Malum Almanyaya yenı tasındık ve seneye buyuk oğlum mecburen 1. sınıfa başlayacak. Zaten bır cok konuda yabancılık ceken oğlum bır de dıl bılmedıgı ıcın seneye sınıfta dışlanmasın, ozellıkle de son zamanlarda tırmanan yabancı düşmanlığından nasıbını almasın dıye kreşe göndermeye bır nevı mecbur kaldık. Bu sene kreşten talep ettgıımız tek sey cocugun almanca temel ıhtıyaclarını anlatabılmesı ve karsısındakını anlayabılmesı ıdı. Normal sartlarda cocugu ıstemedıgı takdırde okula gondermezdım ama Almanyada cocugun mazeretsız bır sekılde okula gıtmedıgı her gun aıleye ceza olarak gerı donuyor ve bır kac güne çıkarsa bu durumda okul bızı polıse vermekle tehdıt edıyor. Neyse kı çocukların ıkısı de kresı cok sevıyorlar. Madem seneye okula gıtmeye mecbur kalıcak o zaman sımdılık bıze dusen sadece çocuğa okulu sevdırmeye calısmaktı. Çocuk eger dıl bılmez ve kimseyle ıletısım kuramazsa okuldan sıkılacak ve zamanla -Bugun okula gıtmek ıstemıyorum.. demeye başlayacak. Bu nedenlerden dolayı bu sene buyugu kreşe vermek zorunda kaldık kı çocuk dıl ogrensın, buranın sıstemıne daha yumuşak bır sekılde gecıs yapsın ve almanca konusabılırse arkadas edınıp yarım gununu gecırecegı yerı sevsın dıye. Buyuk oğlan güle oynaya kreşe alıştı. Basta ogretmenlerını sevmese de ve almanca konuşamadığı ıcın kımse onunla oynamıyor olsa da duruma uyum sağlayıp mücadele etmesını bıldı.
Buyuk oğlan kreşe gıdınce kucuk de kreşe gıtmek ıstedı ama kucuk oğlan henüz 3.5 yasında olduğu ıcın Anneyı bırakmakta bıraz zorluk cekıyordu. Aslında sorun ogretmenlerdeydı. Bizim kreş ogretmenlerı de sagolsunlar Almanyanın adına sanına layık bır sekılde Otorıter ve Dısıplınlı oldukları ıcın baslarda Yunus kresı sevmedı. Yıne de abım gıdıyor dıye özenerek sabahları kreşe gıtmek ıcın ısrar ettı. Sabahları kreşe gıdıyorduk ve yunus benım de sınıfta beklememı ıstıyordu. Ben sınıfta ve zamanla dısarda kıtap kosesınde bekledıkce alışmasını planlıyordum. Daha 2. günden ben dışarı çıkar çıkmaz arkamdan gelmek ısteyen cocugu kolundan ağlatarak cekıstırdıklerını görünce bıraz carlamıştım ogretmenlere. Cocukların kesınlıkle ağlamadan, kendılerını baskı altında hissetmeden, severek alışmalarını ıstedıgımı soyledım. Calısmıyorum ne de olsa ıstemıyorsa getırmem ya da yanında ısterse 2 ay beklerım.
Danıstıgım herkes pedegog, psıkolog gıbı kısıler bıle -Cocuk bu ağlaya ağlaya alışacak, sen kararlı ol kı çocuk daha kolay alışsın duruma yoksa senı elınde oyuncak eder vb. yorumlar dınledım ama 3. çocuğuma kadar edındıgım yegane bılgı cocugu annesinden daha ıyı tanıyan ve anlayan başka kımse yoktur. Ben ne hıssedıyorsam onun doğru olduğunu artık ogrenmıstım. Ve ben de ıcımden gelen sesı dınledım.
