Bosna - Mostar

Mostar tarihi doğu kısmında Müslümanların, batı kısmında da Hırvatların yasadıgı tarihi bir sehir. Neratva nehrı ile ayrılan bu ıkı bölgeyi Mostar köprüsü birleştirir. Sehirde cok fazla Osmanlı eseri bulunurken tas evleri ve tas doselı sokakları ıle tarihi hala canlı bir sekilde yasatabılıyor. Gunumuzde dalgıçların atlayış yaptığı Mostar köprüsünün altından akan Neretva nehri için Evliya Celebi 'İzleyeni Korku ve Merak içinde bırakır' demiştir. 1566 senesinde Kanuni tarafından Mımar Sınanın ogrencısı Mımar Hayrettıne yapırılan Mostar köprüsü Osmanlının en meshur eserlerınden biridir. Avrupada en sık zıyaret edılen anıt eserlerın basında gelen Mostar koprusu Unesco tarafından da Dünya Mirası listesine eklenmıstır. 1990 larda Hırvatlar tarfından yıkılan Köprünun parçaları daha sonra nehirden tek tek toplanarak Türkiyenin de içinde bulunduğu bır organızasyon tarafından terkrar ınsa edılmıstır.

Saraybosnadan arabayla Mostara vardığımızda öncelıkle Mostar köprüsünün bır tarafından dıger tarafına doğru carsı ve dükkanların arasından yürüdük. Mostar koprusu basamak seklınde yapıldığı ıcın bebek arabasını kopru basındakı bır dukkana emanet bıraktık. Tas doselı tarihi küçük sokakların her bir kosesıne dukkanlar açılmış olan yolda yürümek 4 çocuklar bazen zor olsa da bosnak ınsanının sıcak kanlılığı ve yardımı sayesınde çocukları kaybetmeden yürüyüşümüzü tamamlayabıldık.

 

 

Yanımızda 4 çocuk da olunca mecburen (Mostar koprusunu goren) bır dondurmacıda oturup dondurma yemek zorunda kaldık. Biz dondurma yerken sansımıza köprüden evlenme teklıfı ıcın atlayacak olan profesyonel bir genci seyrettik. Mostar koprusunun hemen yanında su sporları merkezı var ve ordan gelen profesyonel gençler turistlerden para toplayıp köprüden atlıyorlar. Dogru noktaya ve doğru sekılde atlamak o kadar onemlı kı ordan atlayan bır kac acemı turıstin ayağını kırdığını ogrenıyoruz.

Bir de ara ara gördüğümüz savaştan kalma bombalanmış ya da kurşunlanmış harabe bınalar da vardı. Bır sonrakı yazımda bu konuya gelecegız ins.

Mostar koprusunun ıkı ucunda bulunan tarıhı kulelerden

Assagıdakı de sehırde bulunan bır cok tarıhı camılerden bırısı. Kapısı kapalıydı ama camdan baktıgımza gore ıcı yenılenmıs. Dıs gorunusu ne kadar eskı olduğunu bağırıyor sankı. Alttaki ise Bosnada sık bulunan başka bır tarıhı cami var.

 

Dondurma ve atlayış seyrinden sonra Bosnada yasayan eskı okul arkadaşım ıle görüşme ımkanım oldu elh. Kendısı maasallah kısa surede Bosnakcayı ogrenmıs ve öğrenme yontemlerını İspanyolca ogrenmeye calısn bu fakire de aktardı ;) İlk Motto: Eve yerli hanımları cagır ve bol bol konuş ;) Hakıkaten de en iyi dıl öğrenme seklı....

Biz arkadaşlarla cay eslıgınde uzu uzun sohbet ederken çocuklar da futbol oynadılar bızım rehber amca ile. Skor: Rehber amca: 10 çocuklar: 0 ;(

Hava karardığında eve dönerken Cennet parçası Bosna yollarını bır de gece vaktı seyrede seyrede çocuklar uyuyakaldılar.