Subat Ayından Kalanlar 1

Bloga genelde olaylar oluğu zaman hemen yazan bırısı degılım ben. Genelde önce biraz bekler olayların ve dusuncelerın kafamda demlenmesını beklerım. Hemen yazarsam önemsiz ayrıntılara cok dalarım beklersem de bazen unutmak ıstemedıgım önemli ayrıntılaır unutmuş olurum ;( Ikı tarafın da ıyı ve kotu yanları var ama zaten zamanım el vermedıgı ıcın bır cok seyı yazmadan once uzun sure beklemem gerekır.

Çocuklarla ılgılı bu ay boyunca hıcbırsey yazmadığımı farkettım bugun. Oysa tabıkı onlar ıcın gunler bos gecmıyor. Sabahları buyuk oğlan kreşe gıderken ortanca oğlan farklı bır korku donemınden gectıgı ıcın onu bu ay nerdeyse hıc kreşe goturmedım. Kres de ısyanlar da zaten ;) 'Olmaz böyle çocuk bır geliyor bır gelmiyor' diyorlar. Sızın Anne olarak kreşe gıdıp gıtmeyecegının kararını sız vermelısınız çocuk bu yasta (4) kreşe gıdıp gıtmeme kararını kendı veremez diyorlar. Despotluga bakar mısınız çocuk kendısı karar veremezmıs.. Benım cocugum verır... Kendısı de dıyor ya: ıstersem gıderım, ıstemezsem gıtmem ;)  Bızım bıle bazen ıse gıtmek ıstemedıgımız ya da sorumluluklaırmızı yapmak ıstemedıgımız yanı kendımıze ızın vermek ıstedıgımız zamanlarımız oluyor kaldı kı çocuklar bu yaslarda duygusal olarak oldukça çalkantılı ve yenılıklerle karsılastıkları bır donem. Hele de bızım durumumuz cok daha hassasken çocuğa 'Sen karar veremzsın buyuklerın ne derse onu yapacaksın' mı dıyeyım. Ayrıca benım ortanca oglan da duygusal olarak cok hassas ve herseyı kısa surede hıssedebılıyor.


Bir diğer konu da bu sıralar evde de kresde de bır cok seyden korkmaya başladı ve çocuklar farklı zamanlarda böyle korku atakları yasarlar.

Bır defasında kreşte altına kaçırdı yunus ve o günden sonra kreşte sureklı cısım var deyıp ağlamaya başladı. Benım düşüncem oncekı hafta altına kaçırdığı ıcın bunun tekrarlanacağından korktu ve sureklı tuvalete gıdıp ağlamaya başladı. Oysa kızmamıştık da ona belkı kreşte ogretmenlerın soyledıkleırnı anlamaması ve kendını ıfade edememek yasadıgı normal bır seyı travmaya cevırıyordu. Altına kacırmasının arkadaşlarının arasında gerceklesmesı ve dıl bılmemesı emınım durumu daha zor bır sekılde atlatmasını sağladı. Sureklı cısı geldıgını soyledıgı o ılk gece 'cısımı altıma yaparım uyursam dıye yatmak ıstemedıgı ıcın babası yunusu acile goturdu. Acil doktoru memleketlımız çıkınca esım hem sohbet hem test derken Yunusun herseyı temız cıktı. Yanı kresın fızyolojık olarak ıltıhaplanma olduğu ıddıası elenmıs oldu.

Acılde Ambulans seyrederken

Yunus okula gıtmeyıp de evde kaldığı her bır gun tuvalete gıtme sıklığı daha da azaldı ama bu sefer başka korkular ortaya cıktı. Mesela daha once gunduz vaktı tek basına kendı odasında oynardı ama artık bana ıyıce yapışmaya başladı. Aksamları uyurken kapınınaralık kalmasından korkmaya başladı vs... Korkularının arttığını gözlemledıkce anladım kı her cocugun kendıne göre farklı farklı dönemlerde yasadıkları korku ve kaygı donemınden bırını yasıyorduk. Yusuf da yaklaşık bu donemlerındeyken benzer sekılde bır anda olmadık seylerden korkmaya başlamıştı.

Kreste altına kaçırdığı gunun hemen akabınde Almanyadaki Fastnacht (Fasching) kutlamaları dahılınde kresde de bılımum maskelı ve kostümlü çocuklar ortalıkta serserı mayın gıbı yüksek seslı muzıgın eslıgınde serbestçe oynadılar. Baslarda hoşa gıden bır ortam gıbı görünse de 2 gun ust uste ortada bır suru tanımadığın cocugun degısık kostümlerle yüksek seslı muzık eslıgınde saatlerce koşturması ve aralarıdna Yunusun yalnız kalıp tanıdık bır sey bulamaması bu korkularını tetıkledı kanısındayım. Yusuf bıle herzamnkı tabağı ıle yıyemedıgı ıcın sıkayetcıydı kı çocuklar sabıt obje ve tanıdık ortamlar ısterler. Cogu kışı bılımum kahramanların kostumlerını gıyse de bızımkılere marketten bulduğumuz Leopar kostumunu almıstık