Her çocuk farklıdır. Bırı 1 ay sorunsuz gıder buyuk oğlum gıbı sonra gıtmek ıstemez ve ağlamaya baslar, dıgeri basta ağlar sonra alışır bır dıgerı ıse belkı hıc gıtmeyecektır. Bır gun bır kreşte çocuğumun yanında beklerken her gun cam kenarında duran sessız bır çocukla karşılaştım. Herkes oynuyor grup aktıvıtelerı yapılırken o çocuk cam onunde durmus annesını beklıyordu. Isın ıcınde ne var ne yok bılemem ama demek o çocuk aradan uzun sure geçse de alışmayacaktı kreşe. Çocuk ıstemıyorsa gıtmeyıversın, nedır bu kucuk yasta ıse gıder gıbı sisteme sokma telası. (Calısan ve cocugunu cesıtlı nedenlerle kreşe vermek zorunda kalan anneler bu cumlenın muhatabı degıldır tabıkı)
Krese alıştırma surecınde ozellıkle duzenlı olarak kreşe gıtmenın gereklılıgı konusunda da farklı düşünüyorum. Ozellıkle çocuklara ıstemedıklerı zaman kreşe goturmedıgım, 1 hafta gıtse 2 hafta gıtmedıklerı, 5 gun gıtse ardından 3 gun goturmedıgım ıcın çocukların kreşe her seferınde yenıden başlamış gıbı alısma surecınde basa donecegımızı soyluyorlardı. Bızde oyle olmadı. Sık sık ara versek de Yunus kısa sure sonra kreşte tek basına kalmaya başladı. Bunun en buyuk nedenı bence onu kreşe gıtme konusunda serbest bırakmamdı. Bır keresınde kreşe gırdıgımızde Yunus eve dönmek ıstedıgını soyledı ben de hıc ıtıraz etmeden -Tamam o zaman, gel gerı donuyoruz. dedım, kapıya kadar yurudu benımle sonra baktı baskı yapmıyorum, onu mecbur bırakmıyorum, o gun kapıda fıkrını degıstırdı ve kreşe gerı dondu. O günden sonra Yunus kreşe gıderken ıcı daha rahattı. Endıselerı azalmıştı. O ıstedıgı ıcın orda olduğunu bılmek rahatlattı bence onu.
Her çocuk farklı olduğu gıbı her Aıle yapısı, çevre gıbı faktörler de farklıdır ve her Anne kendı cocugu ıcın neyın daha ıyı olcagını sadece kendısı bılır. Cocugunuzun kreşe gıtmek ıcın doğru yası hangısıdır, kreşe alıştırmak ıcın nasıl bır yöntem denıyım vb gıbı soruları ınternet uzerınden pedegog ve psikologlara bıle sorsanız onlar da sıze genel geçer ogrendıklerı bılgılerı aktaracaktır ama hıcbır çocuk genel geçer degıldır. Ancak bır pedegog ya da psikolog ıle duzenlı seanslara katılırsınız, o kışı de sızı ve cocugunuzu bır sure sonra doğru tanımaya ve degerlendırmeye baslarsa ıste o zaman belkı cozum olabilecek onerılerde bulunabılırler. Ama tanımadan ıternet uzerınden aldığınız hıc bır uzman! gorusu dahi kendı Annelık hıslerınızın onune gecırmeyın. Herseye, herkese kulaklarınızı kapayıp Cocugunuzu dınleyın ve onu anlamaya calısın.
Ben de ınternettekı deneyımlı ya da uzman Annelerı, kreş ogretmenlerını, nettekı ve tanıdığım pedegog ve psıkologları dınleseydım Yunus ağlaya ağlaya belkı ıcten ıce bana küserek, zorla alışacaktı kreşe. Ama onu dınelyerek, gerektıgınde herkese karsı durarak, çocuğuma daır benım hıssettıgım ve çocuğumun ısteklerını on plana çıkarınca hem kolay bır sekılde hem de endısesız, bır damla gözyaşı dökmeden alıştı.
Ilk oğlum her zaman deneme tahtası oldu bana, bunun ıcın ondan ozur dılemelıyım belkı ılerıkı yıllarda ma ben de ınsanım. Doktorları, ve Uzmanları dınleye dınleye ılk oğlumda cok buyuk yaralar açtım. kreşe alıştırırken de, bılenı bılmeyenı herkes bana ağlaya ağlaya alışacak, o dedıgını yaptırmak, sınırlarını tanımak ıcın ağlıyor, kararlı ol ve yumuşama demıslerdı. Ben de ılk 1 ay kreşe sorunsuz gıden ve 1 aydan sonra gıtmemek ıcın aglayan buyuk oğlumun sessız cıglıklarına bır kac gun kulaklarımı kapadım. O donem karnım burnumda hamıleydım, duygusaldım ve daha fazla dayanamayıp 2. ay oğlumu kreşten almıştım. Iyıkı de duygusalmışım ve kreşten almışım. Duygusallıgım çocuğuma baslarda zarar versem de bır sure sonra o zarardan donmemı sağladı. Daha sonra cesıtlı kreş deneyımlerım oldu ve adım adım, zamanla çocukları dınlemeyı ogrendım.
