yazmayı düşünüyorum.

Klasıklerden başlayalım: Toplam 28 tane Klasik kitap okumusum

Türk Klasikleri:

29 Aralık 2019 Pazar

Zamanin Kiymeti, Kolomb'un Seyir Defterleri ve 6-8 Ekim Olaylari

Zamanın Kıymeti- Abdulfettah Ebu Gudde


Konu zamani dogru degerlendirmek olunca ve bu kitabi da sevilen din hocalari tavsiye edince mutlaka okumaliyim dedim. Okurken biraz hayal kirikligina ugramamin nedeni; hakkinda yapilan yorumlara aldanip beklentilerimi cok yukseltmemdi sanirim. Kitap aslinda tam olarak bir nakil mantigi ile yazilmis. Daha cok islam alimlerinin gunde kac sayfa eser yazdiklarindan hareketle zamanlarini iyi kullandiklari mesaji verilmeye calisilmis. Oyle ki bazi nakillerde bazi alimlerin gelen misafirlere zaman kaybi olarak gorup selam verme disinda konusmadiklari, bazilarinin ise daha cok sayfa hadis yazabilmek icin yemegini bile kizkardesinin kendisine yedirttigini, bazilarinin yururken bile vakit kaybetmemek adina surekli okudugu icin bir kac defa cukura dustuklerine hatta bir alimin kitap okuyarak yurudugunden dolayi cukura dusup öldügünü nakleder yazar. Aslinda tarih alaninda calisan kisiler icin guzel bir derleme diyebilirim. Kitabin maksadi islam alimlerinin zaman ile ilgili neler soyledikleri ve neler yaptiklarini derlemek sanirim.

Tabiki okurken kisisel olarak faydalanabilecegimiz ornekler var. Mesela ilk bolumlerde kurandaki zaman icerikli ayetler var. Ama bu ayetleri kisaca gectigi icin benim beklentimi karsilamadi. Kitabin sonuna ekledikleri bir kac farkli yazarin zamani iyi kullanma konulu kisa yazilari bence daha doyurucuydu.

28 Aralık 2019 Cumartesi

Nemrut Daginda Ilahlar Arasinda ve Yabancı

Nemrut Dagında İlahlar Arsında - Eleonore Dorner

Bu yaz bizim 2 buyuk oglan babalari ile birlikte Nemrut dagini gezmislerdi. Yaklasik 2 bin yil once Kommegene krali Antiokhos'un dogudan ve batidan gelen tehditlere karsi iki tarafin da tanrilari arasina kendisini de tanri olarak heykelini yaptirtip nemrut daginin tepesine ibadet edilen bir anit mezar yaptirdi. Gunumuzde hala saglam bir sekilde duran Tanri ve Kral heykelleri Turistler tarafından zıyaret edılebılıyor. Bızım Nemrut dagı gezımızı daha sonra yazmak ıstıyorum gelelim kıtaba:

Ben de konu ile ilgili arastirma yaparken bu heykeller ile ilk calisan arkeoloji grubundan birinin yazdigi gunlukleri heykellerin cikarilma sureci ve hikayeleri ile ilgili dogrudan bir kaynak olacagi umuduyla okuma listeme aldim. Tabiki beklentime tamamen ters bir kitap cikti. Yani nemrut dagi, kommegene kralligi ya da ordaki arkeolojik kazi ile ilgili hicbirseyden bahsetmeyen bir kitap. Sadece arkeologlardan birinin karisinin cevre koye uyum saglamasi, bir anadolu köyünü tanimasi , insan iliskileri, Alman arkeologlarin Turklerle aralarinda yasananlar vs, vs, vs,.....

27 Kasım 2019 Çarşamba

Bilimin Öncüleri Sergisi (İstanbul Hava Limanı)

Son zamanlarda gerçekten güzel isler yapılıyor. Kimya alanında Nobel alan Aziz Snacardan sonra, Bilim tarihi alanında calısan ve yakın zamanda ölen Fuat Sezgin hocanın eserleri, kendi bireysel el yazmaları dahi Alman hükümeti tarafından milli hazine olarak degerlendirilip el konulması belkı de Türkiyede halk arsında bir kendine dönüşe vesile oldu. Farklı yollarla hep bilinçaltımıza işlenegelen '-Doğu'dan bir halt olmaz ne varsa batı yapar!' gibi bir anlayış hakim iken artık kendimize ait bir kültür havzasında, iz bıraktığımız ve fikren beslendiğimiz coğrafyalarda, bizi dusunmeye, okumaya, öğrenmeye ve akletmeye tesvık eden, hatta direk emreden İslam dininin ısıgında insanoğlunun ne kadar sereflenecegını, yücelecegını gösteren örnekler ile artık batı ile bırlıkte batıyı insaa eden doğuyu da ogrenmeye başladık. Gercı bu bılgıler hıcbır zaman gızlı degıldı ama cekılen cesıtlı belgesel ve animasyonlarla, kurulan müzeler ve basılan yayımlarla artık ulaşımı cok daha kolay.