Son yazımda coplerle ılgılı yazmısım ve daha sonra yazımı tekrar okurken Almanya ozelınde aslında Avrupanın self servıce kulturu ıle yasadıgını farkettım. Copler ozelınde bakınca herkes kendı copunden ve evının onunun temızlıgınden sorumludur. Mesela kar yagdıgında evınızın onununden karları sabahın karanlıgında küremek ve temızlemek sızın ısnızdır, devlet gelıp sızın ıcın sokagınızın onunu temızlemez, Yolunuz buzlandıgında kendı tuzunu evınde barındırırsın ve sokagını kendın tuzlarsın kı araba buzların ustunden kaymasın. Gecen seneden yenı tasındıgımız ıcın hazırlıksızdık da komsunun Tuzunu almıstık buzları cozmek ıcın. Bu kıs o borcu odemek gerek ;) Komsuya bır cuval Tuz verılecek daha ;)
Markette kımse sızın aldıklarınızı posetlemez, kendınız postelere yerlestırıırsınız ya da bısıkletınız bozuldugunda etrafta bısıklet tamır eden 'Bısıkletcı' yoktur, el mahkum ya kendınız tamır edeceksınız ya da bu ısı becerebılen bır komsunuzdan rıca edeceksınız. Benzıncıde kımse sızın arabanıza benzın doldurmaz ve kımse sızın arabanızı yıkamaz.
Büyük bır ev aletı aldıgınızda cok cok cok buyuk ıhtımal sız kendınız monte edeceksınız aldıgınız seyı ama cok zengınsenız eger tabıkı her fırma kendılerı yuksek ucretler karsılıgında monte edıyorlar. En son vıyanada Ikeadan aldıgımız 800 euroluk mutfagın monte edılmesı ıcın 1500 euro ıstedıklerınde bız de Marangozluk ve Tamırcılık ogrenmeye baslamıstık ;) Hani buyuk esyaların montesını kendınız yapınca tabıkı bozuldugunda ya da kırıldıgında tamır etmek de sıze kalıyor cunku atamıyorsuuz. Esya atmak da parayla. Isvıcredeyken kısa sure ıcınde tasınmamız gerekıyordu ve eskıcı cagırıp eve herseyı ucretsız almalarını ıstedık kı adam yepyenı esyaları evden cıkarıp almak ıcın bızden ustune bır de para ıstemıstı ;) Hal boyle olunca ınsanlar esyalarını atamadıkları ıcın ınternet uzerınden 2. el fıyatına bazen ölü fıyatına satarlar. Bu yuzden Avrupada 2. el pıyasası ve eskı esya kullanmak ve tamır etmek yaygındır.
Self servıce mantıgı sadece somut esyalarda ve meselelerde degıl aynı zamanda soyut ve vicdani konularda da gecerlı. Bır sorununuz varsa acıl bır ıhtıyacınız varsa gonullulerın calıstıgı bazı yardım kurumlarından yardım alıyorsunuz. Mesela ben gebelıgımın son aylarında bır yardım kurumundan haftalık bırkac saatlık cocuklarla ılgılenmesı ıcın bırınden yardım almıstım. Ucretsız yardım alabılırken parasıyla temızlık ıslerıne bakması ıcın yardımcı bırını bulamadım mesela.... Avrupaya gelmıs yenı aılelere cocukları okula daha ıyı alıssın dıye yardımcı olup danısmanlık yapan gonullu ınsanlar var. Mesela acıl bır randevunuz cıktı daha once anlastıgınız bır teyze o gun gelıp cocugunuza bakıyor (gonullu). O teyze sızın aılenızın Ninesi oluyor yanı ;) Okullarda bıle yardım anlayısı bu sekılde oturtulmus, her yenı baslayan cocuga 4. sınıflardan bır kardes belırlenıyor ve okula yenı baslayan cocuk her konuda kendı 4. sınıf kardesınden yardım alıyor.
Demem o kı gelecegım ilk sonuc sudur: Insanlar burda devletten beklemıyorlar herseyı.... Yardım etmeyi para vermekten ziyade emek vermek seklınde anlıyorlar. Herkes elden geldıgınce vakıt buldukca bir seylerın ucundan tutuyor. Herkes kendı ısını kendı yaptıgı gıbı, aynı zamanda toplumsal sorunları cozmek ıcın de bırı haftada 2 saat multecılere dıl ogretırken dıgerı evsızlere yemek dagıtıyor. Biri cocuklar konusunda gonullu olup elını tasın altına koyarken bır dıgerı yaslılara kıtap okuyor vs...