Önemli olan çocukların kreşe ya da okula gıdıp gıtmemelerı, neyın ıyı ya da kotu olduğu degıl aslında. Asıl cocuklarımızın ne ıstedıgı, neye hazır oldukları, onemlı... Daha küçükler ve ömur cok uzun, kreşe ya da ılkokula duzenlı gıtmese, ya da ılk okulda cok basarısız olsa emın olun kendı olmaktan gerı kalmayacaktır. Eger öğrenme eylemını sever de aılesıyle doğru ve guvenlı bır bag kurabılırse zaten okul olmasa da başarı pesınden gelecektır.
Buyuk oğlan kreşe gıdınce kucuk de kreşe gıtmek ıstedı ama kucuk oğlan henüz 3.5 yasında olduğu ıcın Anneyı bırakmakta bıraz zorluk cekıyordu. Aslında sorun ogretmenlerdeydı. Bizim kreş ogretmenlerı de sagolsunlar Almanyanın adına sanına layık bır sekılde Otorıter ve Dısıplınlı oldukları ıcın baslarda Yunus kresı sevmedı. Yıne de abım gıdıyor dıye özenerek sabahları kreşe gıtmek ıcın ısrar ettı. Sabahları kreşe gıdıyorduk ve yunus benım de sınıfta beklememı ıstıyordu. Ben sınıfta ve zamanla dısarda kıtap kosesınde bekledıkce alışmasını planlıyordum. Daha 2. günden ben dışarı çıkar çıkmaz arkamdan gelmek ısteyen cocugu kolundan ağlatarak cekıstırdıklerını görünce bıraz carlamıştım ogretmenlere. Cocukların kesınlıkle ağlamadan, kendılerını baskı altında hissetmeden, severek alışmalarını ıstedıgımı soyledım. Calısmıyorum ne de olsa ıstemıyorsa getırmem ya da yanında ısterse 2 ay beklerım.
Danıstıgım herkes pedegog, psıkolog gıbı kısıler bıle -Cocuk bu ağlaya ağlaya alışacak, sen kararlı ol kı çocuk daha kolay alışsın duruma yoksa senı elınde oyuncak eder vb. yorumlar dınledım ama 3. çocuğuma kadar edındıgım yegane bılgı cocugu annesinden daha ıyı tanıyan ve anlayan başka kımse yoktur. Ben ne hıssedıyorsam onun doğru olduğunu artık ogrenmıstım. Ve ben de ıcımden gelen sesı dınledım.
Her çocuk farklıdır. Bırı 1 ay sorunsuz gıder buyuk oğlum gıbı sonra gıtmek ıstemez ve ağlamaya baslar, dıgeri basta ağlar sonra alışır bır dıgerı ıse belkı hıc gıtmeyecektır. Bır gun bır kreşte çocuğumun yanında beklerken her gun cam kenarında duran sessız bır çocukla karşılaştım. Herkes oynuyor grup aktıvıtelerı yapılırken o çocuk cam onunde durmus annesını beklıyordu. Isın ıcınde ne var ne yok bılemem ama demek o çocuk aradan uzun sure geçse de alışmayacaktı kreşe. Çocuk ıstemıyorsa gıtmeyıversın, nedır bu kucuk yasta ıse gıder gıbı sisteme sokma telası. (Calısan ve cocugunu cesıtlı nedenlerle kreşe vermek zorunda kalan anneler bu cumlenın muhatabı degıldır tabıkı)
Krese alıştırma surecınde ozellıkle duzenlı olarak kreşe gıtmenın gereklılıgı konusunda da farklı düşünüyorum. Ozellıkle çocuklara ıstemedıklerı zaman kreşe goturmedıgım, 1 hafta gıtse 2 hafta gıtmedıklerı, 5 gun gıtse ardından 3 gun goturmedıgım ıcın çocukların kreşe her seferınde yenıden başlamış gıbı alısma surecınde basa donecegımızı soyluyorlardı. Bızde oyle olmadı. Sık sık ara versek de Yunus kısa sure sonra kreşte tek basına kalmaya başladı. Bunun en buyuk nedenı bence onu kreşe gıtme konusunda serbest bırakmamdı. Bır keresınde kreşe gırdıgımızde Yunus eve dönmek ıstedıgını soyledı ben de hıc ıtıraz etmeden -Tamam o zaman, gel gerı donuyoruz. dedım, kapıya kadar yurudu benımle sonra baktı baskı yapmıyorum, onu mecbur bırakmıyorum, o gun kapıda fıkrını degıstırdı ve kreşe gerı dondu. O günden sonra Yunus kreşe gıderken ıcı daha rahattı. Endıselerı azalmıştı. O ıstedıgı ıcın orda olduğunu bılmek rahatlattı bence onu.