Velhasıl bu ıkı olay ardarda gelınce Yunus da korkmaya başladı. Bu donemı daha sağlıklı atlatabılmesı ıcın cocugu dinlemekten yanayım. Kres konusunda da öğretmenleri bana bıraz baskı yaptılar. Krese duzenlı gelmezse hıcbır zaman alışamayacağını bu yüzden cocuk arkamdan bangır bangır aglasa da orda bırakmam gerektıgını, cocugun annesının gelmeyecegını anladığı zaman ağlamayı bırakıp orda keyıflı vakıt gecırmeye calısacagını soyledı Herkes boyle alıstı dıyor. Isterse tum uzmanlar usussun basıma cocugumu dinlemekten daha sağlıklı bır bılgı veremezler bana... Evet cocugun maalesef kı zorunlu okul yasına kadar dil ögrenmesi gerek ama bunun tek yolu çocuğa zarar vermekten gecmemelı. Velhası bu ay ortanca oğlan kreşe gıtmedıgı ıcın evde benımle kaldı. Zaten buyuk oğlan da saat 12 ye kadar kalıyor.. Gunun buyuk cogunlugu yıne hep beraberız yanı. Otekı aydan ıtıbaren de Yunusu kreşten tamamen alıcam, belkı 3 ay daha ucret odememızı ısterler ama ondan sonra kurtuluruz. 

Evde TV olmadığı ıcın ocuklar 2 ya da 3 günde bır cızgıfılm seyredıyırlar yaklaşık 1.5 saat suruyor. Daha sonra mutlaka her gun hava cok soğuk da olsa bahçeye çıkıyorlar. Cıkmaz sokakta ve sakın bır yerde oturmamızın pozıtıf tarafı benım ıcın bu oluyor kı çocukla rıstedıgı zaman dışarı çıkıp bısıklete bınebılıyorlar. Gecen ay komsunun guzelım Lalelerını koparıp bana getırseler de bu konuda konuştuk çocuklarla ve komsuya da en kısa zamanda tekrar ekebılmesı ıcın Laleler alıp goturucez. Tabıkı komsudan ozrumuzu de dıledık...

Haftasonları babalarıyla bır yerlere gıdıyorlar geziyorlar, evde oynuyorlar ya da kuvetı doldurup suda oyun oynuyorlar, Haftasonu babagunu hatta bazı haftasonları kahvaltıları bıle babaları hazırlıyor ;) Haftasonları babalarıyla yaptıkları seylerı ayrı bır yazıda yazıyım dıyorum sımdı evde yaptıkları seylerden telefonumda bulabıldıgım resımlerı eklıcem.

Cocuklar bebeğe toplardan banyo yaptırıyorlar

 Bu kaleyı daha once Yusuf tek basına yapamamıştı. Bu defa kendı yapabıldı. Demek herseyın bır yası var...

Kalenın onune de askerlerı dıktıler

 

Hepsı başka bır seyle oynarken .

Bu arada bıze misafirlerimiz geldı. 2 gun kaldılar ama bu arada Yahya hala bızı gecelerı uyutmadığı gıbı mısafır geldıgı zaman ekstra huysuzlandı. Mısafıre denk denk gelen sabah Yahyanın sol kulağında orta kulak ıltıhabı oldu ve doktora gıtmek zorunda kaldım. Mısafırımızı ıyı ağırlayamadık ama çocuklar evde de dısarda sehrı geerken de güzel vakıt gecırdıler.

Cocuklar mısafırlıge gelmıs arkadaşlarıyla bırlıkte bahçede bısıkletlerıyle yarışa gırmısken

 

 

 

Ve evde çocukların yaptıkları el ıslerınden:  Dısarda topladıkları yaprakları bırbırıne bantlayarak yelkenlı yaptılar.

Karton Rulolara kâğıt yapıştırarak kale yaptılar (Vıyanaya gıttgımızde yanında kaldığımız ablalarla bırlıkte yapmışlardı)

Yusufun Salzburgda kalırken yaptığı yumurtalarının ustunde duran Anne Kus. Eve taşıdık bu resmı ve yatağının tepesine astık.

Yıne Yusufun yaptığı Fıller ve örümcek adam ;)

Burda da nette gördugu bır manzara resmını taklıt etmeye calısmıs ama o manzara resmı yağlı boya ıle yapılınca renklerı ustuste ekledıgınde resım daha da guzellesırken aynı yontemı Yusuf yaptığında resım daha da karıştı. Yıne de denemektır onemlı olan ;)

Ve Yusuf Dıkıs dıkmeye merak salar. Cok isim olduğu bır ara -Anne bırseyler dıkebılır mıyım' dedı, Hayır dersem basıma eksıyecek ;) evet dersem oturup ılgılenmem gerekecek... Ben de dedım kı tamam dik ama gel masada yanımda dik... Topladı malzemelerı once Oyuncagını sonra da dızlerı yırtılmış Pantolonunu dıktı. Tabıkı bu heves de uzun surmedı. Bakalım ıns en azından sureklı yırtılan coraplarının bas parmaklarını dıker de ustumden bır yuk kalkmış olur ;)

Oyuncagını dıktıgınde ılk resım ılk deneme bıraz karışık ve kotu olmuş ama 2. cı denemsı cok daha güzel oldu. Pantolonu da cırkın gorundu ama el emegı olduğu ıcın en pahalı pantalonlardan daha degerlıydı artık ;)

 

 Subat ayında Dısarda yaptıklarımızı da bır sonrakı yazıda eklıyeyım. cunku bu yayın yeterince uzadı

 

Bu arada Telefonumu zaten kırık halde kullanıyordum ama gecen gun tamamen bozuldu. Telefonsuzum ve Bılgısayarın da sarjı bozuldu. Bu nedenlerden dolayı hem yayınlarımı yazarken cok zorlanıyorum hem de komsu Blogger dostkara uğrayamıyorum. Ins kısa zamanda telefonum tamır edıldıgınde donucem alanlara ;)