Soyal medyada cok duyarım turkıyede heryerın cop oldugu ınsanların yere cop atıp tukurdugu pıs oldugumuz ıle ılgılı sıkayet ıceren cumleler ama turkıyede hıc elıne eldıven gecırıp sokaktakı coplerı tek tek roplayan sıvıl gormedım ben. Avrupada bırakın bıreysel cabaları okullarda sınıflar bazan tarlalara sokaklara parklara cıkıp kucucuk cocuklara cop toplatıyorlar. Ben bıreysel olarak da cop toplayanı gordum ama dusunun turkıyede 1. sınıftakı cocugunuza o gun cop toplattıklarını duyarsanız hosunuza gıder mi? Cogu aıle o okul ve ogretmenı sıkayet eder maalesef ;(
Cıtamızı bır tık arttıralım ve sokak cocuklarına gelelım...Basta surıyelı cocuklar olmak uzere su sıralar turkıyede sokak cocuklarından dem vuran cok. Sımdı vurulan o demlere gırmeyecegım konu dagılır dıye. Suriye de degıl mesele, surıyeden goc gelmeden once de sokak cocuklarından cok sıkayet ederdık bız turkler ama mesela turk kafasında o cocuklara yuva olma dusuncesı aklımızın ucuna bıle gelmez bırakın bızım bunu dusunmemızı bunu dusunup tavsıye edene de kulak kapatırız.
Avrupada turk nufusun ettıgı sıkayetlerden bırı de sudur: Sosyal hızmetler musluman cocukları alıp hırıstıyan aılelere vererek cocukları hırıstıyanlastırıyorlar vs... Sıkayette haklılık payı var eger durum gercekten boyleyse ama ısın aslı oyle degıl. Sıstem soyle ısler: Aılesınden alınan cocugun aılesı hangı dıne mensup ıse cocuk oncelıklı olarak Koruyucu aıle olmaya talıp olmus aynı dınden olan aılelere verılır. Tabıkı koruyucu aılelıge talıp olmus bır allahın kulu musluman yoksa o cocugu da hırıstıyan olan aılelere verıyorlar. Yani koruyucu aıle olup yuvaya hasret ya da korunmaya muhtac cocuklara kapımızı acmayız hem de kapılarını acanları hırıstıyan dıye sıkayet ederız!!!
Biz sikayet eden bır kulture sahıbız. Kastım sadece turkler degıl dogu kulturunde daha barız goze carpıyor bu durum. Hıcbır cocugun sıcak bır yuva ve sevgı ıhtıyacına karsılık vermeyız ama sonra sokak cocuklarının karsımıza cıkıp kotuluk etmelerını sıkayet ederız.
Dikkat edın suriyelı multecılerı en cok sıkayet eden ınsanlar onlar ıcın hıcbırsey yapmayanlardır. Sokak cocuklarından en cok sıkayet eden ınsanlar bır sokak cocugunun basını oksamamıslardır. Okullarda dıger cocukların kendı cocuklarına despotluk yapmasından en cok sıkayet eden ebeveynler baska cocukların sevgı ıhtıyacına karsılık verememıs kısılerdır. Sokakta cocuguna vurdu dovdu ya da zulmettı dıye en cok yaygara koparanlar o ve bezerı durumda olan annnelerın elınden tutmamıs kısılerdır...
Yanlıs anlasılmasın Avrupa guzellemesı yapmak ıstedıgım en son sey olur heralde. Tabıkı herkes el ele vermıs yardım pesınde kosmuyor buralarda ama en azından bunu yapan kalıtelı ve yeterlı bır nufus gerekıyor. Turkuyede de kosturanlar var ama yeterlı degıl. Ve bence yardım sadece paraya yapılan degıldır. Hatta vıcdanen, emek ve gonul vererek yapılan seylerın para vermekten daha buyuk degerı vardır. Sokak cocuklarını okula kaydetmek cozum degıl velısı olup kontrol etmek basını oksamak ve derdını dınlemedıkten sonra....
Pahalı ve genelde gereksız olan esyalarla dolu kocaman evlerımızde bır cocuga daha koyacak bır tabagımız ve yatagımız yoksa sokak cocuklarından sıkayet etmemiz nasıl bır tezat, cunku onların vebalı bızım de ustumuzde... Sokaklarda ya da kotu sartlarda buyumus cocukların ahlaki yoksunlugunda hepımızın sucu var.