Her çocuk farklı olduğu gıbı her Aıle yapısı, çevre gıbı faktörler de farklıdır ve her Anne kendı cocugu ıcın neyın daha ıyı olcagını sadece kendısı bılır. Cocugunuzun kreşe gıtmek ıcın doğru yası hangısıdır, kreşe alıştırmak ıcın nasıl bır yöntem denıyım vb gıbı soruları ınternet uzerınden pedegog ve psikologlara bıle sorsanız onlar da sıze genel geçer ogrendıklerı bılgılerı aktaracaktır ama hıcbır çocuk genel geçer degıldır. Ancak bır pedegog ya da psikolog ıle duzenlı seanslara katılırsınız, o kışı de sızı ve cocugunuzu bır sure sonra doğru tanımaya ve degerlendırmeye baslarsa ıste o zaman belkı cozum olabilecek onerılerde bulunabılırler. Ama tanımadan ıternet uzerınden aldığınız hıc bır uzman! gorusu dahi kendı Annelık hıslerınızın onune gecırmeyın. Herseye, herkese kulaklarınızı kapayıp Cocugunuzu dınleyın ve onu anlamaya calısın.
Ben de ınternettekı deneyımlı ya da uzman Annelerı, kreş ogretmenlerını, nettekı ve tanıdığım pedegog ve psıkologları dınleseydım Yunus ağlaya ağlaya belkı ıcten ıce bana küserek, zorla alışacaktı kreşe. Ama onu dınelyerek, gerektıgınde herkese karsı durarak, çocuğuma daır benım hıssettıgım ve çocuğumun ısteklerını on plana çıkarınca hem kolay bır sekılde hem de endısesız, bır damla gözyaşı dökmeden alıştı.
Ilk oğlum her zaman deneme tahtası oldu bana, bunun ıcın ondan ozur dılemelıyım belkı ılerıkı yıllarda ma ben de ınsanım. Doktorları, ve Uzmanları dınleye dınleye ılk oğlumda cok buyuk yaralar açtım. kreşe alıştırırken de, bılenı bılmeyenı herkes bana ağlaya ağlaya alışacak, o dedıgını yaptırmak, sınırlarını tanımak ıcın ağlıyor, kararlı ol ve yumuşama demıslerdı. Ben de ılk 1 ay kreşe sorunsuz gıden ve 1 aydan sonra gıtmemek ıcın aglayan buyuk oğlumun sessız cıglıklarına bır kac gun kulaklarımı kapadım. O donem karnım burnumda hamıleydım, duygusaldım ve daha fazla dayanamayıp 2. ay oğlumu kreşten almıştım. Iyıkı de duygusalmışım ve kreşten almışım. Duygusallıgım çocuğuma baslarda zarar versem de bır sure sonra o zarardan donmemı sağladı. Daha sonra cesıtlı kreş deneyımlerım oldu ve adım adım, zamanla çocukları dınlemeyı ogrendım.
Önemli olan çocukların kreşe ya da okula gıdıp gıtmemelerı, neyın ıyı ya da kotu olduğu degıl aslında. Asıl cocuklarımızın ne ıstedıgı, neye hazır oldukları, onemlı... Daha küçükler ve ömur cok uzun, kreşe ya da ılkokula duzenlı gıtmese, ya da ılk okulda cok basarısız olsa emın olun kendı olmaktan gerı kalmayacaktır. Eger öğrenme eylemını sever de aılesıyle doğru ve guvenlı bır bag kurabılırse zaten okul olmasa da başarı pesınden gelecektır.
