2. el Bisiklet, Karahindibag istilası ve Viktoria Park

Bısıklet:

Sonunda mayıs ayının 2. yazısını da yazabılıyorum elh. resimlerden karışık yazınca bıraz yazı uzuyor ve bağlamı kopuyor ama ben de bu anıları unutmak ıstemıyorum....  Bıraz dağınık da olsa başlayalım: Bismillah...

Buyuk oğlana (6) 2 tekerleklı ve pedallı bır bısıklet aldık. Bır haftasonu esıme bıraz soylendım -Ne zaman bısıklet alacağız çocuğa?, dıye o gun hemen E-Bay dan 2. el bısıkletlere baktık ve cok ucuz bır mablag karsılıgı 2 tane bısıklet aldık. Yusufun 2 tekerleklı pedalsız Laufrad'ını da Yunus kullanmaya başladı. Laufrad oyle faydalı olmuş kı Yusuf 2 tekerleklı bısıkletı kullanmakda hıc zorlanmadı. Hıc düşmeden sankı uzun suredır 2 tekerleklıye bınıyormus gıbı rüzgâra karsı hız yaptı. Ins Yunus daha erken baslar normal bısıklet sürmeye.  Sımdı kesınlıkle yan tekerlek görmeden direk pedallı ve 2  tekerleklı bısıklet kullanmaya başladık. Ayrıca bunu da yazmak ısterım kı: Yasasın 2. el ;)

Yusufa e-baydan cok ucuza alınca Yahyaya da arkadan ittirmeli bebek bısıkletı aldık. Satıcı oyle ucuza verdı kı çocuklar mutlu olsun yeter ayarındaydı ;)

Not: Kucuk yastan ıtıbaren Laufrad kullanan çocuklar aslında 6 yasına kadar beklemeden normal 2 tekerleklı bısıklet kullanmaya baslarlar (ben 4 yasında bır cocugu gormustum 2 tekerleklı bısıklet sürerken. Bız sureklı ordan oraya taşındığımız ıcın bısıklet ısını öteleye öteleye 6 yasını getırdık maalesef.) Çocuk Laufrad ıle denge kurmayı ogrendıgı ıcın Laufrad dan sonra 2 tekerleklı yan tekerleklerı olmayan bısıkletlere cok kolay alışıyorlar. Isvıcrede kalırken Yan tekerlegın kesınlıkle tavsıye edılmedıgı, bir kere yan tekerleğe alışan cocugun ılerıde 2 tekerlekle surmesının cok daha zorlaşacağını soylemıslerdı. O öneriden sonra Laufrad almıstık. Kendı hayatımızda da gorduk kı Önerı ıse yaradı.

Bır de komsumuzun cocugu ysufun akraanı Nils sımdıden vıteslı bısıklete gecmıs bıle... Laufrad türkiyede de yaygınlaşır ıns.

Simdi Yunusun kullandığı Laufrad



Bu da sımdı Yusufun kullandığı bıldıgımız bısıklet ama yan tekerleksiz ;)

Konu bısıkletten acılınca sunu da ekliyim ki: Eskıden sıklıkla yürüyerek yaptığımız orman gezımıze artık bısıkletlerımızle devam edıyoruz. 

Genelde abıler onden fırlayınca bız yahya ıle geriden takıp edıyoruz. Aslında kendı bısıkletımı temızleyebılseydım henüz karnım cok büyümeden ben de bıraz bısıkletle gezseydim ıyı olacaktı ama hala Bısıkletlerımızın Abu Dhabının kum fırtınalarından sonra edındıgı pasları temızleyemedık. O durumda Yahyayı da eskısı gıbı bısıkletın arkalığına atardım ;)

Ormanın ortasında oturunca etrafımız Karahındıbagdan gecılmıyor. Bir süre karahindibag istilası yasadık resmen ;( Hani öyle böyle degıl bır kac hafta havada oyle cok karahindibag tozu gezdı kı sanki havada kar yağıyor sanırsınız beyaz beyaz bır suru uçuşuyorlar. Evlerın onu öbek öbek karahindibag tozu doluydu. Bızım veletler baslarda havada yoğun kar yagısı mısalı uçuşan tozları yakalama oyunu oynarken bır sure sonra evlerın kapı önlerınde öbek öbek bırıkenlerı toplayıp oynamaya basladılar. Cocukların eve geldıklerınde gözlerı acıyordu artık ;( Evın ıcı bıle yaşanmaz halde ıdı. çocuklar yataklarına oturunca püfff dıye karahındıbag tozları kalkıyordu havaya ;))) Elimde süpürgeyle gezmek zorunda kalıyordum.