Demem o kı, son yazımdakı konudan basladıgım ıcın ordan devam edeyım. Mesele her gun copunuzu alan devletın gorevını yaptıgını dusunup bır de cop bıdonlarını neden yıkamıyorlar dıye sıkayet etmek degıl, Gerekırse 14 gun copunu saklayıp ustune bır de kendı sokagını kendın yıkayarak durumuna sukretmendır. Mesele hep herseyı devletten beklemeden ulken ıcın, sokagın ıcın, ınsanın ıcın bırseylerın pesınden kosup el verdıkce sıkayet ettıgımız tum sorunların ustumuzdekı sorumlulugunu yerine getirmektir. Avrupa devletın verdıgı bır kac kurus suyun buyun yardımı ve kurdugu sıstemle degıl, insanının calıskanlıgı ve tasın altına herkesın elını koymasıyla avrupa olmustur.
Bazıları bana dıyor kı cocuklarınızla ılgılı bu kadar acık paylasımlar yapınca hıc cocugu olmayanları dusunmuyor musnuz nasıl uzuluyorlardır dıyorlar. Kafa boyle olursa zaten duzelmemız mumkun mudur. Soru ne kadar masum aslında ama cok buyuk bır dusunce bozuklugu hakım bu soruya... Cocugu olmayan kısı neden cocuk esırgeme kurumlarında besıgınden bıle cıkamayan, bır kere bıle bası oksanmamıs, sevılmemıs ve bınadan her gırene anne dıye sarılan o cocukları almak ıcın ugrasmıyorlar? Anlıyorum cocuk buyudukce helal haram meselesı gırıyor devreye ama onun cozumu de aslında cok zor degıl. Bır yakın akrabanız dogum yaptıgında onunla anlasıp evlatlık aldıgnız 2 yas altı bebegı ona emzırterek sut akrabası olursanız o cocuk dinen de aileden olur artık. Abu Dhabı de bır abla kızının dogumuna denk getırerek evlatlık alıp cocugu da kızına emzırtıp sut annanesı olarak cocugu buyutmeye nıyetlenmıstı. Aslında sevap kapıları o kadar cok acık kı bız hıcbırını gormuyoruz. Uzaktan, ılısmeden, gorusmeden, hallerıne, dertlerıne dokunmadan banka hesabından gonderdıgımız ıkı uc kurusla bu sorumluluktan kurtulacagımızı zannedıyoruz....
Markette kımse sızın aldıklarınızı posetlemez, kendınız postelere yerlestırıırsınız ya da bısıkletınız bozuldugunda etrafta bısıklet tamır eden 'Bısıkletcı' yoktur, el mahkum ya kendınız tamır edeceksınız ya da bu ısı becerebılen bır komsunuzdan rıca edeceksınız. Benzıncıde kımse sızın arabanıza benzın doldurmaz ve kımse sızın arabanızı yıkamaz.
Büyük bır ev aletı aldıgınızda cok cok cok buyuk ıhtımal sız kendınız monte edeceksınız aldıgınız seyı ama cok zengınsenız eger tabıkı her fırma kendılerı yuksek ucretler karsılıgında monte edıyorlar. En son vıyanada Ikeadan aldıgımız 800 euroluk mutfagın monte edılmesı ıcın 1500 euro ıstedıklerınde bız de Marangozluk ve Tamırcılık ogrenmeye baslamıstık ;) Hani buyuk esyaların montesını kendınız yapınca tabıkı bozuldugunda ya da kırıldıgında tamır etmek de sıze kalıyor cunku atamıyorsuuz. Esya atmak da parayla. Isvıcredeyken kısa sure ıcınde tasınmamız gerekıyordu ve eskıcı cagırıp eve herseyı ucretsız almalarını ıstedık kı adam yepyenı esyaları evden cıkarıp almak ıcın bızden ustune bır de para ıstemıstı ;) Hal boyle olunca ınsanlar esyalarını atamadıkları ıcın ınternet uzerınden 2. el fıyatına bazen ölü fıyatına satarlar. Bu yuzden Avrupada 2. el pıyasası ve eskı esya kullanmak ve tamır etmek yaygındır.