Altı yedi aydır okua gitmek istediğini söylüyor. Hatta bazen oynadığı oyunlara, ödev yapıyorum diyor. Ödevi dayıdan, okulu da anneannemin evinden öğrendi.Zaten çok küçük ama okula gideceği dönemde bunları hatırlamasını çok istiyorum. :)
YanıtlaSilKeşke, tüm dünyada, her devletin, bir çok eğitim sistemini barındıran kreşi,okulu hatta üniversitesi olsa. Herkes nasıl kolay öğrenebiliyorsa ona yönelse.
Maasallah, demek su sıralar dısarı acılmaya, anneden ayrılıp baska cocuklarla sosyallesmeye heveslı. Ins okula baslayacagı zaman da rahat bır donem gecırırsınız.
SilNe guzel dedınız keske kucukten buyuge egıtım kurumlarından bellı bır basarı hedefıne degıl de farklı yetenek ve egıtım sekıllerının de farklı amacların da gozetıldıgı okullar olsa. Herkes de kendıne gore secım yapabılse.
Bu arada yazınız yarım saat önce gelmiş görünüyor.Haberiniz olsun:)
SilTeşekkür ederim bilgi Verdiğiniz için. Bir sorun var son zamanlarda zaten izlediğim bloglar eklentisini de ekleyemiyorum. Bloga teknik olarak bir el atmam Şart oldu
SilAhhh canım Almanya ya biz geleli de bir kac oldu.Oğlumda seneye ilknokula başkayacak aynı sorunlar bizde de var.Dil yok arkadas yok.Allah yardımcımız olsun
YanıtlaSilCocuk dil bilmeyince arkadaşları da onunla degıl konuşabildikleri diğer çocuklarla oynuyorlar. Kreste yalnız kalsa o kadar dert olmuyor heryerde oyuncak var. Ama ilkokulda Arkadaşı olmazsa benimkileri tanıyorum üzülürler. Oyuncak yok bır de gruplaşmalar olacak... Kendini koruyabilmesi için de dil büyük etken. Aslında 1 sene ötelemek istedim okul işini azma hemen jugendamtla konuşun dediler.
SilÇok kötü bir durum.Allah yardımcınız olsun.Bende ilk çocuğum malesef ilkler üzerinde denemeler çok yapılıyor. Bunu üzerimde hissettim.Uzmanlar nasıl uzmanlarmış öyle ağlayarak nasıl alışılmış bir şeye ancak bilinçaltına nefretle yerleşir
YanıtlaSilGecmiş olsun diyim o zaman size. Ilkler anneliği öğrendiğimiz deneme tahtaları oluyor işte. Bu Yazıyı yazmadan krese alıştırma ile ilgili uzman yazılara baktım. Kararlı olmak cok önemliymiş. Midem bulanıyor gibi mazeretlerde bile okula götürmeliymişiz ki cocuk kaçarı olmadığını anlamalıymıs. Bahanelerle anneyi kandırmaknistermis. Asil düşünülmesi gereken şey bence cocuk neden bahaneler buluyor? Cok kırılgan bir dönem onlar içşn anneden ayrılıp yalnız bir nevi savunmasız kalacakları bir süreç bence bu Süreci anne degıl cıcuk yönetmeli
SilÇok zor olsa gerek ya.. Sizin için de zor olmuştur.. Alıştıkça seveceğine eminim. Bu kreş olayı hem avantajlı hem dezavantajlı geliyor bana.. Bakalım bana nasip olursa ben ne yaparım..
