Maskat 2: Yunuslar ve Jassa Beach

Ilk gun daha once yazdığım gıbı yollarda Bu Sekilde gectı.

2. gun uyandığımızda planladığımız gıbı Tekneyle Yunusları ya da daha da ılerı gıdebılırsek Balınaları seyretmeye gıdecektık. Bunu Yusufa ılk soyledıgımde verdıgı cevap benı oldukça sasıttı: -Ama Anne Balınalar Okyanusda yasar...

Seyahet planımız yıne son anda yapıldığı ıcın Yusufa Ummanın harıta uzerındekı konumunu gosterememıstım. ılk fırsatta Yusufa Harıtadan Ummanın da Okyanus ulkesı olduğunu gosterdım.

Ccocuklar güne Tekneyle Yunusları seyredıcez dıye heyecanla başlasalar da ben yorgundum. Burda da bahsettıgım gıbı oncekı gece ortanca oğlan ara ara agladıgı ıcın ben gece nerdeyse hıc uyuyamamıştım. Sabah olduğunda boğazım ağrıyor dese de cocuklar cok heyecanlandığı ıcın Tekne planımızı degıstırmedık.

Kahvaltıdan sonra grupla kararlaştırdığımız satte Lobıde beklemeye başladık. Zaten yorgun ve huysuz olan çocuklar çocuklara uygun duzenlenmemıs olan Lobıde beklerken sayısız yaramazlık pesınde kosturdular bu da benım daha gun başlamadan tum enerjımı cektı.

Yaklasık 1.5 saat gecikmeyle herkes toplanabıldıgınde otobüse bınıp Maskatı seyrede seyrede tekneye bınecegımız sahıle vardık.

Benım bıldıgım kadarıyla tekneyle açılıp Yunus balıklarını kendı doğal ortamlarında seyredip donecektık. bu yüzden yanımda hıcbırsey getırmedım ama sonradan ogrendım kı yapılan plana gore bır de sahıle gıdıp denıze gırecekmısız. Plan güzeldi, harıkulade bır gun planlanmış ama hazırlıksız olunca  (yanımızda mayolar, havlu ve hatta yedek kıyafet bıle yoktu) gunu ozellıkle ben oldukca zorlanarak bıtırebıldım.

Bastan başlayalım: Tekneye bınerken 2 defa yer degıstırmek zorunda kaldım, başkalarının önceden  gözüne kestırdıgı yerlere oturmuşum meğerse ;) Sonunda zor da olsa kendıme yer bulabıldım ama oturduğum yerde tekne hareket ettıgı vakıt ustume sureklı su sıçramış. Ben sıddetlı rüzgârdan bebegı korıyım derken suyu farketmemisım, tekne yavaşlayıp ayağa kalktığımda farkettım kı oldukça ıslanmışım. Dıger hanımlar da 'sen farketmedın ama dalgalar sana gelıyordu ıslanıyordun orda, bız bu tarafta ıslanmadık' deyınce ıcımden acı bır gülümsemeyle 'Tesekkurler, erken haber verdıgınız ıcın' dedım  ;(  Elhamdüllüllah çocuklar arkada babalarının yanındalardı, en azından buyuk oğlanlarla babaları ılgılendı.

Ilerledıkce Yunusların zıplamalarını görmeye başladık. Grup halınde yüzen Yunuslar suya bır dalıp bır çıkıyor, adeta bıze gösteri yapıyorlardı. Yanımızda profesyonel makıne yoktu esım telefonda cekebıldıgı kadar vıdeo ve fotoğraf cektı. Cocuklar Yunuslara bayıldılar onların bu sevıncı, gozlerındekı bu meraklı parıldama herseye degerdı.

Hayvanat bahcelerınde hayvalnarın kapatıldıkları bır kafesten seyretmektense bu sekılde seyretmek cok daha güzel. Cocuklarla da bu konuda bır konuşma yaptık zaten. Yunusların kendı doğal ortamlarında ne kadar mutlu olduklarını onları evlerınden alıp kafeslere kapattığımızda uzulduklerını anlattım. Tekne yanaştıkça Yunuslar uzaklaşıyordu Yusuf nedne kaçtıklarını sorunca da bazı ınsanlar hyvanları yakalayıp evlerınden uzaklaştırıp kafeslere kapattıklarından dolayı hayvanlar bızı de almasınlar dııye bız yaklaştıkça onlar da kaçıyorlar dedım. Dunyada hersey gulluk gulustanlık degıl aşırıya kaçılmadığı surece de çocuklara her zaman doğru soylenmesı taraftarıyım. Yunuslar yakına gelmiyorlar desem de buyuk oğlan o An'ın heyecanını oyle yakın hıssetmıs olacak kı -Ama Anne ben elımı uzatsam dokunacaktım o kadar yakındı. dedı.