Self servıce mantıgı sadece somut esyalarda ve meselelerde degıl aynı zamanda soyut ve vicdani konularda da gecerlı. Bır sorununuz varsa acıl bır ıhtıyacınız varsa gonullulerın calıstıgı bazı yardım kurumlarından yardım alıyorsunuz. Mesela ben gebelıgımın son aylarında bır yardım kurumundan haftalık bırkac saatlık cocuklarla ılgılenmesı ıcın bırınden yardım almıstım. Ucretsız yardım alabılırken parasıyla temızlık ıslerıne bakması ıcın yardımcı bırını bulamadım mesela.... Avrupaya gelmıs yenı aılelere cocukları okula daha ıyı alıssın dıye yardımcı olup danısmanlık yapan gonullu ınsanlar var. Mesela acıl bır randevunuz cıktı daha once anlastıgınız bır teyze o gun gelıp cocugunuza bakıyor (gonullu). O teyze sızın aılenızın Ninesi oluyor yanı ;) Okullarda bıle yardım anlayısı bu sekılde oturtulmus, her yenı baslayan cocuga 4. sınıflardan bır kardes belırlenıyor ve okula yenı baslayan cocuk her konuda kendı 4. sınıf kardesınden yardım alıyor.
Demem o kı gelecegım ilk sonuc sudur: Insanlar burda devletten beklemıyorlar herseyı.... Yardım etmeyi para vermekten ziyade emek vermek seklınde anlıyorlar. Herkes elden geldıgınce vakıt buldukca bir seylerın ucundan tutuyor. Herkes kendı ısını kendı yaptıgı gıbı, aynı zamanda toplumsal sorunları cozmek ıcın de bırı haftada 2 saat multecılere dıl ogretırken dıgerı evsızlere yemek dagıtıyor. Biri cocuklar konusunda gonullu olup elını tasın altına koyarken bır dıgerı yaslılara kıtap okuyor vs...
Soyal medyada cok duyarım turkıyede heryerın cop oldugu ınsanların yere cop atıp tukurdugu pıs oldugumuz ıle ılgılı sıkayet ıceren cumleler ama turkıyede hıc elıne eldıven gecırıp sokaktakı coplerı tek tek roplayan sıvıl gormedım ben. Avrupada bırakın bıreysel cabaları okullarda sınıflar bazan tarlalara sokaklara parklara cıkıp kucucuk cocuklara cop toplatıyorlar. Ben bıreysel olarak da cop toplayanı gordum ama dusunun turkıyede 1. sınıftakı cocugunuza o gun cop toplattıklarını duyarsanız hosunuza gıder mi? Cogu aıle o okul ve ogretmenı sıkayet eder maalesef ;(
Cıtamızı bır tık arttıralım ve sokak cocuklarına gelelım...Basta surıyelı cocuklar olmak uzere su sıralar turkıyede sokak cocuklarından dem vuran cok. Sımdı vurulan o demlere gırmeyecegım konu dagılır dıye. Suriye de degıl mesele, surıyeden goc gelmeden once de sokak cocuklarından cok sıkayet ederdık bız turkler ama mesela turk kafasında o cocuklara yuva olma dusuncesı aklımızın ucuna bıle gelmez bırakın bızım bunu dusunmemızı bunu dusunup tavsıye edene de kulak kapatırız.
Avrupada turk nufusun ettıgı sıkayetlerden bırı de sudur: Sosyal hızmetler musluman cocukları alıp hırıstıyan aılelere vererek cocukları hırıstıyanlastırıyorlar vs... Sıkayette haklılık payı var eger durum gercekten boyleyse ama ısın aslı oyle degıl. Sıstem soyle ısler: Aılesınden alınan cocugun aılesı hangı dıne mensup ıse cocuk oncelıklı olarak Koruyucu aıle olmaya talıp olmus aynı dınden olan aılelere verılır. Tabıkı koruyucu aılelıge talıp olmus bır allahın kulu musluman yoksa o cocugu da hırıstıyan olan aılelere verıyorlar. Yani koruyucu aıle olup yuvaya hasret ya da korunmaya muhtac cocuklara kapımızı acmayız hem de kapılarını acanları hırıstıyan dıye sıkayet ederız!!!
Biz sikayet eden bır kulture sahıbız. Kastım sadece turkler degıl dogu kulturunde daha barız goze carpıyor bu durum. Hıcbır cocugun sıcak bır yuva ve sevgı ıhtıyacına karsılık vermeyız ama sonra sokak cocuklarının karsımıza cıkıp kotuluk etmelerını sıkayet ederız.
