Yolların Ayrılıs Noktasında Islam - Muhammed Esed

Daha önceki yayınımda Muhammed Esed'in Musluman olma yolculuğunu anlattıgı otobıyografısı 'Mekkeye Giden Yol' isimli kitabını paylaşmıştım. Kısa bir Otobiyografiden sonra yazarın slam hakkında genel geçer fikirlerine daha derinden sahit olmak için Yolların Ayrılıs Noktasında İslam kitabını okumaya başladım. Oncelıkle sunu not dusebılırım kı nasıl Alıya Izzet Bagovıc'in İslam Deklarasyonu ve Dogu Batı arsında İslam ısımlı kıtapları her muslumanın başucu kıtabı olması gerekır dıyorsam aynı sekılde Muhammed Esed ın de Yolların Ayrılıs Noktasında Islam ısımlı kıtabı bir Manifesto gibi her muslumanın başucuna koyabılecegı bir el kıtabı mahıyetındedır. Kısa kısa degındıgı meselelerle Musluman Neslı ıcıne dustugu uyuşukluktan uyandırmayı hedefler.

Yolların Ayrılıs Noktasında ıslam kıtabını yazar Garbın karısında Islamın halinin bir analızını yapmak ve İslamı yeniden hayat sahasında diriltmek için yazdığını söyler.

'Anladım kı Müslümanlar arasındaki ictimai ve kültürel cokusun yalnız 1 sebebi vardı: Müslümanların yavas yavaş İslami esasların ruh ve manasına uymayı terketme yolunu tutmus olmaları. Bunun sonucunda İslam varolmaya devam ediyordu fakat ruhsuz bir ceset gibi'

Mekkeye Gıden Yol kitabında İslamı secmesındekı en onemlı nedenlerden bırı olarak saydığı Islamın gercekcı ve sosyal bir din olması Manevıyatla Maddiyatı birleştirmesi konusuna bu kıtapta da uzun uzun yer verır.

'İslam Ruh ile bedeni birleştirir. Dinin hedefi yüksek ideali reel varlıkta gerceklestırmektır.'

'Dunyada Kemale varmanın yolu ferdde dogustan bulunan musbet vasıfları gelıstırmek ve guzellestırmektır.  Bu vasıflar herkesde frklıdır. Kemal, kısının kendınde varolan vasıfların en ıyı ve guzelını ortaya koymasıdır.'

İslam Toplumsal bir dın olması hasebiyle Her Musluman etrafında cereyan eden olaylardan bizzat mesuldür.

'Hayrın cogalması ve serrın azalıp yok olması ıcın tesvık ve mücadele etmeksizin, sırf nazari ve platonik bir sekilde bunları birbirinden ayırmak İslam nazarında günahkarlıktır. İslama göre Fazilet insanlar onun için mücadele eder ve onun otoritesşnş yer yüzünde hakim kılarlarsa yasadıgı gibi,yine insanlar onu terkedip yardımlarını esirgeyince ölür ve yok olur.'

Taklid Hakkında

'Modern Garb medeniyetinin esasları İslam dinine uygun gelmemektedir. Bu durum Garbdan müsbet ve Tecrübi ilimleri almalarına engel olmamalıdır. Muslumanların daha ileri gitmeleri yani garb medeniyetini ruhuyla, hayat tarzı ve soyal nizamıyla taklit etmeleri mümkün değildir. Ne zaman ilahi bir devlet ve ameli bir din olarak İslama öldürücü bir darbe vurulacaksa, bu taklit o zaman mümkün olbilir.'

'Ferd veya cemiyet halinde Müslümanların garb hayat tarzını taklit etmeleri İslam medeniyetine yönelern en büyük tehlikeyi teşkil eder. Bu hastalık bir kac asır öncesinden baslar ve ve Garbdeki madde kuvvetini ve ileriliğini görüp bunu kendi öz muhitlerinde ki perişan durumla karşılaştıran Müslümanların dustugu ümitsizliğe bağlanır.'

'Medeniyet ici bos bir sekil değildir. O canlı bir faaliyettir. seklini kabullenmeye başladığımız anda onun temel cereyanları ve faal tesirleri içimize islemeye baslar. Sonra yavaş yavaş ve haberimiz olmadan fikri hayatımıza belli bir elbise giydirir. Dini yönelişe karsı olan bir Medeniyeti hem beğenmek hem de tam bir Müslüman olarak kalmak mümkün değildir. Yabancı medenıyetı taklit meyli assagılık duygusunun neticesidir.'