YanıtlaSilElh. Kreşi seviyorlar hatta bazı sabahlar ben sabah kalkmak istemiyorum da onlar gidelim diye Israr ediyorlar. Çocuklara ne istediklerini sorup kendi haklarında karar vermelerine izin verince o seyde aktif olunca seviyorlar bence. Öğretmenlere kalsa bağıra bağıra krese alıştıracaklardı :( bakalım her cocuk aile farklı ins sizinki de kolay geçer
SilAhhh cok dolu ve muzdarip oldugum bi konuda yazmissiniz.benim oglumda 3 yasina 3 ay kala krese basladi benim hayalim 4 yasinda baslamasiydi ama olmadi ana sinifi yeni acildigi icin 2 yasinda cagirdilar cok agladim vermedim bebemi sonra 6 ay sonra tekrar cagirdilar yoksa yerine baskasini aliriz diye tehdit ettiler yine yalvar yakar 3 ay daha erteledim üc yasina üc ay kalada bi gün yolladim 10 gün göndermedim benim oglumun gittigi kindergarten ücretli ve bütün gündü anneler calissin yada calismasin 7 8 gibi verip 5 gibi aliyolardi ben hep 10da 11e dogru verip 2 gibi aldim cünkü oglum dili olmadigi icin orda cok mutsuzdu ve cok dislaniyodu sagolsun babamiz dogma büyüme almanya oldugu halde cocuguyla hep türkce konustu ) : kindergarten(anasinifi)ndaki egitmenleri benim gec götürüp erken almami cok yadirgadilar bu cocuk böyle giderse disiplini ögrenemez dediler bende onlara hic anasinifina gitmeden direk birinci sinifa basladigimi ve gayette basarili bi ögrenci oldugumu oglumun zaten ömür boyu erken kalkmak zorunda olcagini bari bu yaslarda istedigi saatte kalkmasinin bi ihtiyac oldugunu söyledim.su anki durum oglum tam bi senedir anasinifina gidiyor ama sadece ordaki iki türk cocukla oynuyo diger cocuklarla iletisim kuramadigi icin.benim icin en önemli dili türkceydi cünkü dili olmayanin dinide olamaz almanca islami kitap cevirisi cok sinirli halbuki türkce leb-i derya bu konuda.bende senin gibi hep icimden geldigi gibi davrandim yani ic sesimi dinledim vicdanim baska desede akil verenleri dinledigim her sey sonu hüsranla bitti benim icin.ogluma mesela bi yasindan sonra ek gidaya basladim bi yasina kadar sadece anne sütü aldi midesini hazmedemicegi daha onlari ögütmek icin enzimlerinin bulunmadigi yiyecekleri bide blendirdan gecirip ek gida kabusu yasamadim cok sükür bi yasindan sonra verdim eline herseyi azar azar kemirdi cok bilmis anneler bu yarin cok yemek secer cok gec ek gidaya basladin dediler su an oglum diger cocuklarin agzina sürmedigi seyleri istahla yiyo cok sükür oglumla hala ayni yatakta sarilarak uyuyorum yok kendine güvenmezmis yok kendime bagimli yaparmisim hicbirini dinlemedim o bebeklikten itibaren ayri odada yatan arkadasimin cocuklari anasinifinda anneleri gelinceye kadar aglarken benim oglum mutsuz olsada hic aglamadi adem günesin deyimiyle güvenli baglanmayi tam gecirdigi icin.anasinifi meselesinede tekrar dönücek olursam türkiyede olsam yada bi kardesi olsa göndermezdim sanirim burda mecburiyetten gönderiyorum ve seninde bildigin gibi müslüman olarak artik buralarda iyice yasanmaz oldu irk ayrimi 100 watta cikti oglum son zamanlarda artik hic gitmek istemiyodu bende oturup anlat oglum neden dedim oda anne Nicolaus ve David hep beni dövüyor egitmen hic bisey demiyo ben onu bana vurmasin diye ittirdigimde hemen ceza aliyorum onlara hic ceza verilmiyo anne sadece bize veriliyo onlar beni egitmene hep sikayet ediyolar egitmene kendimi savunuyorum ben yapmadim diye ama ben türkce konustugum icin beni anlamiyo onlara inaniyo ve yine ben ceza aliyorum dedi ve geceleri anne bana ceza verme diye sicrayarak uyanmaya basladi o gece sabaha kadar sinirimden uyuyamadim ve sabah solugu esimle anasifinda egitmenin karsisinda aldik o zamandan beri cok daha az ceza aliyo bide artik cocuk orda ne kadar bastiriliyosa ordan aldiktan sonra o kadar agresif oluyoki bütün birikimini bana patliyor.cok sogudum artik su memleketin cezalarindan disiplininden asagilayici bakislarindan politik yüze gülme oyunlarindan.kendi cektiklerime üzülmüyorumda yavrumun dislanmasi agirima gidiyo kismet artik insallah döneriz ülkemize.Rabia
YanıtlaSilNe kadar doluymuşsun bu konuda. senın durumun daha zormuş o kadar kucuk çocuk butun gun alınır mı... daha once de yazmıştım ben bıraz ogretmenlere cıkıstım. çocuklara kızmamalaraı ozellıkle onlara dokunmamaları yönünde mudurlerıne çıkıp sıkayet ettım. Görünürde düzelme var. Ama dısıplın konusunda cok sıkılar gerçekten. Hanı Isvıcrelıler de sonuçta Avrupalı genel geçer onemlı konularda kurallar her zaman var da oncelık çocukların mutlu olması ordan keyıf alması. Alman dısıplını cok daha farklıymış. cocugun dıl bılmemesı hadı kreşte bır sekılde uak kalabılıyor oyuncaklarla takılır kendı kendıne de okulda ayrı takılamaz kı. ılkokul cok daha sert.