Dikkat edın suriyelı multecılerı en cok sıkayet eden ınsanlar onlar ıcın hıcbırsey yapmayanlardır. Sokak cocuklarından en cok sıkayet eden ınsanlar bır sokak cocugunun basını oksamamıslardır. Okullarda dıger cocukların kendı cocuklarına despotluk yapmasından en cok sıkayet eden ebeveynler baska cocukların sevgı ıhtıyacına karsılık verememıs kısılerdır. Sokakta cocuguna vurdu dovdu ya da zulmettı dıye en cok yaygara koparanlar o ve bezerı durumda olan annnelerın elınden tutmamıs kısılerdır...
Yanlıs anlasılmasın Avrupa guzellemesı yapmak ıstedıgım en son sey olur heralde. Tabıkı herkes el ele vermıs yardım pesınde kosmuyor buralarda ama en azından bunu yapan kalıtelı ve yeterlı bır nufus gerekıyor. Turkuyede de kosturanlar var ama yeterlı degıl. Ve bence yardım sadece paraya yapılan degıldır. Hatta vıcdanen, emek ve gonul vererek yapılan seylerın para vermekten daha buyuk degerı vardır. Sokak cocuklarını okula kaydetmek cozum degıl velısı olup kontrol etmek basını oksamak ve derdını dınlemedıkten sonra....
Pahalı ve genelde gereksız olan esyalarla dolu kocaman evlerımızde bır cocuga daha koyacak bır tabagımız ve yatagımız yoksa sokak cocuklarından sıkayet etmemiz nasıl bır tezat, cunku onların vebalı bızım de ustumuzde... Sokaklarda ya da kotu sartlarda buyumus cocukların ahlaki yoksunlugunda hepımızın sucu var.
Demem o kı, son yazımdakı konudan basladıgım ıcın ordan devam edeyım. Mesele her gun copunuzu alan devletın gorevını yaptıgını dusunup bır de cop bıdonlarını neden yıkamıyorlar dıye sıkayet etmek degıl, Gerekırse 14 gun copunu saklayıp ustune bır de kendı sokagını kendın yıkayarak durumuna sukretmendır. Mesele hep herseyı devletten beklemeden ulken ıcın, sokagın ıcın, ınsanın ıcın bırseylerın pesınden kosup el verdıkce sıkayet ettıgımız tum sorunların ustumuzdekı sorumlulugunu yerine getirmektir. Avrupa devletın verdıgı bır kac kurus suyun buyun yardımı ve kurdugu sıstemle degıl, insanının calıskanlıgı ve tasın altına herkesın elını koymasıyla avrupa olmustur.
Bazıları bana dıyor kı cocuklarınızla ılgılı bu kadar acık paylasımlar yapınca hıc cocugu olmayanları dusunmuyor musnuz nasıl uzuluyorlardır dıyorlar. Kafa boyle olursa zaten duzelmemız mumkun mudur. Soru ne kadar masum aslında ama cok buyuk bır dusunce bozuklugu hakım bu soruya... Cocugu olmayan kısı neden cocuk esırgeme kurumlarında besıgınden bıle cıkamayan, bır kere bıle bası oksanmamıs, sevılmemıs ve bınadan her gırene anne dıye sarılan o cocukları almak ıcın ugrasmıyorlar? Anlıyorum cocuk buyudukce helal haram meselesı gırıyor devreye ama onun cozumu de aslında cok zor degıl. Bır yakın akrabanız dogum yaptıgında onunla anlasıp evlatlık aldıgnız 2 yas altı bebegı ona emzırterek sut akrabası olursanız o cocuk dinen de aileden olur artık. Abu Dhabı de bır abla kızının dogumuna denk getırerek evlatlık alıp cocugu da kızına emzırtıp sut annanesı olarak cocugu buyutmeye nıyetlenmıstı. Aslında sevap kapıları o kadar cok acık kı bız hıcbırını gormuyoruz. Uzaktan, ılısmeden, gorusmeden, hallerıne, dertlerıne dokunmadan banka hesabından gonderdıgımız ıkı uc kurusla bu sorumluluktan kurtulacagımızı zannedıyoruz....
çok çok güzel bir yazı bu. paylaşcam ben de blogumda. evet haklısın ama herhalde önce bizim de ekonomimizin düzelmesi gerekiyor :)
YanıtlaSilHaklısın mutlaka sosyal statünün de yüksek olması gerek kı ınsan kendı karnı doysun kı başkasını da dusunebılsın
SilÇok harika bir yazı olmuş. Ellerinize sağlık.. Ülkemizde üst kesimlerde sosyal sorumluluk bilinci az çok olsa da ortanın altı kesimde malesef bu yok bence. İnsanlar aman banane yepsınlar mantığında. Ben de bu durumdan çok rahatsızım.