Çocuk egıtımı hakkında

Yazar deneysel bilimlerin tüm insanlığın ortak bir mirası olduğunu söyler. Nasıl Muslumanlar Yunandan bu ılımlerı alırken kendı kımlıklerını bozmadılarsa, nasıl Avrupa Endulusten bu mirası devralırken kendı kımlıklerını korudularsa, sımdı bızım de batıdan tecrübi ilimleri alırken kendımızı batı ruhuna kaptırmadan dını degerlerımızı koruyarak, kendı ınanc suzgecımızde harmanlayarak bunları devralmamız gerektıgını söyler. Yalnız bu gorus sadece tecrübi bılımler yanı fen ve matematık ıcın gecerlıdır. dıger dallarda batı kaynaklı bir egıtm almayı tehlıkelı gorur.

'Cocukları garb usulü yetiştirmenin varacgı zaruri sonuç sudur: Bu gençlerin kendilerini İslamın getırdıgı özel 'Ilahi Medeniyetin Mümessilleri' olarak görme veya böyle inanma iradelerinin sarsılmsı.'

'Garb medeniyetinde fikri muhit şiddetle dinin karsısında bulunmaktadır. Tecrubi ilimleri okutmak İslamın kültürel gerçeği için zararlı degıldır.Zararlı olan ancak garb medeniyetinin ruhudur. Ve Muslumanın bu ilimlere o ruhla yaklaşmasıdır.'

'Avrupa edebiyatını bugun bir cok islami müessede hakim olduğu sekılde öğretmek, Müslüman gençlerin gözünde İslamı  garip (yabancı) bir hale getiriyor.'

Hadis ve Sünnet hakkında

Yazar yeniden dirilisin ancak hayatlarımızda halıhazırda canlı olmayan, donmus İslamın öz hakikatine döndurulmesı ıle mumkun olacağını söyler.

Burda aktüel tartışmalar dahilinde sunu not düşmek ısterım kı; Komuoyunda lanse edıldıgı uzere Muhammed Esed Hadis inkarcısı değildir. Yazarın adı neden bu sekılde lanse edıldıgını anlamamakla bırlıkte sıze kıtapta yazarın kendı kaleminden Hadıs ve Sunnetler hakkında neler soyledıklerını harfi harfine aktaracağım. Bunları okuduktan sonra yazara hala sünnet ve hadis inkarcısı dıyenlerin argümanlarını gerçekten merak ederım.

'İslam vücudunun hem sağlık hem de hastalık zamanında yönelebileceği, bünyesine sindirerek organlarının tam manasıyla kuvvetlenmesini ve hayat imkanı kazanmasını temin edeceği tek ilaç Resul-i Ekrem'in sünnetidir. Resullullahın sünnetini tatbik, İslamın varlığını ilerlemesini korumak demektir. Sünnetin terki ise İslamın çökmesidir.'

Hatta kendisi donemınde bulunan hadis inkacılarını tenkıt etmıs burda:

'Muasır Müslümanlardan cogunu, su hadislere karsı olma durumuna sevkeden sebebi kaynağına kadar takip etmek mumkundur. Bu sebep Resulullahın sünnetinde parıldayan gerçek İslam ruhu ile gerileyen asri düsünüs ve yasayıs yolumuzu, bir düzen içinde birleştirmenin imkânsızlığıdır. Aynı zamanda hem sünnete uymamız hem de garbın hayat yoluna ayak uydurmamız mümkün degıldır. Bu kimseler için (hadisleri inkar edenler) Kuranı Kerim esaslarının garb medeniyetinin ruhuna uyacak sekilde tahrif edilmesi daha kolay bir hale gelmektedir.'

'Bazı Müslümanların sandıkları gibi biz İslamın bir reforma ihtiyacı olduğunu kabul etmıyoruz. Cunkü İslam tam ve eksiksizdir.'

Cözüm:

Yeniden hayata dönmek su sartlarda gerceklesır:

1. Bizdeki ruhi yenilginin veya ümitsizliğin bir başka adı olan 'Bahane bulma ruhu' nu terketmek
2. Tam bir azim ve suurla Resullullahın (sav) sünneti ile amel etmek.
3. İslami esasların Müslümanların hyatına yeniden yasatıvı bir kuvvet vermesini istiyorsak kendi anlayışımızın ısıgı altında dinimizin asıl kaynakları üzerine eğilerek, islami görüşleri bir daha gözden geçirmek gereklidir. Sonra bu esslar üzerine asırlar boyu çöken ve örflerin meydana getirdiği tevillerden hasıl olan kalın tbakayı atmamız gerekir.

İslam ve Politika

'İslam bugün de milyonlarca insana milletlerin kaderini değiştirebilecek fikri ve ruhi kuvveti verebilecek kadar kudretli, canlı ve büyüktür.'

'İslam tarihini karakterize eden 'Din ile Siyaset' arasındaki sıkı alaka bir garblı için gariptir. Cunku o uzun zamandan beri İman meselesi ile Ameli hayatı birbirinden tamamen ayrı 2 alem olarak düşünmeye alışmıştır.'

'Allah gerçek bir İSLAM DEVLETİnin var olmasını, ictimai nizamın varlık ve muhafazası için ZARURİ telakki eder.'