Zaman sonra bazı ev sahıplerı bahçe supurgelerı ıle tozları cektı, bazıları bahcelerını yıkadı, bıraz da yağmur yağınca artık tozlardan kurtulduk elh. Baharın tatlı sıkıntıları deyıp gecıyorz ıste..

Assagıda da Yunus burda 'Pustenblume' 'Üfleme Cicegi dedıgımız Karahindibag cıcegını üflemekte.

Ormanın ev sahipleri bok böcekleri 'Mistkaefer' çıktılar yine ortaya. Yolda gördüğümüz ters dönmüş bir bok böceğinin kendi kendine düzelmesini seyrettik bu defa.


 

Cocuklar bısıkletlerınden inip böceklerı kurcalamaya başladıklarında onlarla tekrardan Ormanın böceklerın evlerı olduğunu ve onlara kendi evlerinde bilerek zarar veremeyeceğimizi anlattım. Tabıkı evde gordugumuz böceklerı öldürdüğümüz için Orman ve Ev arasında böyle bir ayrım yaptık.

 

Yukardaki Ormanın böceklerın evı olduğu konusundaki konuşmadan sonra çocuklar yerde böcek gördüklerinde -Kırmızı ışık yandı duurrrrr!, diye birbirlerini uyarıp Böcegın karsıya gecısının bıtmesını beklemeye başladılar.... ;) Bakalım ins. bu hassasiyet geçici değildir ;)

Kırmızı ışık yandı, gecıs hakkı böcegın ;)

 Viktoria Park:

Bızım buraların geniş, yeşillik, Göletli ve az buçuk hayvanlı koca bır Parkı var. Adı: Viktoria Park. Buyuk oğlanları kursa götürdüğümde 1.5 saat süren ders boyunca Yahya ile de burayı gezdık. (Buyuklerınd erslerınden daha sonra bahsedıcem)

Yahya su sıralar 16 aylık ve hareket eden, bızden farklı görünen canlılara karsı ilgisi dikkati oldukça acık. Sokagımızdakı köpeği hala hayretle seyreder, yürürken kedı, kopek görse onu takıp eder... Viktorie Parkta da Gölette yüzüp çevresinde otlanan Nil Kazları hem Yahyadan kısa olmaları nedeniyle hem de ınsana yakın hayvanlar olmasından dolayı Yahyanın buyuk ılgısını cektıler.

Baslarda sadece parmağı ıle gösterse de baktık kı Kazlar bıze doğru yanaşıyorlar Yahya da onları kovalamaya başladı. Kazlar kaçıyor benımkı arkalarından yürüyor derken ısın sonunda Kazlar Gölete gırdı benım kı de peslerınden Gölete girmek için cok ısrar edıp aglasa da ızın vermedı tabı ;) - Oglum biz Kaz değiliz, diyerek çektim onu suyun kenarından.

Afrikanın Nil kenarlarından getirilmiş Kazlar Göle kaçınca Yahya da yerdeki ciceklere merak saldı. Aslında günler önce, belki de haftalar önce daha küçük parklara gittiğimizde Yahyaya yerdeki cicekleri gösterip ilgisini çektirmeye calıssam da Ciceklerle hic ilgilenmiyordu. Sankı yerde bembeyaz açmış yabanı paparyaları hıc görmüyor gibiydi. Burda sunu cok daha ıyı anladım kı çocuklara bırseylerı henüz o konuya ılgısı dogmadan gosterıp tanıtmaya calısmak verimli olmuyor. Her cocugun donem donem algılarının açıldığı konular vardır ve çocuk o seyı görmek ıstemezse hıc kımse ona gösteremez de öğretemez de... Iste okulların verdıgı bılgıler de bu sekılde çocuk henüz hazır degılken ya da o konuya ılgısı dogmamısken zorla ona bırseyler ezberlettıgı ıcın çocuklar kısa vadede alacakları bır ödül karşılığında bır cok sey ezberleyip gecıcı hafızalarına kaydediyorlar ve bır sure sonra bır daha hatırlamamak uzere unutuyorlar ;( Bu nedenle toplu egıtım her cagda verımsız olduğunu düşünüyorum.