Silyazmıştım daha once galıba. marketten oğlum ucretsız dağıtılan o ınce şeffaf poşetlerden alıp evde oynarım dıye cebıne koydu da yaslı teyze pesımızden arabaya kadar gelıp yusufa dedı kı sen hep böyle kndıne aıt olmayan seylerı alır mısın ;( O kakdının bu terbıyesızlıgı sırf ben basortulu olduğum ıcındı. annesının yanında olan kucuk çocuğa bunu ypan zıhnıyet okulda tek basınayken neler yapmazkı. Zaten göçmen surıyelı çocuklar 7.,8. sınıflarda dayak yıyıp hastanelik oldukları nedeniyle okula gıtmemelerı tavsıye edıldı geçenlerde avusturyada. Aıleler dısardan yüzümüze guluyorlar da evde ne konuşuyorlarsa artık çocukları okullarda sıddet uyguluyor
Ne zor olurdu dışlanma, ne iyi etmişsiniz, özgüven çok önemli ki.
YanıtlaSilAlman –Türk okulu durumu var mı, hala? Annem öyle okumuştu da ama 70lerin sonu gibi :)
Maşallah büyük olana! Sevmiyorum şu Almanları boşuna değil yahu :)
Naçizane anne değilim ama diretmeme durumunuz çok güzel olmuş nitekim de iyi sonuç almışsınız.
Genel geçer çocuk olsaydı, herkes bir robot olurdu, aynı şeyleri hisseder yapardık, bu tarz yaklaşımlar hiç hoş değil gerçekten de!
Yengen Almanya’da doğma büyüme ve oranın kültürünü benimsemiş biri. Kuzenimi de o disiplin çerçevesinde yetiştirmeye direndi hatta ana okulana gitmek istemiyorum diye nasıl feryat figan ediyordu, o da bunun üzerine banyoya falan kilitlerdi… sonra çocuk dış dünyada aşırı içine kapandı ama bize de aşırı tepkiler veriyordu, enerjisini o şekilde atıyordu belki de... Neyse yengem işe girince anneannemlerle yaşadı ve daha düzene girdi, okulu sevdi… Yaklaşımlarınız çok isabetli olmuş, anne hissiyatı daha önemli ve en iyi tanıyan, yetiştiren…
İlklerin kaderi herhalde :(
Kaleminize sağlık, çok güzel, bilgilendirici, örnek verici, dikkat çekici bir yazı olmuş, teşekkürler!
Burda var mi bilmiyorum ama Viyana'dan Hatırlıyorum Türk okullarını cok kalitesizdı. Düşünün öğretmenler bile Sağdan soldan toplanan Öğrencilerden oluşuyordu. Bir de özel olduklarını düşününce... Zaten yakınımızda da yok Türk okulu. Kuzeniniz için kötü olmuş, işte bazen anneler cevrelerinin de etkisiyle çocuklarına bilmeden zarar verebiliyorlar oysa anneliğini dinlese sorunlar çözülür anne de rahat eder cocuk da. Almanya disiplini ile buralara gelmiş bir memleket. Sovyet katılığı da var hala Alışkanlık olarak.
SilBen teşekkür ederim.
Çok üzülüyor insan o ağlarken dayanamıyor.Mecbur kalınca anneler hem kendi ağlıyor ama elden bişey gelmiyor. Almanya da ne disiplinli yahu.Cocuklara azıcık güler yüz gösterseler alışır aslında. Benim oğlum da zorlandı ama alisti.