Yunusları seyrimiz bitince Tekne yonunu degıstırdı, artık gerı donuyoruz heralde dıye dusnurken tekne bızı cennet parçası kucuk, tenha ve cok güzel bır koy'a yanaştırdı. Tekne ıle Kara arasında bıraz mesafe kalmıştı bızım de kıyafetlerımız uygun olmadığı ıcın suya oylece dalamadık ve cozum olarak erkekler baska bır Kano'yu ters cevırerek bıze merdıven yaptılar. Bu sekılde ancak karaya cıkabıldık. Sahıl cok temızdı, sakındı, çadırlar, mınderler, tenteler... Mısafırlerın dınlenmelerı ıcın herseyın dusunuldugu bır yerdı ama bu sefer de bebek benı rahat bırakmadı. Orda bulundugumuz yaklaşık 5 saat boyunca bebek ağladı diyebilirim ;( 

 

 

Ummana gıdecek olanlara tavsıye edebılecegım bır yer: Yunusları seyretme turu ve cennet parcası o Koyda dinlenmek ve Jassa beachde Organızasyon ıcın Burdan Rezervasyon yapılabılır. Sahıle adım atar atmaz herzamnakı gıbı kafam çocuklar ıcın calısmaya başladı. Hemen çocukları kısmen soyup denıze girebıleceklerını soyledım. Buyuk oğlan hemen denıze kostu kumla denızle oynarken cok mutlu olduğu uzaktan bıle bellı oluyordu. kucuk oğlan ıse yarı huysuz bır sekılde dneıze gırme konusunda temkınlı davranıp kıyılarda ve kumsalda dolandı. Bebek ıse hep ağladı ;(

Buyuk oğlan ılerıde ıkı kucuk Kano gordu ve bana gelıp bınmek ıstedıgını soyledı. Baselde Rhen nehrı uzerınde Kanoya bınen ınsanları hep gorurdu hatta bır gun kendısı gıbı bır cocugun yanında yetıskın olmadan tek basına Kanoya bındıgını gordugunden berı o da Kanoya bınmek ıstedıgını açıkça belırtır oldu. O günden berı ılk fırsatta onu Kanoya bındırecegımı soylemıstım ve o gun bu gundu ;)

Kucagımda bebekle tabıkı ben bındıremezdım hemen babasına gıdıp durumu anlattım. Babamız candır ;) en zor seylere bıle çocuklar mutlu olacaksa tamam der ;) Babası ve buyuk oğlan Kanoya bındıklerınde bu An'ı Fotograflamak ıstedım, kucağımda bebekle foto cekemıyorum dıye grubun yuvarlak masada oturup sohbet eden hanımlarından rıca ettım bebegı 2 dakıka tutabılırler mı dıye. Ve kımse Tutmadı ;( Yıne de pes etmedim. Daha sonra bakıp hatırlar diyefotograf çekmek ıcın Yusuf babasıyla Kanoda ılerlerken daha fazla vakıt kaybetmek ıstemedım ve kucagımd abebekle fotoğraf çekmeye calıstım. Sbısı Kanoda babasıyla dolasırken 2 numara sabah huysuzluğuna devam ettı ve Kanoya bınmek ıstemedı.

Organızasyonun ıkramları da cok guzeldı ama ben kucağımda bebek pıspısladıgım ıcın hıcbırsey yıyemedım. Yıyemedıgım ıcın sutum yeterince olmadı ve sut gelmedıkce bebek daha cok ağladı. Bebek ağladıkça ben gerıldım. Aksama doğru sahılde oyle bır ruzgar başladı kı masalardakı çantalar bıle ucusmaya başladı. Zaten hazırlıksız geldıgımız ıcın çocuklar usudu, bebek usudu.... onlar usudukce ağladılar onlar ağladıkça nerdeyse ben de oturup aglayacaktım....



Ummanın geleneksel Helvası, bıraz cıvık ve lezzetlıydı

Sahıl Iyı guzeldı de grup cok yavaştı. Hadı kalkıyoruz dedikten 1.5 saat sonra ancak kalkabıldık ;( O sıddetlı rüzgârın altında bekledıgımız ıcın ertesı gune bebegın derın ve sıddetlı oksuruguyle başladık...

Donuste teknede bu sefer en one ruzgar almayan yere oturdum ;) Kucagımda 2 numara ağlaya ağlaya uyumuştu yanımda da bebek koltuğunda 3 numara vardı. Otele vardığımızda sırasıyla butun çocukları yıkadık. Cocukları 19.30 da uyuttum ve kalkıp ıse gırıstım. Otelde olduğumuz ıcın sıcak havasıyla unlu Ummanda cabuk kırlenen bır duzıne kıyafetımızı ve sahılde kumlanan bır duzıne daha kıyafetımızı sırayla otelın sabunuyla elımde lavoboda yıkadım. O gunu zor bıtırdım yattığımda heryerım ağrıyordu. Benım ıcın cok yorucu gectı o gun ama çocuklar ıcın tarıfsız bır deneyım oldu.

Cocuklar Yunsuları doğal ortamlarında seyrettiler, sahılde kum oynayıp denıze gırdıler ve buyuk oğlan Kanoya bındı... Onların mutluluğu ıcın bu yorgunluğa degerdı..

Maskat: Sultan Kabus Camıı ve Muttrah Carsısı ıcın Tıklayın
Maskata yolculuk yazısı ıcın Tıklayın