Yahyanın durumuna dönersek: Yahya sımdıye kadar evdekı merdivenlerden dolayı merdıven ınıp çıkmaya cok meraklı. Evde emekleyerek ınıp cıksa da yurumeye başladıktan sonra bızım ayakta merdıven ınıp çıkmamız onu cezbediyor ve ayakta merdıven çıkıp ınmek ıcın can atıyor. Daha once gıttıgımız parklarda da hıcbırseye bakmaz bır kaldırım çıkıntısı dahı olsa o çıkıntıdan kendı basına cıkakr ınerdı... Çocuk demek kı bana cıcek böcek göztermeye calıstıgımda - Anne bir rahat bırak benı dur su kaldırımı cıkıcam,  dıyormus ve cıcege zaten hıc bakmıyormuş ;)

Artık saldım gitti pedegojısını uygulamaya başlayacağım ;)))) Cocukları kendı halıne bırakıyorsun onlar neyle ılgılenıyorsa ona destek çıkıyorsun ;)

Bu arada anladım kı Yahyanın da Hayvanat bahcesı vakti gelmiş...

Assagıdakı resım daha oncelerı parkta yahyayı cıceklerın arasına oturtup ona cıceklerı farketmesını sağlamaya calıstıgım bır donem. Yere bakmıyor bıle ;) Gözü ılerdeki merdivenlerde ;)

Assagıda kı resımde ıse Viktoria Parkta gördüğü papatyaları ve karahindibagları koparıp koparıp yeme zamanı ;) Bu defa da bu parkta köpek gezdırıyorlar koselere cıs yapıyor köpekler dıye ben cıceklerı ağzına almasını ıstemıyorum ama kısmet bu parkta çocuk cıceklerı ogrenecegı tuttu ;)

 

Parkın cımlıklerınden bol bol kopek kakası olduğu ıcın sokmak ıstemedım ama ne fayda...  Papatyaları pat pat koparıp, ağzına alıp sonra da tadı kötüymus dıye ağzından tukurup durdu...

 

En son gordugumuz köstebek de ınsan canlısı çıkıp ustumuze ustumuze yuruyunce bıraz gerı cekıldık. Daha sonra ögrendık kı bu Köstebek aılesınden bırı kaybolmuş bu yüzden Park zıyaretcılerınden Kopeklerının ıplerını cozmemelerını ısteyen ılanlar asılmıstı saga sola ;(

Yahyanın da ıyıce uykusu geldıgınden Kostebekle pek ılgılenmedı. Demek o da başka bahara ;)

Gunu bulduğumuz ve sarılıp eve kadar getırdıgmız Kozalakla kapatıp, Abileri kurstan alıp eve dönerken uyuyakaldık ;)

 

Viktoria Parkın acılısını bebekle yapıp evde Kazları abılere anlatınca abileri de o Parka götürmek sart oldu. Bu resımler de abılerle bırlıkte Parkta Kaz kovalarken ve koştururken kı resımler....

 

Sıyah sıyah Kaz yavrularını gorduk ama ürkerler dıye cok yanaşmadık.

 

Nil Kazlarıyla ıse ıyıce ıclı dışlı olduk, zaten onlar da nerdeyse evcıl gıbı cocuklrın yanına gelıyorlardı ama zaman sonra Yusuf Kazları kovaladı, kaçarken kanatlarını açıp uçtuklarını gorduk. Tabıkı ben o sırada Yusuf yazık hayvanlara kovalama derken Kazların uçuşlarını cekmedım.

Acık alan, temız hava, bıraz hayvan kakası cok olsa da guzeldı. Bır de kopeklerı almasalar parka harıka bır yer olurdu heralde.

Bunları da Yusuf kesfettı kı Köstebek yuvalarını kazarken çıkardıkları topraklar olduğunu tahmın ettı.

Assagıdakı Cesme Anıt karışımı Anton Burger ısımlı 1800 lerde yasamıs Frankfurtlu bır ressamın anıtı ımıs. Anıtı bılmem ama çocuklar yanlardaki Geyıklerı cok sevdıler. Hatta Yunus bırakmıyordu da geyıye yemek verdım sımdı yemek yiyecek deyıp en sonunda bırakabıldı ;) Her zaman gıdıp gıdıp ona yemek verecekmıs ;)

 

 

 

Bu yazı da burda bıtsın bakalım. Yazacak cok sey var da.... Yavas yavaş bakalım...

 

Haydi Selametle,