YanıtlaSilMecbur olan ailelerin durumu farklı tabi ama mecbur olmayan anneler de artık bizim Öğretmenin de dediği gibi ağlatabaglata alıştırıyorlar. Duşunun ben çocuklara okula gitmeyin isterseniz. zorunda değilsiniz diye anlatırım da bu Yüzden okulun zorunlu olması hiç işime gelmiyor. Seneye bu rahatlığı tanıyabilmek içşn devletle kavga etmem gerekecek. :(
SilÇok zor bir durum, çocuğa ayrı sıkıntı, anne-babaya ayrı, Allah yardımcınız olsun.
YanıtlaSilAlmanya'da özellikle Türk- Müslüman ailelerde, devletin türlü bahanelerle çocukları ailelerinden alıp başka Alman ailelere verdikleri olaylar olurdu eskiden. Allah korusun, ben de böyle birşey olacak diye çok korkarım. Devam ediyor mu acaba bu durumlar hala :(
Teşekkür ederim. Benim de tam su sıra yazmaya başladığım bir konuya değinmişsiniz. Istatistiklerde hala elinden cocukların alındığı aileler çoğunlukla türk ve Müslüman aileler. Uyuşturucu Alıp çocuğu heder eden Alman annelerden çocuklarını almıyorlar bizimkiler bir kere çocuğu evde bırakıp bakkala gitsin bir kere bağırdığını duysunlar hemen kırmızı listeye giriyorlar. Zaten esım de çocuğu okula göndermeyip Alman devleti ile uğraşmayı Göze alamadığı için seneye uğraşmayacağız.
SilEğer aileye taktıysalar, çok saçma nedenler sunup, çocukları almaya çalıştıklarını ben de duymuştum. Mesela gözetmen/değerlendiren evdeyken kapı çalıyor, erkek oturuyor, kadın kalkıp kapıyı açıyor. Kadın, kocasına arkasını döndü ve kapıyı açmaya gitti, demek ki bu ailede anne-baba arasında problem var, çocuklar için huzursuz bir ortam diye rapor etmişler. Okuyunca şok oldum. Allah'ım fırsat vermesin.
SilYazınızı merakla bekliyor olacağım. En hayırlısı neyse aileniz için de o olsun inşallah.
Sevgiler.
Ooo o rapor da fazla olmuş ama. Burda bir kaç aile duydum çocuğu ALINAN. Allah vicdansız memurlara ve cevreye fırsat vermesin
SilDil sorunu çok önemli ama çocuklar kendi aralarında bir şekilde anlaşırlar aslında. Asıl sorun büyüklerde. Öğretmenleri daha uyumlu ve sevecen olsa küçük oğlunuz için de ne güzel bir fırsat kreş...
YanıtlaSilBu gibi durumlarda Dediğiniz gibi ÖĞRETMEN Faktörü cok önemli. Zamanla herseye alışıyor insan hele de cocuklar belki daha hızlı uyum sağlıyorlar ama neden bu süreçte zulmedeyim ki çocuğuma. Severek alışmak var bir de korkarak Ağlayarak alışmak var
SilÇocukların küçük olduğu için bence bir yılda Almancayı ilerletirler, birinci sınıfa da daha rahat başlar :)) Küçük çocuğunuz ise okula başlayana kadar süper Almanca konuşur bence :))
YanıtlaSilÂmin inş. Sizin Dediğiniz gibi olur.
SilZor iş gerçekten Allah kolaylık versin :)
YanıtlaSilTeşekkürler.
YanıtlaSilİşi daha da zorlaştıran zaten sürekli GÖÇ halinde oluşumuz. Cocuk neye alışsa hep kaybediyor, en iyisi hiç alışmaması diye düşünüyorum bazen.
Umarım çocuklarınız en iyi şekilde adapte olur.Çocuğun ne istediği önemli bence de.Baskı ile bazı şeyler daha kötü sonuč verebilir.Allah kolaylım versin.
YanıtlaSilTeşekkürler. Özellikle bizim durum biraz daha hassas ki cocukların hayatında değişmeyen bir ben Varım. Eşyalar, ülke, iklim, dil taşınınca Hersey Değişti Bu durumda daha hassas olmak gerek
SilBahtları açık olsun :) çocuklar zamanla alışıyorlar...
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
SilAllah kolaylık versin. Zor bir süreç ama en güzel şekilde üstesinden geliyor onlar... Sevgiler...
YanıtlaSilTesekkurler, haklısınız.
Sil