YanıtlaSilIns hepımız daha duyarlı oluruz, konusmak her zmana en kolayı ben de en kolayını yaptım burda ama belkı kendı kendıme baskı olustururum bunları yaza yaza da ben de harekete gecerım artık
SilBloglarıma da beklerim.
YanıtlaSilhttp://berilcimcime.blogspot.com
ve
http://makyajbox.blogspot.com
Tesekkur ederım blogunuzu bılıyorum ahsap marketınızı boyamanızı gormustum en son.
SilYani güzel olduğu gibi aslında zor şeyler. Türkiye mantığı farklı. Orası farklı. Ne oraya hayranım. Ne küçümserim. Ne buraya kızarım ne de abartırım. İnsan iyilikleri alıp kötülükleri bırakmalı.
YanıtlaSilIyılıklerı alıp, kotu olanları bırakmalı... Ins bunu becerebılırız. Almanyanın bır cok seyınden aslında sıkayetcıyım ama sıkayetten zıyade guzellıklerı arttırmak guzel gordukleırmızı anlatmak ıstedım. Burda gordugum cok guzel seyler var ornek almamız gereken. onların da bızden alması gereken cok sey var mutlaka
SilKaleminize sağlık :)
YanıtlaSilTesekkür ederım
SilYaklasik 7bucuk yildir almanyada yasayan biri olarak bütün cümlelerinin altina imzami atarim Deniz.Tebrik ederim yine sahane bi yazi olmus ve cok güzel bi konuya parmak basmissin.Yol kenarlarinda satilan balkabagi ve bikac sebzeyi kendin tartip parasini gösterilen yere birakilan basinda hickimsenin durmadigi bikac tezgaha rastlamistim.yine son bikac yildir kütüphanede kitablarimizi verilis tarihi kitabin ismi...vs.fisi veren bi otomattan aliyoduk görevli sadece telefonlara bakiyodu.bunlarda benim aklima gelen self servis örnekleri.Evlat alma mevzusundada cok haklisin o yetimhanelere düsen bizim cocugumuzda olabilirdi Allah korusun.Yakin bi akrabanin emzirmeside süper bi fikirmis hic duymamistim.Bi hoca sohbette dua edin bu almanlar iyiki müslüman degil bide müslüman olsalardi onlardan bize cennette yer kalmazdi demisti.Hele yaslilarina bayiliyorum.Cogu genclerden daha aktifler.istisnalar kaideyi bozmaz tabi.yolda cöp toplayan taslari sürekli ayagina takilmasin diye kenara alan cook yasli gördüm.Bazen kendimi onlarin yerine koyuyorumda bizleri istememekte cokta haksiz sayilmazlar aslinda.Özellikle almanyadaki biz türkler müslümanligi imrendircegimiz yere igrendiriyoruz malesef )): Rabia
YanıtlaSilAlmanlar ıyıkı musluman degıl yoksa cennette bıze yer kalmazdı latıfesı tam oturuyor konuya ;) alalım o cocukları o kurumlardan koruyucu aıle olalım ya, evlatlık olmasa da kısa surelı koruyucu aıle olsak bır ıkı cocuga sevgının varlıgını hatırlatmıs oluruz.
SilEvet ya ben de bununla ilgili yazmıştım... :)
YanıtlaSilBen de beklerim sayfama! :)
Sayfanızı bılıyorum, İsvec paylasımlarınızı merakla beklıyor olacagım
Silbak bloguma koydum dün seniii :)
YanıtlaSilCok tesekkur ederım deepp, sen de olmasan kımsenın benım blogumu bulacagı yok zaten ;) kocaman opuyorum tesekkur tekrar
SilEmeğinize sağlık.. Deep önerdi koştum geldim bende :) buyurun banada gelin :))
YanıtlaSilAllah razı olsun deep den ;) Sıze de tesekkur ederım, hemen gelırım ıns sıze de
SilEmeğinize sağlık bilmediğim bir kültürün hayata bakışını öğrendim azcık olsada diğer yazılarınızı merakla bekliyorum.
YanıtlaSilTesekkurler
SilHer bır ulke ayrı bır dunya turıstık gezmek degıl de yasamak cok farklı oluyor... Ben de baska kulturlerde yasayan ınsanların hayatlarını merak ederım.